‘Filinta’ dizisinin ‘Lara Zaharyas’ı Damla Aslanalp Almanya doğumlu ve Türkiye’ye gelmesinin ardından ikinci büyük projesi olan ES Film ve Maya Film’in ortaklığında, Kudret Sabancı’nın çektiği ‘Filinta’da rol alıyor. Aslanalp, içinde yer aldığı bu dizi projesi için “Çok Şanslıyım” diyenlerden. Damla Aslanalp Almanya ve Türkiye’ye geliş sonrası öyküsünü HT MAGAZİN’e anlattı..





Ne kadar süredir Almanya’da yaşıyorsunuz?

Almanya’da doğup büyüdüm. Ailem zamanında oraya işçi olarak gitmiş. Bir gün Türkiye’ye gelme ümidiyle çalışmışlar. Babamı sirozdan kaybettik, ben 10 yaşındaydım. Annem ablamı, kardeşimi ve beni tek başına büyüttü. Türkiye’ye dönme hayalimiz hep yarım kaldı. Onlar hâlâ oradalar. Ben şimdi ülkemdeyim.


Anneniz, siz ve kardeşleriniz zor bir süreç olmalı?

Açıkçası annem babamın yokluğunu hiç hissetmememiz için elinden geleni yaptı. Ama bu bir kader. Zor geçen yıllar. Onun babamın eksikliğini hissettirmemek için çalışması ve didinmesi benim erkenden lise bitince ayaklarımın üzerinde durmak için hareket etmeme sebep oldu. Bir an önce çalışmalı ve destek olmalıydım aileme. Lisenin ardından 2 yıllık meslek yüksek okulunu bitirdim ve bir doktorun yanında çalışmaya başladım. Artık kendi ayaklarımın üzerinde durup aileme destek oluyordum.


Bu arada Almanya’da bir güzellik yarışmasına katılıp üçüncü olmuşsunuz. Oyunculuk üzerine kariyer planlarımı çizmiştiniz o zamanlar?

Evet, yarışmada üçüncü oldum. Çünkü heves etmiştim. Benden bir yıl önce ablam bu yarışmaya katılmıştı. Annemin bu konuda bize desteği büyük. Küçük bir kasabada düzenlenmiş bir yarışma, çok büyütülecek, Miss World yarışmaları gibi bir yarışma değildi yani.


'Mahsun Kırmızıgül annemi ikna etti.'

Türkiye serüveniniz nasıl başladı?

Aslında aklımda Türkiye’ye gelmek, annemi ve kardeşlerimi bırakmak yoktu. Ben işime devam ediyordum. Ama bir ajansa kayıtlıydım ve onlar bir gün arayıp, “Kadim Dostum isimli dizi çekilecek ve Almanya’da yaşayan bir Türk arıyoruz” dediler. Audition’lara katıldım ve kadın başrol olarak seçildim. Mahsun Kırmızıgül’ün projesiydi. Annem önce ‘Nasıl olur?’ dedi. Sonra Mahsun Bey annemle görüştü ve onu ikna etti. Daha önce sadece bir kez gelme fırsatı bulduğum İstanbul’a böylece 11 ay önce iş için gelmiş oldum.





İkinci projeniz olan ‘Filinta’daki rolünüzden bahsedebilir misiniz?

Lara Zaharyas, zengin bir aileden geliyor. Babası Boris Zaharyas (Serhat Tutumluer) ve dadısıyla birlikte yaşıyor. Babasına hayran bir kız. Onun karanlık yüzünü hiç tanımıyor, bilmiyor. Annesini küçük yaşta kaybetti diye biliniyor. Onu dadısı büyütmüş ve en yakın arkadaşı da Gülbahar (Feyza Işık) dadısı. Onunla dışarı çıkıyor, dertleşiyor, gezebiliyor. Çok iyiliksever bir kız. Hayatında en büyük boşluğu olan büyük aşkını arıyor. Babası tarafından nişanlandığı Kabzımalzadelerin oğlu Enver (Umut Kırcalı) ile nişanını onu sevmediği ve babası da kendisine ve ailesine kabalığını gördüğü için bozuyor. Bu sırada tesadüfen hayatının aşkı olacak Filinta Mustafa ile tanışıyor. Önümüzdeki bölümlerde seyirci onların bu romantik ama imkânsız aşkına tanık olacaklar. Filinta’da her şey çok ilgi çekici. Sokaklar, o eski İstanbul, Pera, insanlar, kıyafetler. Hem aşk hem aksiyon var. Beni hepsi çok derinden etkiliyor.




Rolünüzü seviyor olmalısınız...

Çok seviyorum. Öncelikle bir dönem dizisinin içinde yer almak beni çok mutlu ediyor. Tarihin içinde, giydiğim o kıyafetlerin içinde sanki masalda gibiyim. Çok güzel bir projenin içinde, çok iyi bir kadronun parçasıyım. Kudret hocamız ve projemiz gerçekten çok iyi. Çok şanslıyım.




Size seslendirme yapıyorlar değil mi?

Evet, ne yazık ki bazı cümleleri tam olarak telaffuz edemiyorum. Türkçemin çok yeterli olmayışından dolayı oluyor. Ama azimliyim, çalışıyorum. Kendimi kendim konuşmayı çok istiyorum.


Sizi Meryem Uzerli ile çok benzetiyorlar... Siz de aynı şeyi düşünüyor musunuz?

Aslında ikimiz çok farklıyız. O Meryem, ben Damla’yım. Almanya’dan geldiğimiz için sanırım bu benzetme. Ailem de ben de onu çok seviyoruz. Çok doğal, tatlı biri o.


Duygusal mısınız mantıklı mı?

Duygusal bir insanım ama mantığımı hep çalıştıran biriyim. Bir ikilemde kalsam mantıklı olmayı tercih ederim.


Onur Tuna ile kimyanız uydu mu?

Boyu çok uzun, ama takoz kullanmıyorum. Şaka bir yana kendisi dünya beyefendisi ve bana çok konuda yardımcı olan bir arkadaşım.


Hedefiniz nedir?

Rolümü layığıyla oynamak ve kimseyi mahcup etmemek. Teklif gelirse de bir sinema filmi yapmak istiyorum. ‘Meryem çok doğal, tatlı biri’


Röportaj: Mehmet Çalışkan

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.