Çiftler, ilişkilerinin ilk 2-5 yılları arasında neredeyse her gün "seni seviyorum" diyorlar. Ama ilişki 10 yılı aştığında "seni seviyorum" deme sıklığı %33 oranla düşüyor ve ilerledikçe de düşmeye devam ediyor. İşte bu durumu değiştirmenin hayatınıza büyük faydaları olacak...


İşte daha sık "seni seviyorum" demeniz için nedenler:


Besleyici ve refah bir ilişki için...

İlişki bağı kendi başına yaşayan bir şey; çok fazla ruhsal yatırım gerektirir ama illa ki yorucu olmak zorunda da değildir. Sevdiğinize ilgi göstermeniz, ona sahip olduğunuz için ne kadar şanslı hissettiğinizi gösterecektir. Ayrıca bu durum sadece partneriniz için değil, aileniz, çocuklarınız, akrabalarınız ve arkadaşlarınız için de geçerlidir. Lisa Arango adında bir psikolog, "Seni seviyorum" demenin ilişkide oksijen görevi gördüğünü ve sevdiğiniz birine seni seviyorum demenin ilişkiyi beslediğini ve canlı tuttuğunu belirtiyor. Çok küçük bir eforla büyük getiriler alıyorsunuz.


Güven ve ilgi dolu bir ilişki için...

Sevdiğiniz bir kişinin üzüldüğü ya da problemleri olduğu zaman size gelmek yerine başkasına gitmesi oldukça üzücü olabilir. Hepimiz bir şekilde bazen bencil olabiliriz ama böyle bir durumda, sevdiğimiz kişi tarafından ihtiyaç duyulma arzusu iyi bir şeydir. Sevdiğiniz kişilere seviginizi ifade etmek, onlar için en iyisini istediğinizi ve size güvenebileceklerini gösterir. Arango, etrafınızdakilere sizin için önemli olduklarını hatırlatmanın, onların mutlu olmalarını sağlayacağını belirtiyor. "İnsanların gerçekte aradığı şey, duygusal varlıktır" diye açıklıyor Arango.



Sağlıklı bir vücut için...

Sevgiyi paylaşmak, sağlığınız üzerinde doğrudan bir etkiye sahiptir. İnsan iletişimi üzerinde uzmanlaşmış olan profesör Kory Floyd, sevgiye herhangi bir biçimde paylaşmanın sağlığımız için faydalı olabileceğini düşünüyor. Berbat bir gün geçirdiğinizi ve gün sonunda eve, sevdiğiniz insana geldiğinizi düşünün. Floyd "Gününüzde kötü giden şeyleri değiştirmez ama sevgiyi paylaştığınızda hisleriniz büyük oranda değişir. Tüm stresinizin akıp gittiğini hissedersiniz" diyor. Profesör, sevgiyi hissettiğimiz ve ve paylaştığımız zamanlar, vücudumuzda stresle baş eden oksitosin hormonunun ortaya çıktığını hatırlatıyor. "Oksitosinin vücut üzerinde sakinleştirici ve sıcaklık verici etkisi vardır. Oldukça iyi hissettiren bir hormondur" diyor Floyd. Aynı zamanda "kucaklaşma hormonu" olarak da bilinir.



Günlük yaşamda daha mutlu olabilmek için...

Bir deneyde bir grup insana belli bir miktar para verildi ve grubun yarısına bu parayla kendileri için bir şeyler almalarını, diğer yarısına ise sevdikleri kişiler için bir şeyler almaları söylendi. Bu araştırmanın amacı, insanların parayı nasıl harcadıklarına bağlı olarak günün sonunda kendilerini farklı hissedip hissetmediklerini görmekti. Sonuç ise oldukça ilginç, günün sonunda parayı sevdiklerine hediye alarak harcayan kişiler, parayı kendilerine bir şeyler alarak harcayan kişilerden daha mutlu hissediyordu. Aynı felsefe, maddi olmayan jestler için de geçerli olmaktadır. Psikologlar, veren taraf olsanız bile duygularınızda cömert olmanın sizi daha çok mutlu edeceği kanısındalar. Bir düşünün, birine güzel bir şeyler söylediğiniz veya iltifat ettiğinizde ne kadar iyi hissediyorsunuz. İşte bu his, sevdiğiniz için güzel bir şeyler yaptığınızda daha da güçleniyor.


Bunu söylemekten asla pişman olmazsınız...

Hayat sürprizlerle doludur ve her zaman pozitif olmazlar. Yarının ne getireceğini bilemeyiz, en son ne zaman sevdiğimiz birine "seni seviyorum" diyebileceğimizi de bilemeyiz. Bu iki kelimeyi söylemek çok fazla efor gerektirmez, ama söylememiş olmak bütün hayatınız boyunca sizi rahatsız edebilir. Bu yüzden sevdiklerinize, sizin için ne kadar değerli olduklarını söylemek için beklemeyin, bugün söyleyin.




Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.