Geçen hafta açıklanan iki araştırma sonucu, kadınlar için estetik cerrahların ne kadar önemli olduğunun altını çizdi. İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre, kadınları en çok mutlu eden şey birinden iltifat almak; yani güzelliklerinin teyit edilmesi. En önemsenen kalemler arasında birinin “Ne kadar genç görünüyorsunuz” demesi de var. Stirling Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göreyse kadın tiryakiler, sigarapaketleri üzerindeki hızlı yaşlanmayla ilgili uyarılardan 3 kat daha fazla etkileniyor. Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Onur Erol da hastalarını sigarayı bırakma konusunda ancak “Kırışırsınız” dediğinde ikna edebildiğini söyleyerek araştırmayı destekliyor.

Burun ameliyatı konusunda geliştirdiği “Turkish Delight” yöntemi dünyada kullanılan, “Kıkırdak Enjeksiyonu” yöntemiyle burun estetiğinde referans hekimler arasına giren Erol, plastik cerrahi alanında birçok buluşla ödüle sahip. Erol, “doku kokteyli ile yüz gençleştirme ve yüze şekil verme” yöntemiyle, yüzü kezzapla yaralanan ünlü İngiliz sunucu Katie Piper’ı sosyal hayata geri kazandırmıştı. Bu alanda 43 yıldır çalışan Erol’la plastik cerrahi ve kadınların isteklerini konuştuğumuz sohbet, estetik dünyasındaki kavram karmaşasıyla başladı.

Estetikçi, medikal estetik uzmanı, kozmetik cerrah gibi pek çok unvan var. Kafalar karıştı...

Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği’nin rahatsız olduğu bir konu bu. Branşımız üzerine de konuşmalar yapan birçok pratisyen hekim var ve halkın bu konuda maalesef bilgisi yok. Bu kişiler, hiçbir ihtisas sahibi değiller. Estetisyen, lise mezunudur ve kursa giderek sertifika alır, doktor değildir. “Medikal estetik” diye bir şey çıktı, doktor olmayanlar bile kendini bu şekilde tanımlar oldu. Onlar pratisyen hekimken kurs alarak medikal estetik sertifikası almış kişilerdir, bu bir ihtisas dalı değildir.

Daha çok güzellik tarafındayız ama aslında plastik cerrahinin rekonstrüktif yanı var.

1’inci ve 2’inci Dünya Savaşı’nda birçok cerrah yüzü parçalananlara dokunmak istemiyordu. Bazılarıysa vücuttaki doku kayıplarını tedavi etmeyi üstlendi ve plastik cerrahinin temelleri atıldı. Sonra o kadar genişledi ki mikrocerrahi, el cerrahisi, doku transferleri, transplantasyonlar, doğuştan olan şekil bozukluklarının tedavisi bu kapsamda değerlendirilir oldu. Estetik cerrahi yani güzellik cerrahisi, plastik cerrahinin kapsamında olup yüzde 10’unu teşkil eder. Estetik cerrahi rekonstrüktif cerrahinin temelleri üzerinde kurulduğu zaman daha sağlam ilerler.

Kadınların en büyük korkusu kırışmak, bu araştırmayla da kanıtlandı.

Sigara yüzü mahveder ve kanser riskini de yüzde 70 artırır. Hastalarıma “Yüzünüzün mahvolmaması için sigara içmeyin, kırışırsınız” diyorum, inanın bu kanser riskinden daha etkili oluyor. Sigara içen kişilerin yüzleri sarı-yeşil bir renk oluyor. Sigara ve UV ışınları çok zararlı. Hassas ciltlilerin yaz-kış koruyucu kullanması lazım.

Plastik cerrahide 50 yıl sonra nerede olacağız?

Son yaklaşımlar, ameliyatları geciktirecek koruyucu tedavilerdeki artış. Küçük küçük işlemlerle büyük işlemleri geriye atmak mümkün. Gelecekte kök hücre ve genetik biliminin gençliği korumada çok daha etkili olacağını öngörebiliriz. Belki genlerle oynayacaklar ve çok daha geç yaşlanacağız. Plastik cerrahinin estetik kısmı da 50 sene sonra ya azalacak ya da başka alanlara kayacak.

Plastik cerrahlar işsiz mi kalacak?

Belki de evet. Yaşlanmayla ilgili işleri azalacak, farklı alanlara yönelecekler.

Mutsuz olduğumuz bölgeler...

Her ülkeye göre estetik müdahale isteği değişir. Bizde ve İran’da burun estetiği, Amerika’da önceleri meme protezi ve göz kapağı ameliyatıydı, şimdi liposuction. Memeleri gelişmeyen kadın da çok fazla. Bizde de artık memesi küçük insanlar artıyor. Evvelce büyük meme problemi gelirken, son yıllarda meme büyütme vakaları çok gelmeye başladı.

Haber: Aysun Öz