Doktorun, bana “Kilo almamışsın, sadece bütün kilon bel civarına yığılmış” dediği gün, hayli dramatik bir darbe yemiştim.


Çünkü bunun ortadan kalkması için ya içki içmeyi bırakmam ya da günde en az 3 saat egzersiz yapmam gerekiyordu.


İçkiyi ancak, doktorlardan oluşan bir heyet “içtiğim takdirde öleceğimi” söylerse bırakacaktım.


Bir de eğer olimpiyatlara katılmayacaksam, fiziksel hareket de manasız geliyordu.


Biz ailece hareketten hoşlanmayız; bir gün babam yolda hızlı yürürken, bir köpek onun aslında durduğunu sanıp “Bu bir heykel olmalı” diyerek bacağına işemişti.


Dolayısıyla zarif bir insan olarak yaşlanmam mümkün değildi, bu fikre alıştırdım kendimi.


Bu fikre ben alıştım da çevremdekilerin ne yapacağı muğlaktı.


Çünkü bu çirkinliğimin bedelini onlar ödüyordu.


Her türlü estetik kuramına aykırı olan vücudumu onlar görüp çekmek zorundaydı.


Bu sonsuz acıyla onlar yaşayacaktı.


Hele yaz aylarında plaja gittiğimde, halkın yiyeceği acı darbeyi düşünemiyordum bile.


Ama üzülmeyin, şimdi herkese güzel bir haberim var.


Diyet yapmadan, içkiyi bırakmadan ve manasızca hareket de etmeden nasıl kilo verebileceğimi keşfetmiş bulunuyorum.


Bu keşfimin insanlık âlemine güzel bir haber olması gerekiyor herhalde.


Çünkü benim zayıflama metodumda yapacağınız şey, sadece düşünmekten ibaret.


Bu kolay” demeyin; çünkü çoğunluğun düşünme yeteneğinin olmadığı bir yüzyılda yaşıyoruz.


Örneğin, bakın Türkiye’ye, bu çok net görülebiliyor.


Ama ben yine de metodumu anlatayım, düşünebilen azınlığa bari yardımım olsun.


Beynin plastikliği ve değişebilme gücü üzerinde çalışırken çok ilginç deneylerden de haberdar oluyorum.


Dr. Guang Yue ve Kenny Cole’un yaptığı deney, benim açımdan çok ilginçti.


Bu bilim adamları, iki gruba parmak kaslarını güçlendirme hedefi vermiş.


Birinci grup egzersiz yaparak parmaklarını çalıştırmış.


İkinci grup ise sadece yoğun olarak parmak egzersizi yaptıklarını düşünmüşler.


Onlara mikrofondan bir ses, sadece “Daha fazla” diye bağırıp duruyormuş.


Çalışmanın sonucunda egzersiz yapanların parmak kas gücü yüzde 30 artmış.


Sadece yoğun düşünen grupta ise parmakların kas gücü yüzde 22 artmış.


Ben bunu okuyunca, sadece 8 puanlık fark için egzersiz yapmanın aptallık olduğuna karar verdim.


Böylece göbeğimi egzersiz yaparak eritmek yerine şimdi sadece oturup düşünüyorum.


Egzersiz yapıyor olduğumu düşünüyorum ve böylece beynimin o bölgeleri harekete geçiyor.


Yakında göbeğimin olduğu yerde kaslar görürseniz hiç şaşırmayın. Bazen düşünürken bira da içiyorum.


Bu durum, kas oluşma süremi uzatacak mı bakıp göreceğiz.


Yazı: Serdar Turgut


(Serdar Turgut'un yazısı 8 Temmuz 2014 tarihinde Habertürk Gazetesi'nden alınmıştır.)


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir haklisin bence
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.