Son zamanlarda sıkça duyduğumuz evlilik terapisini büyüteç altına alıp "Ne zaman gerekebilir?", "Evliliği ne gibi durumlar zedeler?", "Evlilik terapisi nasıl işe yarar?" konularını Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi'nden Uzman Klinik Psikolog Gözdem Özdem’le konuştuk. İyi bir evliliği, "iki iyi affedicinin bir araya gelmesi" olarak tanımlayan Özdem’den evlilik terapisiyle ilgili detaylı bilgi aldık.


Evlilik terapisi kimlere yardımcı olabilir?

Evlilik terapisi, sorun yaşayan, ilişkilerinin kalitesini arttırmak isteyen ya da ayrılmayı düşünen çiftler için doğru bilinen yanlışların ve iletişim kazalarının giderilmesine yardımcı olur. Evlilik terapisine, ilişkinizde orta yolu bulamıyorsanız, aynı konular üzerinde yoğun tartışmalar yaşıyorsanız, birlikte karar vermekte zorlanıyorsanız, kendinizi karşı tarafça anlaşılmamış hissediyorsanız, ilişkinizde kendinizi güvende hissetmiyorsanız başvurmanız gereklidir.


Evliliğe zarar verebilecek durumlar

Çiftler arasında iletişimin eksikliği, iletişim eksikliğinin beraberinde getirdiği uzlaşmada güçlük, üçüncü şahısların ilişkiye karışması (kayınvalide, kayınpeder, vb.), cinsel sorunlar, çiftler arasında ilgisizlik, ilgi eksikliğinin beraberinde getirdiği duygusal tatminsizlik, çocuklar noktasında fikir ayrılıkları, her türlü şiddet (sözel, duygusal, ekonomik veya cinsel şiddet) ve evlilik dışı ilişki evlilik kurumuna zedeleyen faktörler olarak sıralanabilir.


Danışmanlık alan çiftleri neler bekler?

Yaşanan evlilik problemlerinin çözümü, tarafların birbirlerine yoldaşlık etmeleri ile sağlanır. Evlilikte cinsel uyum, isteklilik ve istikrar önemlidir. Çift olma hali duygusal, fiziksel ve sosyal boyutlarda devam ettikçe evlilik güçlü kalır.


Eşlerinden ayrılmayı düşünen, eşleriyle anlaşamadıkları için mutsuz olduklarını ifade eden çiftlerin başa çıkılmaz olarak gördükleri sorunlar, büyük oranda karakter ve/veya kültürel farklılıklarının yarattığı sorulardır. Bu farklılıkların çiftler arasında şu şekilde dile geldiğini duyarız: “Eşim beni anlamıyor”, “Eşim çok değişti”, “Artık beni sevmiyor”, “Daha fazla dayanma gücüm kalmadı”, “Evlenmeden önce daha iyiydik”, “Ne yapmam lazım bilemiyorum” vb. Bu ifadelerde bulunan çiftler, evlendikten sonra var olan her anlaşmazlığın ve tartışmanın kaynağını acımasızca evlilik kurumuna bağlama yanlışlığına düşerler. Halbuki sorun evlilik kurumunun kendisi değil, kişilerin kendi davranış biçimleriyle oluşturdukları evlilik modelidir. Evlilik danışmanlığının amacı da tam bu noktada kendisini gösterir. Danışmanlık süreci, çiftlerin kendi başlarına çözemedikleri problem ve çatışmaları terapist ile anlam(landırm)a ve çözüm bulma sürecidir.


Danışmanlık sürecini, sadece evli çiftler bağlamında değil, geniş bir spektrum ile ele almak yerinde olacaktır. Şöyle ki: Evlilik danışmanlığı sadece evli çiftler için değildir. Her çift sorunların üstesinden gelebilmek için bir takım stratejiler geliştirmek için başvurabilir. Evlilik öncesi aşamada danışmanlığın amacı iyileştirici değil koruyucudur. Çiftlerin evliliğe uyumlarını arttırmayı ve potansiyel problemleri tespit ederek müdahalede bulunmayı kapsar.


Evlilik danışmanlığı, iletişim kazalarından kaynaklanan sorunların çözümünü sağlamaya hizmet ettiği kadar, bireysel sınırları çizmede de önemlidir. Bireysel sınırların belli olduğu bir ilişkide, kişiler özellikle duygusal ve zihinsel hareket alanlarının farkındadır. Böylece kendisine ve karşı tarafa saygısı koruma altına alınacaktır. Bu da doğrudan ilişkinin kalitesini yükseltecektir. Evlilik terapisi için diyebiliriz ki bu süreç ,olayların çift tarafından görünmeyen detaylarının keşif sürecidir.


Evlilikte ilk yıllar evliliğe uyum aşamasıdır

Yeni evli çiftler için evlilik terapisinde ana konular, aynı evin içinde iletişim, cinsellik, sınırlar, güç, ilgi, duygusal ihtiyaçların karşılanma(ma)sı, beklentiler, vb. olmaktadır. Evliliğin ilk yılları evliliğe uyum aşamasıdır. Fakat boşanmaya götüren sürecin tohumlarının atıldığı dönem de yine bu ilk yıllardır. Buna karşın çiftlerin evlilik terapisine başvuru oranlarının en düşük olduğu dönemdir.


Aileye yeni bir üye katıldığında

Aileye katılan yeni bireyler aile içindeki yeni rollere ve sorumluluklara uyumu da beraberinde getirir. Bu dönemde çiftlerin evliliklerinde içerikte zayıflama, birlikte kalitesiz zaman geçirme, ilişkiden beklentilerin değişmesi, sadakat, cinsel uyumsuzluk, kıskançlık en sık yaşanan problemlerdir. Bu da yeni çocuk sahibi olan çiftler için evlilik terapisi çağrısını beraberinde getirir. Ergenlik döneminde çocuğu olan çiftlerle de uyum sorunları çerçevesinde evlilik terapisi gerçekleştirilir. İleri yaşlardaki çiftler için evlilik terapisinde, ilişkinin niteliğini arttırmak anlamında önemlidir.


Evliliğin Beş Altın Kuralı

  1. Eşinizi değil, kendinizi değiştirin.
  2. İletişimde karşılıklı anlayışa ve güvene önem verin.
  3. Rol ve sorumluluklarınızı paylaşın.
  4. Karşı tarafın benliğini yok saymayın.
  5. Emir cümlelerinden sakının.


Deniz Alayat

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.