Sizi bilmem ama bana öyle geliyor ki bu yıl Aslı Tandoğan’ın yılı olacak. Zira tiyatroda da, sinemada da, televizyonda da o var. Mesela Mert Fırat ve Onur Ünsal gibi genç oyuncuların kurduğu Moda Sahnesi’nde, Bütün Çılgınlar Sever Beni adlı şeker mi şeker, eğlencelimi eğlenceli oyunda sahneye çıkarak bugüne kadar pek de farkında olmadığımız müthiş komedi yeteneğini sergiliyor. A.Ş.K. dizisinin başrollerinden birini üstleniyor. En önemlisi de Behzat Ç.: Ankara Yanıyor filminin kilit karakterlerinden birini, gazeteci Ilgın’ı canlandırıyor. Aslı Tandoğan’la Behzat Ç.: Ankara Yanıyor’u konuşmak için buluştuk ama ona ilk sorum tiyatro oldu.


"Onca yorgunluğa rağmen mutluyum"


Yoğun televizyon ve sinema çalışmaları arasında tiyatro yorucu gelmiyor mu? Çok zor, çok yorucu... Fakat beni yıldıracak türden bir zorluk sayılmaz bu. Oyunu çok sevdim, yeni kurulan Moda Sahnesi’ndeki oyuncu arkadaşlarıma da yürekten inandım. Her türlü zorluğa, yaşadığım bütün yorgunluklara rağmen sonuçta bu oyunda yer aldığım için mutluyum.


Peki Behzat Ç.’nin kadrosuna nasıl dahil oldunuz?

Aslında hikâyemiz eskiye dayanıyor; henüz televizyonda gösterimi sürerken diziye ait bir kutlama davetine katılmıştım. Ekiple ilk kez orada bir araya geldik ve birbirimizi çok sevdik. Bir ay sonra da diziye konuk oyuncu olarak davet edildim ve gazeteci Ilgın’ı canlandırdım. Aslında son haftalardı. Sürekli seyredenler hatırlayacaktır; televizyondaki o unutulmaz finalde Ilgın hapse girmişti. Haliyle sinema filmi sonrasını anlatıyor...


Behzat Ç. televizyon tarihimizin unutulmaz fenomenlerinden biri olarak hatırlanacak. Siz de seyircisi miydiniz dizinin?

Ne yazık ki çok dizi izleyebilen biri sayılmam. Her şeyden önce çalışma tempom buna uygun değil. Behzat Ç. bir istisnaydı, çünkü onu izliyordum.


En çok nesini seviyordunuz?

Birçok iyi tarafı vardır ama ben galiba en çok sahici olmasını seviyordum.


Behzat size göre nasıl bir adam?

Son derece bizden, içimizden biri. Etrafımızda her gün görmeye alışık olduğumuz, o yüzden de varlıklarını fark etmeyebildiğimiz adamlardan... Sonra insani duyguları çok kuvvetli. Belli değer yargıları var, onlara inanmış, bağlanmış. Adalet ise en hassas noktası. Ayrıca kendisiyle zorlu bir mücadele içinde ve hâlâ çocuksu tarafları kalmış.


Behzat Ç.:Ankara Yanıyor filminde cesur bir gazeteciyi canlandırıyorsunuz; Hayalet’in âşık olduğu kadını... Nasıl bir aşk bu? Hayalet size neden âşık oldu sizce?

Esrarengiz bir karakter olan Hayalet’in Ilgın aşkı çok sıcak, çok doğal bir aşk. Ilgın’ın doğruluğu, işine bağlılığı, dürüstlüğü ve tabii ki samimiyeti etkiliyor bence Hayalet’i. Ilgın Hayalet için yaşadığı zorlu hayatın, şahit olduğu onca kötülüğün içinde adeta iyiliğin, saflığın ve dürüstlüğün simgesi.


Ama platonik bir aşk bu...

Evet, hiçbir zaman fiiliyata geçmemiş hatta itiraf bile edilememiş bir aşk...


‘Bu cesareti nereden aldığını soralım ona’


Ilgın sayısız engellemeye ve tehdide rağmen sonunda doğru bildiğini yapıyor ve başına gelebilecekleri göze alarak yayınlanması istenmeyen bir siyasi haberi sunuyor. Bunu anlatır mısınız? İşini iyi yapan, araştıran bir gazeteci, dürüst ve gerçekçi biri... Gerçeklerin peşinde koşarken sistemi sorgulamaktan çekinmiyor. Zaten dizinin finalinde de bu yüzden; üstü kapalı kalması gereken birtakım olayları açığa çıkardığı için hapse girmişti. Üstünde çeşit çeşit baskı var. Buna rağmen “Bana ne” diyemiyor ve sistemi karşısına alarak öğrendiklerini haber yapıyor. Bu cesareti nereden aldığını sormak lazım...


Sorayım mı?

Yok, filmin büyüsünü kaçırmak istemediğim için o konuda fazla bir şey söyleyemem. “Hayalet’in ona verdiği ders sayesinde” demekle yetineyim...


Siz cesur birimisiniz? Bir de tabii cesaret nedir sizce, bir tarifiniz var mı?

Cesaret bence insanın her ne olursa olsun inandığı şeyler uğruna hiç pes etmeden, vazgeçmeden mücadeleyi sürdürmesidir. Eh, bugüne kadar sayısız zor kararı almış biri olarak içim rahat bir şekilde cesur biri olduğumu söyleyebilirim.


O bir wing tsun ustası


Duyduğuma göre Doğu sporlarına ilgi duyuyormuşsunuz. Mesela sorduğum kişiler sizin iyi bir wing tsun dövüşçüsü olduğunuzu anlattılar. Nedir wing tsun?

300 yıl kadar önce Çinli rahipler tarafından geliştirilmiş bir kung fu türü. Kökenine dair rivayetler muhtelif. Bir rivayete göre bir zamanlar Bruce Lee’nin de hocalığını yapan Yip Man’a gelinceye kadar hakkında yazılı kaynak yokmuş, bilgiler hep kulaktan kulağa aktarılmış.


Biraz daha ayrıntı istesem...

Wing tsun’un en önemli prensibi, tehlike anında gösterişli olmayan, etkili ve sade tekniklerle rakibi olabilecek en kısa sürede etkisiz hale getirmek. Geleneksel uygulayıcılar, wing tsun’un diğer dövüş sporları gibi görsel ağırlıklı bir sanat olmadığını savunuyor, yaptıklarını bir nevi hayatta kalma mücadelesi sayıyorlar.


Hipster yani salaş ve dağınık


Modayla, kozmetikle ve bu gibi başka feminen konularla alakanız nedir?

Moda’da “hipster” tarzını beğeniyor ve takip ediyorum.


Dağınık saçlar, salaş kıyafetler...

Evet, hoşuma giden, kendime yakıştırdığım tarz bu. Jean pantolonlarımla tişörtlerimden vazgeçmem, çünkü kendimi en çok onları giydiğim zaman kendim gibi hissediyorum.


Kişisel bakımda vazgeçilmezleriniz nelerdir?

Her kadın kadar bakımıma dikkat ediyorum ama güzellik meselelerini çok da abartmıyorum. Hem abartmamak için yeterince iyi bir sebebim var: Sonuçta o kadar yoğun bir iş hayatım var ki zamanımın çoğunu yüzümde profesyonel makyajla geçiriyorum, dolayısıyla da bana kalan zamanda makyaj yapmasam da oluyor. Özel hayatımda cildimi doğal haline bırakıyorum, temiz olması bana yetiyor.


Röportaj: Gülenay Börekçi

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.