Evleneceğim diye mesaj attı...
Merhabalar,
Her şey 2015 yılında başladı. Uluslararası bir toplantı için gelecek katılımcıları karşılamak için görevliydim. Siyah bir valizi taşımaya çalışan, zarif, siyah elbiseli, uzun saçları ve boncuk boncuk gözleri olan o kadın! Azerbaycan’dan geliyordu. Yanıma geldi ve gülümsedi. Gamzesini ilk o zaman farkettim. Eşyalarını araca yükledik, ertesi gün başlayacak olan toplantının olacağı otele gittik. O günlük vedalaştık. Bir şekilde geldiği günün doğum günü olduğunu öğrendim ve o akşam Whatsapp’tan doğum günü mesajı attım. Her şey böyle başladı. Verilecek olan eğitim süresi uzundu ve İstanbul’da da devam edecekti. Birkaç konuda yardımcı olduğum için muhabbete başladık. Aradan geçen süreçte muhabbetimiz ilerledi ve yakınlaşmaya başladık. 20’li yaşlarında evlendiğini, boşandığını ve küçük bir çocuğu olduğu anlattı. Ben de evlenip boşanmıştım, çocuğum yoktu. İlk defa aşık olduğunu ve böyle hissettiğini anlattı. Yavaş yavaş zaman tükeniyor fakat bu süre zarfında bağlanmaya başlıyorduk. Çok mütevazi, çok tatlı, hanım hanım bir duruşu vardı ve sayılı gün bitti. Vedalaşma zamanı geldi ama bitmiyordu sevgimiz ya da ben kendimi çok kaptırmıştım. 1 yıl kadar görüştük, sevgiliydik, evlenmeyi düşünüyorduk. Ama bir sorun vardı: Ben mi Azerbaycan’a gideceğim, o mu Türkiye’ye gelecek?
Geçen yaz, çocuğu ve kardeşleriyle birlikte Türkiye’ye geldi. 1 hafta kadar beraberdik. Tekrar döndü Azerbaycan’a. Saatlerce telefon görüşmeleri, yazışmalar yetmiyordu. Aradaki mesafe yüzünden zorlanıyorduk. Karşılıklı kıskançlıklar, tartışmalar başladı. Annesi ile birkaç kere telefonda görüştüm, beni Azerbaycan’a davet etti. Bir süre sonra babasının annesini yıllarca aldattığını öğrendiler. Bu süre zarfında hep yanında olmaya, ona güç vermeye çalıştım. Ayrıca ailesi Azerbaycan’da geçen aylarda olan devalüasyondan büyük maddi zarar görmüş ve bu durum iyice onları çıkmaza sokmuştu. Günlerimiz bir barışık, bir dargın geçiyordu artık. Bir ya da iki hafta geçen tripleşme sürecimizde ayrılıktan bahseder olmuştum. Her seferinde bırakamayız birbirimizi diyen, her seferinde alttan alan o oluyordu. Kötü gidişat başladı. 2016’da, ne oldu, nasıl oldu bilmiyorum evleneceğim diye mesaj attı, kendisinden yaşça büyük olan akrabası bir adamla evlendireceklerini söyledi. Beni asla unutmayacağını, daima seveceğini, gönlünün ruhunun bana ait olduğu söyledi. Daha sonra ara ara mesaj attı ve 2016 sonunda evlendi. Onu unutmamı, beni haketmediğini belirten onlarca mesaj attı. Yıkılmıştım. Doğum günüm 18 Ocak'tı. 11 Aralık’tan sonra ilk mesajı o gün attı ve her şeyi bırakıp geleceğini söyledi. Beni unutmadığını ve bu Ağustos’ta geleceğini söylüyor. Ne yapmam lazım? Nasıl bir yol izlemeliyim? Unutamıyorum, her gün sosyal medya hesaplarına bakıp duruyorum, kendimi durduramıyorum. Geçen 6-7 ayda hep ilk mesajı atan o oldu ve ayrılamadık. Gerçekten sevmiş midir? Seven insan durum ve şartlar ne olursa olsunevlenir mi başkası ile? Mesaj atmasının ve benim için 1 haftalığına gelmesinin nedeni nedir sizce?
Yeşim Tijen’in cevabı:
“Gün gelir yaşanan tüm acıları unutursunuz. Unutamadığınız tek şey isteyip de yaşayamadıklarınızdır.”
Bazen yolları aydınlatan ışıklar cılızdır, ama insan kendine ve karşısındakine inanır. Güvenirse o cılız ışıkta bile yoluna devam eder. Geç de olsa varabilmeyi, sonucu görebilmeyi göze alır, almalıdır da. Sevgi denilen duygu, göze almayı gerektirir. Laf olsun diye değil gerçekten sevenlerin yaptığı bir şeydir göze almak. Siz de gerçekten sevdiyseniz pişmanlık duymamak adına bu şansı ona vermelisiniz. Yoksa aklınızda kalacak ve keşke diyeceksiniz. Geçmişin telafisi olmadığının bilinciyle onu bekleyin. Bir sevgi için elinizden geleni yapmak demek o sevginin yükünü artık sizin taşımayacağınız anlamına gelir. Zihninizdeki soru işaretlerinin cevabını ancak ona verdiğiniz bu şansla alabilirsiniz. O zaman, ilişkiniz devam etmese bile özgürleşirsiniz. Geçmişle hesabınız kalmaz, arkanıza bakmazsınız ve biterse eğer daha az acı çekersiniz ama o onun için geçerli olmaz.
Sizi sevip, sevmemesi ile ilgili kuşkularınıza gelince; ben sevmiş olduğunu düşünüyorum. Yaşadıklarını tam bilemiyoruz. Ailesiyle ilgili konular, maddi sıkıntılara düşmeleri bunların hepsi etkilemiş olabilir. Belki bütün bunların etkisiyle cesaret edemedi ama şimdi etmek istiyor. Mühim olan da bu. Neden sizi severken başkasıyla evlendi? İnsan birini severken başkasıyla evlenir mi? Haklısınız ama bazen bu olabiliyor. Şartlar bunu gerektiriyor. Fakat sonra yeniden sizi aradı,hep aradı. Ayrılırken bile sevgisini defalarca anlattı ve irtibatını hiç kesmedi. İşte sizden vazgeçememiş, sevginiz galip gelmiş. Bütün gerçekleri gelince açığa yine o kavuşturacak. Aklınızdaki soruların cevaplarını alacaksınız, biraz daha sabredin. Yalnız onun gelmesi yetmez, siz de gidip onu oradaki yaşantısını görmelisiniz. Kendi çevresinde onu daha iyi gözlemleyebilirsiniz.
Onu hanım hanımcık diyerek anlatmışsınız.H anım hanımcık kadınlar rol yapmazlar, yapamazlar. Bütününde vardır hanımlık… İnsanın dışı genelde içinin yansımasıdır. Erkekler bunu çok iyi anlar. Sizin onda bu gerçeği gördüğünüzü düşünüyorum. Korkmayın ve Ağustos'u bekleyin. Dilerim mutlu olursunuz. En kötü ihtimalle artık ruhen özgür olursunuz.
Sevgiler…
YORUMLAR