Hangi coğrafyada, hangi gelir ya da eğitim grubunda yaşıyor olursanız olun ıskalamayacağınız sorular vardır. Bu sorular belli durumdaki insanlara yakınları, tanıdıkları hatta sokaktaki kişiler tarafından mutlaka sorulur. Bekâr gezdiğiniz zamanlarda “Ne zaman evleneceksin?”, evlendikten hemen sonra “Çocuk ne zaman?”, bir çocuğunuz olduktan sonra bu sefer “İkinci çocuk ne zaman?” sorularına maruz kalırsınız; kaçarı yok! Hele mevcut çocuğunuz 3-4 yaşını geçtiyse, siz doğumdan önceki kilonuza yaklaştıysanız, onu alıp artık her yere rahatça gidebiliyorsanız bu ikinci çocuk sorusu bütün memleketi ilgilendirmeye başlar. Cevabınız eğer “Böyle bir planım yok” ya da “Biz tek çocukla iyiyiz” tadında olursa soruyu soranlar hemen kontratağa geçer ve yanda sıralayacağım sorulardan biri ya da birkaçına cevap vermek zorunda kalırsınız…

İşte muhtemel ikinci çocuk soruları ve parantez içinde tek çocuğuyla mutlu ebeveynlerin cevapları:

• Yalnız kalmasından korkmuyor musun? (Onu eve kapatıp, toplumdan izole edeceğini mi düşünüyorsun?)

• Tek çocuklar paylaşmayı bilmez, şımarık ve çekilmez olabilirler. (Bir sürü kardeşi olan çekilmez, paylaşamayan, şımarık insanlar tanıdığıma yemin edebilirim.)

• Büyüdüğünde çekip gitmek isterse yaşlı ve yalnız olmayacak mısın? (İkincisi de çekip gidebilir, üçüncüsü de, dördüncüsü de. Çocukların varlık amacı benim olası yalnızlığımı dindirmek midir?)

• Başka çocuğun olmuyor mu? (Buna cevap olarak bir tokada hazır mısın?)

• Evde oynayacak kimsesi olmayacak. (Okulda bütün gün yaşıtlarıyla oynadıktan sonra onu alıp parka götürüyorum ve orada 2 saat daha yaşıtlarıyla oynuyor. Eve gelince yemek yiyip yatmaktan başka bir fırsatı kalmıyor desem ne düşünürsün?)

• Ya çocuğuna bir şey olursa? (Bilgisayarımdaki dosyaları yedeklediğim gibi çocuğumu da yedeklemeli miyim sence? Bu mu annelik?)

• Kardeş mutlaka lazım! (Habil ve Kabil’i duymuş muydun? Hani kardeşini öldürerek tarihin ilk katili ve maktulü olanları?)

Yazı: Damla Çeliktaban