İlk oyunculuk deneyimi kötü karakter

“Çocukluğumdan bu yana sahne sanatlarına dair işler yapmak istiyordum. Opera mezunuyum. İzmir’de tiyatro yaparken tesadüf eseri kendimi bir anda 'Öyle Bir Geçer Zaman ki' dizisinde önemli bir rolde buldum. Üstelik başlangıç için inanılmaz bir tecrübe niteliğinde olan ‘kötü karakteri’ deneyimledim. Şimdi ise Kurt Seyit ve Şura gibi hikâye, prodüksiyon, yapım, yönetmenlik ve kadro anlamında Türkiye’nin en kaliteli işlerinden birinde olmaktan mutluluk duyuyorum.”

Tasarım daha önemli

“Ben modadan daha çok tasarım ve stilin önemli olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle sadece tasarımcı ürünlerinin satıldığı bir e-butik olan ikonogami.com’a ortak oldum. Bazı akımlar zamansızdır, güncel modayla açıklayamıyorsunuz. Ben dünyanın gelişiminin de bu yönde olduğunu düşünüyorum, çünkü baktığınız zaman eskilerde olduğu gibi genel geçer moda akımları baskın değil. Örneğin dar paça veya İspanyol paça pantolon da giyseniz güzel bir kombin yaptığınızda sırıtmıyor. Dolayısıyla kendime ait bir stil anlayışına sahip olabilmek için kısmen modayı takip ediyorum diyebiliriz.”

Modada 'yakın zaman' favorileri

“İkonogami.com nedeniyle birçok yerli ve yabancı tasarımcıyı takip etme imkânım oldu. Bünyemizde Paris, Londra, Berlin ve İstanbul moda haftalarında defile yapmış birçok Türk tasarımcı bulunuyor. Tasarım da yaşayan bir süreç olduğu için beğendiğim tasarımcılar dönem dönem değişiyor. Lagerfeld, Valentino gibi klasikleşmiş isimler, Tom Ford, Marc Jacobs gibi kendini kanıtlayanlar, Alexander Wang, Wayne Lee gibi yeni çıkıştakiler yakın zamanlardaki favorilerim.”

Canlı renkleri yakıştırıyor

“Saç ve ten rengim nedeniyle kullandığım kombinasyonlardaki renk seçimime dikkat etmem gerekiyor. Kızıl saç ve beyaz ten, her rengi kaldırmıyor. Pastel renkleri daha çok seviyorum ama sanırım canlı renkler bana daha çok yakışıyor. Gündelik hayatımda ‘smart casual’ giyiniyorum, rahat ve şık ayakkabı tercih ediyorum. Rahatına düşkün olan ben, çok güzel bir topuklu ayakkabı görürsem ayağım kopsa da dayanamaz giyerim, söylenirim ama giyerim (gülüyor).”

Kurt Seyit ve Şura'nın Güzide'si

“Çalışmaktan ve içinde olmaktan mutluluk ve gurur duyduğum Kurt Seyit ve Şura dizisinde, Güzide karakterini canlandırıyorum. Güzide Kırım Türk’ü... Celil ile yaptığı birkaç kelimelik sohbet, satırlar dolusu bir aşka düşürüyor Güzide’yi. Zaman zaman umudunu yitirse de mutlu sonla biteceğine inandığı bu hikâyenin hayalini kurmaktan kendini alamıyor. İstanbul’a giderken, çocuk sevinçlerini her seferinde boğazında bir yumruya dönüştüren, onu hem ayakta tutan hem de yerle bir eden bu aşkı da yanına alıyor. Pek tabii İstanbul’da onu neyin beklediğini bilmeden.”