Tom Cruise ve artık eski olan eşi Katie Holmes’ün sayesinde tüm dünyanın duyduğu bir olay haline gelen plasenta yeme durumunu araştırdık. Doğum olgusu gayet doğal, hayatın akışı için gerekli ve doğumla birlikte gelen tüm durumlarda en az doğum kadar saf kabul edilmeli…

Peki plasenta yemek de nereden çıktı?

Doğadaki birçok memelinin doğum sonrası içgüdüsel olarak yedikleri plasenta, insanlar tarafından da yenilir hale geldi. Plasentayı bu kadar çekici kılan şey ise içindeki besleyici mineral ve vitaminlerin çokluğundan kaynaklanıyor.

Plasentayı göbek kordonuyla karıştıran insan sayısı oldukça fazla… Bebeğin büyüdüğü kese olarak tanımlanabilecek plasentayla insanoğlunun tanışması modern zamanlardan çok daha öncesine dayanıyor… 1559 yılında Realdus Columbus bu organa “ yuvarlak kek” anlamına gelen “plasenta” ismini koydu. Eskiden, ölü doğum yapan kadınlar doğumun ardından bu keseyi, kapı eşiğine gömermiş ki daha sonra ki bebeği sağlıklı doğsun ve yaşasın…

Amerika’da yaşayan Elçin Hanım profosyonel bir Doula ve sertifikalı plasenta kapsülleme uzmanı… Amerika’da ayda ortalama 3 kapsülleme işlemi yaptığını anlatıyor. Yurtdışında çok fazla talep olduğunu hatta başka arkadaşlarına müşterilerini yönlendirdiğini söylüyor. Plasentayı kapsülleme konusu ise karmaşık ve emek isteyen bir iş… Eğer plasentayı hemen kapsülleyecekseniz 48 saat içinde işlemlere başlamanız gerekiyor. Buzdolabında muhafaza edilebileceği gibi daha sonra yapılmak üzere 6 ay boyunca derin dondurucuda da saklanılabiliyor.

9 ay boyunca bebeğin büyüdüğü bu keseciğin doğum sonrasında anne sağlığına iyi geldiğine dair birçok söylem var. Plasenta kapsülünün doğum sonrası depresyonunu azalttığı, enerji ve doping kaynağı olduğu, anne sütünü arttırıcı, loğusa kanamalarını azaltıcı, kandaki demir azlığını giderici, doğum sonrası yaşanan insomnia ya da uyku problemlerini çözdüğü söylenenler arasında. Plasentayla ilgili tüm bu söylenenlerin kanıtlanmış bir geçerliliği henüz yok. Fakat plasentanın duyumsal nimetlerinden faydalanmak isteyen anne sayısı gün geçtikçe artıyor…

Doğum sonrasında plasenta yemek isterseniz ne yapmanız gerekli?

Plasentayı kapsül haline getirmek için eğitim almak birincil şartlar arasında… Tüm çalışma sterilize bir ortam içinde gerçekleşiyor. Elçin Hanım plasenta kapsülünü müşterilerinin evinde yapıyor. Etrafı sterilze ettikten sonra işlemlere başlıyor. 24 saat kadar sürecek kapsülleme işleminin 14-16 saati dehyrate etme işlemine ayrılıyor. Su ile temizlenen ve ardından kordon iplerinden ayrıştırılan plasenta için başlangıçta buharda pişirme tekniği uygulanıyor. Daha sonra ince ince kesilerek gıda kurutucusuna konuluyor. Kurutma işlemi bittikten sonra blender ya da kahve öğütücüsünden geçirilip kapsülleme işlemine başlanıyor. Dilenirse kapsüllerin içine çeşitli bitkiler konulabiliyor ancak bunu çok iyi araştırmak gerekli. Hemen kullanılacaksa buzdolabında daha sonra kullanılacaksa dondurucuda saklanması gerekiyor.

Plasenta yemenin çeşitli yöntemleri de var. Hatta yurtdışında plasenta piknikleri, plasenta partileri düzenleniyor. Sırf plasentayı pişirmesi için tutulan özel şefler bile mevcut… Dilerseniz iyice temizlenen plasentayı peynirli pizzanızın üstünde yiyebilir ya da pembeleştirilmiş soğanlarla birlikte kavuracağınız bir et yemeği olarak tüketebilirsiniz. Altı gün boyunca dinlendirilmiş plasentayı soğan ve sarımsakla kavurup makarna sosuna dahil ederek tüketenler de var... Plasentayı pişirip yiyenlere göre tadı; karaciğer ve dana eti tadı arasında…

Türkiye’deki anneler ise plasenta yeme konusuna iki farklı açıdan bakıyor. Bir kısmı merak ederken diğer bir kısmı tuhaf buluyor. Kendi plasentasını yemiş ve koruma, muhafaza etme yöntemlerini öğrenmiş anneler de bulunmakta. Doğum öncesi görüştükleri doktorlarına özel olarak plasentayı istediklerini belirtiyorlar. Doğum sonrasında iyi bir şekilde muhafaza edilmiş bir şekilde eve getiriliyor. Buharda pişirme ya da kurutma yöntemiyle tüketilebiliyor.