Tam tersi güçlü kadın, en fazla duyguya sahip olup onu dışarıya çok yansıtmayan kadındır. Güç demek illa ki para, pul ve mevkii anlamında güç değil. Karakter olarak da güçlü olmak… Burada bahsettiğimiz güç hepsini içeriyor. Hem iyi işi olan, hem kendi ayakları üzerinde duran, sorunlar karşısında çözüm odaklı, ailesi ile yaşadıklarını işine taşımayan, gözleri dolsa bile mutlu maskesi taşıyan, pratik…
Güçlü kadın budur aslında tam olarak. Şimdi ki devire baktığımızda, teknolojinin bu kadar ilerlediği, bazı duyguların kaybolduğu bu zamanlarda evlilik yaşı da yükseldi. Eskiden 20-25 iken şimdi bu sayı 35'lere çıktı. Sebebi çalışan kadının her şeyini kendi elde ettikten sonra düzenini bozmak istememesi ve belki de resmi olarak bir eşe ihtiyaç duymaması. Bazı insanların düşüncesi; kadın güçlü “parası var, duygusuzun tekidir ya da hayatında bir kocaya erkeğe ihtiyacı yok” şeklinde olabilir. Bir kadın güçlü de olsa ister ki erkeğin gücü ona huzur versin, bunu bilen kadın her zaman daha dik durur.
Etrafınıza bakın güçlü olan bütün kadınların milyonlarca sorunu vardır kendi içlerinde ve en çok da onların bir omuza, hayat arkadaşına ihtiyaçları vardır. Kadının fendinin erkeği yendiği bu devirde bu tarz kadınları takdir etmek gerekiyor. Eskiden kadınlar ilk tanıştıkları kişiye evin var mı araban var mı diye sorarken şimdi roller değişti. Erkekler de bu soruyu soruyor. Şartlar çok ağırlaştığından çalışan kadın arıyorlar, en azından kendi özel giderlerini kendileri çıkarsın istiyorlar. Sonrasında kadın başarılı olup kariyerinde yükseldiğinde ataerkil toplumumuzda sorunlar başlıyor. Kadın dediğin evinde oturur, yemek yapar vs… Siz istediğiniz kadar çalışan kadın isteyin, ülke olarak ataerkil bir ülkeyiz. Ve bütün erkeklerin içinde - en moderninin bile- bir tutuculuk, kadını ezme, maaşı yüksek olunca komplekse girme huyu var. Bunu değiştiremeyiz. Erkeklerin çoğu annelerinden gördüklerini eşlerinde isterler. Anne profili ile hayatlarını sürdürürler. Bu da zamanla sorun çıkarır hatta boşanmalara kadar gider. Bununla uğraşmalı istemiyorsak biz kadınlar her zaman kendi ayaklarımız üzerinde durmalı, yok yerden iş icat etmeli ve kafamızı meşgul etmeliyiz. O zaman mevcut sorunlar biraz daha çekilebilir hale gelir değil mi?
Unutmayalım ki yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir...
Zeynep Erkmen Açıkbaş
YORUMLAR