Bekâr kadının günlüğü – 13

Değişmek mi istiyorum? İşte bana bir fırsat. Hilmi’ye zorladığı kapıları kapatarak bir ilki başarabilirim. Belki bu yüzden karşıma çıkmıştır bu adam. Bir erkeğe “hayır” demeyi öğreneyim diye.

Bu sabah pastaneye gittim. Benden hemen sonra Hilmi geldi. İzin istemeden yanıma oturması hem hoşuma gitti (etrafa karşı yalnız görünmediğim için), hem rahatsız oldum (çıkarı için yanıma oturduğunu içten içe bildiğim için).

Deri evrak çantasından bir dosya çıkardı. Üç tane ilan tasarımı.

“Sence en iyisi hangisi?”

Gösterdim birini.

“Niye bunu seçtin?”

Açıkladım.

“Sence hangi mecralarda görünmeli?”

Fikrimi söyledim.

Çantasından kulaklık çıkarıp cep telefonuna taktı. Kulaklığın biri benim diğeri onun kulağındaydı.

“Bak bir de şunu dinle.”

Sözsüz müzik.

“Ne bu Hilmi?

“Nasıl buldun?”

“Ne bu?”

“Cıngıl için müzik.”

“Sözleri nerede?”

“Yolda geliyor.”

“Kim yapıyor?”

“Bir arkadaş yazıyor.”

Tuhaf geldi, güldüm.

“Sinem bana bir medya planlaması hazırlar mısın hem ilan hem de cıngıl için.”

“Düşüneceğimi söylemiştim.”

“Bana banka hesap numaranı verir misin?”

Bunu beklemiyordum. Sabah evden çıkmadan önce kendi kendime söylediklerim geldi aklıma. İşte bir erkeğe hayır deme fırsatı. İş üzerinden olsa da.

“Hayır.”

Şaşırdı.

“Sana düşüneceğimi söylemiştim Hilmi. Neden ısrar ettiğini anlamıyorum.”

“Yok canım ısrar değil. Senin gibi yetenekli ve zeki biri için çok kolay olduğunu düşündüğümden...”

“Teşekkür ederim ama ben şu anda yeterince meşgulüm ve ek iş almak istemiyorum. Eğer fikrim değişirse sana söylerim. Eğer sen de hâlâ birini arıyorsan çalışırız. Ama şu anda sana yardımcı olamam.”

Bu sözleri söyleyenin ben olduğuna inanamadım bir an. Ama çok kolay söylemiştim. Bunda, Hilmi’ye hafta sonu sinir olmamın payı var elbet.

Şaşkındım ama hayatımdaki bu ilkin tadını çıkardım. Kulaklıkların biri kulağında öyle bana bakakaldı. Gülesim geldi. Sonra toparlamaya çalıştı durumu.

“Tabii nasıl istersen.”

İçime Ertan kaçmış gibi, kendi sesimi duydum.

“Banka hesabımı istiyor ki inandırıcı olsun. Sonra rezervasyon için para isteyecek. Baktı veriyorum dahasını isteyecek.”

Kendimle gurur duydum, işi kabul edip Hilmi’den beklentiye girmediğim için. Dinlediğim, Ertan’dan ziyade içimdeki sesti.

İyi de içimdeki ses yeni mi konuşmaya başladı. Daha önce duymuyor muydum? Hafta içi her şey iyiydi de cumartesi mi Hilmi’nin bana yaramayacağını içimden içimden dinledim?

Bazı şeyler bir anda olur. Cumartesi bir anda kabul ettim durumumu. Çaresizce kendimi oyaladığımı, zaman geçirmek için adamın biriyle hafta sonu çıktığımı kabul ettim.

Kabul etmek için fark etmek gerekiyor. Fark etmek için kendine soru sormak. Bir buçuk ay filan oluyor sorunun bende olduğunu fark edeli. Kendime sorular sormaya başlayalı. Fark ettikten sonra üzerini örtmezsen kabul ediyorsun. Kabul ettikten sonra da ne yapman gerektiğini buluyorsun.

Soru işaretleriyle dolu Hilmi’yle beraber olmayacaksam niye onunla oyalanıyorum? Belki o sırada başka biri gelecek ama Hilmi yüzünden onu karşılayamıyorum. Başka biri kim? Yine unuttum, nasıl biri gelsin istiyorum?

Şu ruh eşi konusuna tekrar dönsem iyi ederim.

Akşam eve gelince hemen internetteki o videoyu açtım. Yemek hazırlarken tekrar dinledim. Ben sadece nasıl biri istiyorum kısmını duyup liste yapmışım. Ama kadın başka açıklamalar da yapıyor. Diyor ki mesela “Muhtaçlık duygusunda olmayın”. “O olmazsa ben yarımım”, “O olmazsa ben bir hiçim demeyin”. “Kendi varlığınızı onun varlığına bağlı kılmayın.”

Baktım kendime. Ben daha tanımadan, bana gelecek adama muhtacım. O olmadan yarım değil hiç hissediyorum. Hayattaki bütün varlığım ona bağlı. O olursa her şey bambaşka olur. Onunla uyurum, onunla uyanırım. Alıverişi beraber yaparız. Evde film seyrederiz. Beraber tatile çıkarız. Her şeyi beraber yaparız.

Hiç başka türlüsünü hayal etmedim bugüne kadar. İki kişiden bir kişi yarattım kafamda. Her gelene de böyle davrandım. Bir kişiymişiz gibi. O gidince de bunalıma girdim. Ağlayan gözlerimin şişini makyajla kapattım ama muhtaç ruhuma hiçbir şey yapamadım.

Öteden beri içimde duran duyguyu nasıl değiştirebilirim? Bu muhtaçlık hissini biraz düşünmeye ihtiyacım var.

Devamı 9 Ekim 2017 Pazartesi...

Diğer bölümler