İnternetin hayatımıza yavaş yavaş ama son derece etkin biçimde girmesiyle meraklarımız da değişir oldu. Konuşmakta güçlük çektiğimiz tüm bilgiler parmaklarımızın ucunda, yüzümüzü kızartacak sohbetler de öyle rahat dökülüyor ki artık klavyemizden. Bazı içgüdülerimiz, su yüzüne çıkıveriyor hiç tanımadığımız insanlara karşı, bastırdığımız isteklerin emrine amadeyiz artık. Ve tüm bunlar, toplum içinde, kendi aramızda, dost sohbet ve dedikodularında yeni sıfatlar doğurur oldu. Bunlardan biri de görece açık giyinmiş ve tahrik edici pozlar takındığını düşündüğümüz herkese söylediğimiz ‘teşhirci’.

Bu yazıyı okuduktan sonra teşhirci misiniz, sınırlarınız neler ve yardıma ihtiyacınız var mı, bir düşünün derim.

Kimi zaman basit bir ilgi eksikliğinden, beğenilme arzusundan, iltifat alma beklentisinden doğan ve gerçeği tam olarak yansıtmayan biçimiyle kullanılan ‘teşhircilik’ aslında o kadar da masum değil.

Arzulandığını yeterince hissetmeyen kadınların ve erkeklerin, egolarını tatmin etmek ve kendilerini iyi hissetmek üzere sıkça soyundukları bir şey teşhircilik. Ancak, bunun bir sapkınlık olduğunu ve masumiyetten uzaklaştıran o ince çizgiyi de atlamamak gerek.

Sosyal ortamlarda eğilirken kalçasını vurgulamaya çalışan kadınlar, fotoğraflarını dekoltelerine dikkat çekecek açılardan çeken ve çektiren kadınlar, kaslarını göstermek için adeta debelenerek poz veren ve hareket eden erkekler, slip mayolarından cinsel organlarındaki zenginliği göstermeye çalışan erkekler, pencere önünde soyunanlar, bilerek frikik verenler, yatak odalarını paylaşmayı sevenler, öpüşmelerinde dil faktörüne dikkat çekenler… Hepsi toplum nezdinde teşhirciler. Ancak atladığımız bir şey var; teşhircilik herkeste masum ve dizginlenir bir biçimde değil.

Sınırları aşılan, tacize vardırılan, insanları tanık olmak istemedikleri şeylere tanık olmaya zorlayan ve özel hayatın mahremiyetini en başta kişinin kendisi için bozan bir teşhircilik maalesef çare aratıyor. En vahimi, teşhircilik olarak adlandırılan davranışlar olmadan, kendisine bakılmayacağını, kimse tarafından beğenilmeyeceğini ve arzulanmayacağını düşünen yani bunu kendisi için tek yol olarak gören kadın ve erkeklerde, sapkınlık derecesine varıyor.

Bir cinsel aşırılığın, 6 aydan uzun süre seyretmesi ve en önemli silah olarak görülüyor olması, maalesef kişinin sapkınlığa yatkın ya da varmış olduğunu işaret ediyor.

Ya sonuç? Öncelikle doğru teşhis ve sapkınlığa yakınsa tedavi-terapi gerektiriyor. Evet, yanlış okumadınız, cinsel aşırılıkların tümü iyi bir incelemeyi hak eder. Aksi halde toplumdan önce kişinin kendisini uzun vadede derbeder eder. Suça dönüşebilir, zorlamaya, kast etmeye, bağımlılığa ve tamir edilemez bir özgüven eksikliğine neden olabilir. Bu durumlarda en sık rastlanan şeylerden biri de kişinin, eylemlerinin etkisini ölçmek için, gücünü yettirebileceği denekler bulmasıdır. Ve bu deneyler, kişisel anketler zamanla güç gösterilerini ve karşısındakine baskıyı beraberinde getirebilir. Farkında olmamak ve basite almaksa hatalar sıralamasında en üstlerde yer alır. İhtimaller bunlar ya, üzerinde durmayı mutlaka hak eder, mutlaka tehlikeleri öngörmeyi ve gerektiğince tedbir almayı, dozunda bırakılması ve doğru bir seyir tutturulması için sınırlarını çizmeyi bekler.

Sağlıklı cinsellikle dolu günler…

Yazı: Jinekolog Op. Dr. Gökçen Erdoğan