Bir çocuğun gelişimi büyük ölçüde deneyimler tarafından belirlenir. Bu deneyimler günümüzde teknoloji kullanımını giderek daha fazla içeriyor. Televizyon, internet, tablet ve akıllı telefonlar en genç gözler için bile çok tanıdık.


Örneğin, 2011 yılında iki yaş altındaki çocukların yüzde onu akıllı telefon, tablet veya benzeri bir cihaz kullanmıştı. 2013'te bu oran yüzde 38'e çıktı. Aradan geçen 7 yıl içinde bu rakamın çok daha yükselmiş olması mümkün. Peki, acaba teknolojinin bu artan kullanımı çocukların gelişimini etkiliyor mu?


İnsan beyni dış ortama sürekli adapte olan dinamik bir sistem. O ortamın görünüşü değişince, örneğin, bir bilgisayar ekranında resimler, fotoğraflar gösterilerek, beyin de değişiyor. Bebek beyninin yetişkin beyninden daha rahat şekillenebilir olduğu da yaygın bir düşüncedir. Bu durumda, artan teknoloji kullanımının meydana getirdiği değişiklikler gerçekten fark edilebilir mi ve bunlar kalıcı mı, olumlu mu, olumsuz mu? Etkili olabilecek farklı unsurlar da var. Örneğin, kullanılan teknolojinin türü, maruz kalma süresi, sıklığı ve içerik.



Bunlar, incelenmesi gereken önemli konular ve benzer konulara daha önce araştırmacılar tarafından göz atılmış. Örneğin, bir araştırma, Mozart dinlemenin bazı IQ testlerinde çocuğun performansını artırdığını ortaya çıkarınca ünlü bestecinin müziklerinin satışında patlama görülmüş. Öte yandan, takip eden ve daha detaylı araştırmalar bu etkinin sadece klasik müziğe özgü olmadığını bulmuş. Gerçekte bu etki, bir deneyimin benzer bir uyarılma ve ruh hali sağladığı her durumda görülüyor. Ve her müzik severin bildiği gibi müziğin uyarılma ve ruh haline olan etkisi hiç bir zaman kalıcı olamaz.



Daha ileri yaştaki çocuklarda teknoloji kullanımını inceleyen çok sayıda ilginç araştırmaya rağmen çok az araştırma iki yaşın altındaki çocuklarla ilgili verileri ortaya koyuyor. Bugüne kadar yapılan en büyük araştırma, tek başına TV izlemenin 8-16 aylık çocukların dil algısına negatif bir etkisi olduğunu gösteriyor. Öte yandan ebeveynle TV izlemenin böyle bir etkisi yok. Bunun anlamı TV ve dil arasındaki ilişki, televizyona maruz kalmayı değil, ebeveyn-çocuk etkileşimindeki eksikliği yansıtıyor.


Ekrandan izlemek, kalitesiz uyku ve az uykuyla da ilişkilendiriliyor. Bunun nedeni hem teknoloji kullanımı ve geç yatmak arasındaki bağlantı hem de aşırı hareketlenme, hiper uyarılma ve melatonin hormonunun baskılanması.


Bazıları, içeriğin kilit unsur olduğunu düşünüyor. Amerikalı bir ev hanımı ve anne olan Julie Aigner-Clark'ın, 1996 yılında çektiği "eğitici" bir video o kadar olumlu eleştiriler aldı ki bunun haklarını "Baby Einstein"a ve Disney'e 25 milyon dolara sattı ve "girişimcilik ruhuna" sahip olduğu gerekçesiyle eski ABD Başkanı George H. W. Bush tarafından takdir edildi:



10 yıl sonraysa Disney, videoların herhangi bir eğitici değerlerinin olmadığını itiraf etti ve yapılan bir araştırma, bir yaşındaki çocukların Baby Einstein'dan bir şey öğrendiklerine dair herhangi bir kanıt bulamadı. Hatta çocuk psikoloğu Richard House, bebeklere "görsel, tekno-sihirli sözcükler" söylemenin onların kafalarını karıştırdığını ve bunun "çocuk istismarından farksız" olduğunu ifade etti.


