Aşı tıbben güvenli, gerekli ve zorunlu mu?
Çocukluk aşıları dahil tüm aşılar tıbben gerekli midir, güvenli midir, hukuken zorunlu mudur, ebeveyn çocuğuna aşı yaptırmamakta özgür müdür?
Tüm bu soruların cevabını, ‘aşı yaptırın ya da aşı yaptırmayın’ demenin vicdani sorumluğunun farkında olarak, yorumsuz olarak aktarıyorum. Meseleye güncel bir aşı üzerinden yanıtlar arayarak başlayalım. Merak edilen bir aşı bu; adı ‘Meningokok’. Bazı anne babalar, ‘zaten menenjit aşısı yaptırmıştık, çocuğum kobay mı olacak’ vs. diye düşünürken, konuyu uzmanlara sorduk. İşte yanıtları:
-‘Meningokok’ adlı bu aşının, Suriyeli göçmen çocuklar nedeniyle olası bulaşma riskine karşı koruyucu tedbir olarak uygulandığı iddialarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
5 tip Meningokok var. (A,B,C,Y,W-135) Bu tipler coğrafi bölgelere göre değişebiliyor. Türkiye'deki vakalar genellikle hacca gidenlerde görülüyor. W-135 ve B tipi. Bu risk nedeniyle aşı yapılıyor. Ayrıca anne babalar çok bilinçli. Yalnız bu aşıyı değil tüm aşıları sorguluyorlar. Bu aşıyı da anlamaya çalışıyorlar. Yeni bir menenjit aşısı dediğimizde, onlar da çocuğum daha önce menenjit aşısı olmuştu diyor ve bu aşıya kuşkuyla bakıyorlar. Doğru söylüyorlar ancak bu aşı onları mikrobik menenjite karşı koruyordu. Bu aşı ise menenjite neden olan farklı bir mikroba karşı koruyor. Ayrıca bu aşı yeni değil, ülkemizde 2013 yılında ruhsat aldı. Gelismiş birçok ülkede yıllardır uygulanıyor.
-Yeni bir aşı, kaygılarım var, çocuğum kobay mı olacak diyen aileler de var?
Tamamen asılsız, ciddiye alınmaması gereken bir iddia.
-Bu aşı neden 3 yıldır ulusal aşı takvimine dahil edildi?
Yeni bir mikrop ve ölümcül olabiliyor. Hacca gidenlerde görülebiliyor. Beyin zarı iltihabı, tüm vücutta ağır kanamalar, döküntü ve çoklu organ yetmezliğine neden olabiliyor. Türkiye’de meningokokal hastalık en çok 5 yaş altı çocuklarda ve 15-25 aralığında yaş görülmektedir. TÜİK verilerine göre 5 yaş altında ölen her 10 çocuktan 1’i bu hastalık nedeniyle ölüyor.
***
Hekimler bu iddiaları ciddiye almayın diyor…
Özetle; uzmanlar, 2 farklı menenjit aşısı için tam 8 kez aşılanan bir çocuğunun.artı bu yeni aşının da yapılması gerektiğini benzer ifadelerle destekliyor. Karşıt açıklamaları ise, ‘bu aşı dahil aşı takvimindeki tüm aşılar yaptırılmalıdır,iddiaları ciddiye almayın, çocukların sağlığı için mutlaka bu aşıyı da yapalım’ diyor.
Aşılara ’hayır’ diyenler ne diyor?
Peki bu aşıyı, hatta çocuklarına hiçbir aşıyı yaptırmak istemeyenler ne diyor? Hatta ‘aşı yaptırmamanın bir hak’ olduğu gerekçesiyle meseleyi yargıya taşıyanlar ne yaşıyor? Onların çekincelerini ayrıca paylaşmak istiyorum. İtiraz edenlerden bir isim, sanal bir platformun yöneticisi olan Asena Devlet dahil birçok aşı karşıtı ebeveynlere de kulak vermek istiyorum:
‘Aşı, her bebeği aynı gömleğe sokmaktır’
“Kişiyi koruyacak bir tek şey var, o da kendi bağışıklık sistemi. Aşının etkisi herkeste farklı olacaktır. Standart aşı uygulamasıyla doğum kilosu, haftası, genetiği, o anki sağlık durumu nedir hiç bakılmadan, her bebeği aynı gömleğe sokmaya çalışan bu uygulamanın bilimsellikle nasıl açıklandığını takdirinize bırakıyorum.”
‘Aşılar neden hayatın ilk 2 senesinde yapılıyor?’
“Anne sütü alan bir çocuğa vücuda verilen bu ölü veya zayıflatılmış virüs ve bakterilerin neden mutlaka hayatın ilk 2 senesine toplandığını lütfen hekiminize sorun, vereceği yanıtı çok merak ediyorum.”
“ Ebeveynler, aşının yan etkileri konusunda yeterli düzeyde bilgilendirilmiyor ki itiraz edebilsinler. Aşı yaptırmamak bir haktır.“
***
Aşılanmış ve aşılanmamış çocuk arasındaki farkı gösteren bir araştırma var mı?
Bu konuyla ilgili Cal-Oregon projesi için yapılan anket çalışmasında 17,674 çocuk değerlendirilmiş ve varılan sonuçların şu şekilde olduğu iddia ediliyor. Yorumsuz aktarıyorum:
- Aşılanmış çocukların %120’den fazlası astım oluyor
- %317’den fazlası dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna sahip oluyor
- %185’inden fazlası nörolojik bozukluğa sahip oluyor
- %146’sından fazlasında otizm görülmüştür.
Dr. J.F Graetz’in yazdığı " Aşı Gerekli Mi? " ( Sind Impfungen Sinnvol ) adlı kitabında ise şöyle diyor : "Yıllarca yaptığımız deneyimler sonucunda görülmektedir ki insanlar sürekli ve sürekli, nesilden nesile daha çok hastalanmaktadır. Düşünün, bugün çocukların kaşıntılı deri hastalığı, spastik, bronşit, astım, bahar nezlesi, hayvan alerjisi, sürekli orta kulak iltihaplanması, öğrenme, okuma ve yazma zorluğu, hiperaktivite sorunları var… Bu aşılama devam ettiği sürece daha çok rahatsızlıklar ortaya çıkacaktır…”
İtiraz edenlerin iddiaları bu şekilde. Peki, bu seçim yasal mı?
Aşı yaptırmamanın bir bireysel hak olduğunu belirten yerel ve yargıtay kararı da var. Ancak, ‘Devlet geçerli bir neden gösterilmedikçe rıza aramadan zorunlu aşı yaptırabilir’ şeklinde karşıt görüş çıkan Yargıtay kararı da mevcut. Hal böyle olunca görüş farklılıklarına, Anayasa Mahkemesi dur diyerek şöyle demişti: “Yasal bir düzenleme ile kısıtlama getirilmediği sürece anne-baba rızası olmadan, mahkeme kararıyla bile olsa çocuğa zorunlu aşı yaptırılamaz”. Karar bu şekilde, ancak bu konuya net bir açıklık getirecek bir yasal düzenlemeye ihtiyaç var.
Cevap arayan çok soru var. Bu konuyu fırsat olursa, bir sonraki yazıda anlatmak üzere, sevgiyle kalın.
YORUMLAR