22 yaşındayım. Hayatımın yarısından fazlası okumakla geçti ve geçiyor da halen. Ben hiç sorgulamadım okuduklarımı, ben hiç anlam veremedim neden okula gittiğime. Neden giyiyordum o kıyafetleri her gün, kim yazmıştı bizim tarihimizi, fiziğimizi, biyolojimizi. Biz maymundan mı gelmiştik? Yoksa bu teori Hıristiyanlığa darbe vurmak için ortaya atılan bir teori miydi?

Arkama baktığımda çok üzülüyorum, 15 yılımı boşuna yitirmişim okuyarak. Okuduklarımı anlamlandırmaya, yorumlamaya çok mu lüzum vardı? Ya hepsi bir uydurma ise ya Fransız İhtilali Fransızların yaptığı bir şey değilse? Aklım hep bir referans aradı yıllarca herkesin aradığı gibi. Neden aklım hiçbir konuda referans olmadı bana? Ben bilgileri hep başkalarının referanslarından mı öğrenmeliydim? Belki Anadolu’ya 1071’de gelmemiştik biz. Belki yaşarken bu topraklarda 1071 yılını yazanlar gelmişti bu topraklara o vakit. Pek de uzatmak istemiyorum yazımı, yalnızca şunları belirtmek istiyorum sonuç olarak:

Akıl referans aramamalı hiçbir konuda olan olmayan her şeye atlamamalı. Eğer bir şeyleri merak ediyorsanız aklınız, kararlarınız size fazlasıyla yeter. Nasıl yaşadığınıza neleri aldığınıza neden aldığınıza tekrar bir dikkat edin. Belki de diş macunu dişlerin sağlığı için pek de önemli değildir, belki de satın almaya zorlandığınız şeylerden sadece biridir. Parayı harcamak için değil de ihtiyaç gidermek için kazanmalı insan, para sizi değil siz parayı kullanmalısınız ve son olarak arzularınız değil, ihtiyaçlarınız sizi yönlendirmeli. Gerçek ihtiyaçlarınız…

Kalender