Öte yandan ekrandan izlenen medyanın işe yararlılığı, içerik ve çocuğun yaşına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. 15 aylık bebeklerin Amerikan İşaret Dili'ni eğitici videolardan öğrenebildiklerine dair bir kanıt bulunsa da ("şapka"yı ifade etmek için başın üstünü sıvazlamak gibi) iki yaş altındaki çocukların bu şekilde sözcükler öğrenebildiklerine dair bir kanıt bulunmuyor.


Bazı araştırmalar çocukların bir videodan değil, canlı bir gösterimden kelime öğrenmeye daha meyilli olduklarını gösteriyor. İki yaşındaki çocuklar, saklanmış bir nesneyi, video bağlantısı üzerinden kendileriyle etkileşime giren bir kişiden konuşma ve mimiklerle ip ucu aldıklarında, aynı bilgiyi önceden kayıt edilmiş bir videodan almalarına kıyasla daha kolay buluyorlar.


Anneyle (veya babayla veya bir bakıcıyla) izlemek

Belki de canlı bir etkileşim, pasif dinlemeye göre farklı nöral devreleri uyarıyordur. Bu durum, şakımayı babalarından öğrenen ötücü kuşlarda (Hint bülbülü) söz konusu ve bebek beyninin hızla, sosyal açıdan ilgili bilgiye yöneldiği kanıtıyla örtüşüyor. Örneğin, dört aylık bebekler benlik hisleri geliştikçe ve dış dünyanın daha çok farkına vardıkça hareketleri kendilerininkine uyan kişilere daha çok tepki veriyorlar.



Aktif katılımın başka yararları da olabilir. Dokunmatik ekran kullanmak (ancak video izlemeden) küçük blokları üst üste dizebilme becerisiyle ilişkilendiriliyor. Böylece dokunmatik ekran teknolojisi TV'nin veremediği yararları sağlayabilir. Bebekler hareketten çok etkilenirler, bu nedenle iyi tasarlanmış bir dokunmatik ekran uygulaması, bebeklerin el-göz koordinasyonlarını olduğu kadar seçici dikkatilerini çekebilir ve kolaylaştırabilir.


Yine de teknoloji kullanımının yararları ne olursa olsun dil gelişiminin tipik olarak ve en iyi şekilde doğrudan insandan insana sosyal etkileşim bağlamında gerçekleştiğini hatırlamak önemli. Ebeveyn-çocuk etkileşimi televizyon açık olduğunda genelde azalıyor.


Teknolojinin, iki yaş altındaki çocukları harekete geçirdiğini ve algısal ve motor gelişimlerini kolaylaştırdığını bulsak bile ortaya çıkan görüntü, teknoloji kullanımının ebeveyn-çocuk etkileşiminin yerini almaması, onu bütünlemesi gerektiğini gösteriyor.



Referanslar:

"Babies and TV: brain development needs a parent’s help – here’s why". Şuradan alındı: https://theconversation.com/babies-and-tv-brain-development-needs-a-parents-help-heres-why-93803 (3.05.2018)



Televizyon bağımlısı mısınız?

1. Televizyonun kumandasına en son ne zaman dokundunuz?
2. Bugün hangi kanalda hangi diziler olduğunu sayabilir misiniz?
4. Evde ne yapıyor olursanız olun, televizyon açıktır.
5. Hangi sıklıkta televizyon karşısında uykuya dalarsınız?
8. Programları kaydederek izliyorsunuz, çünkü bir dakikasını bile kaçırmak istemiyorsunuz.
9. Günlük konuşmalarınızda, sohbetlerinizde sık sık televizyonda izlediğiniz bir programdan, duyduğunuz bir diyalogdan bahsedersiniz.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Benim olum 1buçuk yasinda tuvalete basil alitirim banayardimci olurmusunuz
    CEVAPLA
  • Misafir 1,5 yaş çok erken en idiali 24-36 aylık arası zaman dilimi olduğunu söylüuor uzmanlar
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.