Son dönemlerde gerek sosyal gerekse geleneksel medya kanalları aracılığıyla hayvanlara şiddet haberlerine daha fazla rastlar olduk. Ne yazık ki ülkemizde hayvan dostlarımızın hakları pek fazla korunmuyor. Hayvan hakları koruma yasası hakkında konuşan Avukat Elif Akar “Hayvanlar bizim konuşamayan en sadık dostlarımızdır. Sadece evimizde beslediklerimiz değil doğal yaşamda var olan dostlarımızın da haklarının kontrol altına alıp koruması, sokak hayvanlarının mağduriyetini giderecek çalışmalar ve düzenlemelerin yapılması şart” dedi.

Her gün şiddet haberlerinin bin bir türlüsüne şahit oluyoruz. Ne yazık ki çocuklara, kadınlara ve hayvanlara yapılan şiddetin boyutu her defasında daha artıyor. Hayvan Koruma İndeksi’ne göre, Türkiye, 2014 yılından beri az da olsa ilerleme kaydetmiş görünüyor. Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü (OIE)’ nün raporlarına göre ise; 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu (2004) ve Veterinerlik Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Yasasındaki bazı hükümler, OIE’ nin hayvan refahına ilişkin rehber ilkelerine ve standartlarına uygun olmakla birlikte; bunların yürürlüğe girmesini sağlayacak detaylı ikincil bir mevzuatın olmaması nedeniyle dikkate değer bir boşluk bulunduğu anlaşılıyor.

Hayvanlara yönelik suçlara uygulanan cezaların caydırıcılığının yetersiz olduğunu söyleyen Avukat Elif Akar, mevzuata göre hayvanların “eşya, mal” olarak görülmekte olduğunu ve Kabahatler Kanunu’na göre düşük miktarda cezai yaptırım uygulanması gerektiğini söyledi.

“Mala zarar verme suçu, özel mülkiyet dâhilinde olan bir eşyaya yani sadece sahipli hayvana verilen zarardan dolayı oluşur. Ayrıca bu suç mutlaka kasten işlenmiş olmalıdır ki bir ceza ve yaptırım uygulanabilsin. Ne yazık ki suda yaşayan, sahipsiz, güçten düşmüş, yabani, hayvanat bahçesinde tutulan hayvanlar, denek olan, çiftlikte yaşayan ve kesim olan hayvanlarının haklarını da kapsayacak şekilde yeterli yasal düzenlemeler henüz bulunmamaktadır” diyen Avukat Akar, hayvanların “canlı” olarak tanımlanması gerektiğini ifade etti.

“Eğlence ve ticari amaçlı faaliyetlerde hayvanlar kullanılmamalıdır”

Mecliste hayvanlar ilgili halen yürürlükteki 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda değişikliğe gidilmesi yönünde çalışmaların mevcut olduğunu söyleyen Akar, şiddetin yanı sıra sirk gibi paraya dayalı eğlence sektörlerinde kullanılmasına, dövüştürülmesine ve pet hayvanı ticareti adı altında yapılan hayvan kaçakçılığı gibi faaliyetlere alet edilmesine caydırıcı cezalar verilmesi gerektiğini belirtti.

Avukat Akar sözlerini şöyle sürdürdü: “Evrensel hukuk prensiplerinin en temel ilkesi, kanunilik ilkesi yani bir başka deyişle kanunsuz suç ve cezanın olmayacağı ilkesidir. Bu sebeple hayvanlara karşı işlenen suç ve istismarlar da cezasız kalmamalı ve hayvan hakları, kanunlar tarafından uluslararası hukuk normlarıyla bağdaşık ve genel caydırıcı niteliklere uygun bir şekilde korunmalıdır.”