TEOG gitti muaidili LGS geldi
Ortaögretim 8. sınf öğrencileri bu yıl Liseye Geçiş Sınavı adı verilen LGS’ye girecekler
Sınav, 1 Haziran 2019 tarihinde Türkiye genelinde yapılacak
Hatırlayacaksınız; bu sınavdan önce çocuklar, TEOG adı verilen bir sınava giriyorlardı
Ancak; sınavın amacı, içeriği, öğrencilerin strese girdiği eleştirileri dillenince
'TEOG rafa kaldırıldı' açıklaması yapıldı
TEOG yoktu artık hayatımızda
Öğrenciler, ebeveynler tam derin derin bir nefes alı-yor-ken;
tahmin ettiğim üzere bu defa TEOG muadili yeni bir sınav yeni ismiyle girdi hayatlara.
Sınavın yeni adı LGS olacaktı.
TEOG gitmişti, ama bu defa farklı bir isimle LGS girmişti hayatlara
Sınavın adı kısaca açılımı Liseye Geçiş Sınavı.
Sözel ve sayısal olmak üzere iki bölüm halinde. Sözel 50, sayısal 80 sorudan oluşuyor
Ortalama 3 saat sürüyor.
Sınav tek başına bir 'ölçüt' olmamalı
Soruyorum 3 saatlik bir sınav bu yaştaki bir çocuk nasıl bi ölçüt olabilir
Elbette bir başarı ölçütü için sınavlar olmalı
Ancak bir ölçüt yalnızca sınav olmamalı, yetenekleri, yıl içinde derslerde gösteri başarı, ilgi, v.s dikkate alınmalı
İsmi dışında değişen nedir?
TEOG gitti, LGS geldi
Soruyorum, TOG kalktı peki LGS nedir? İsmi dışında değişen nedir?
döngü aynen tekrar ediyor.
Üstelik; bu çocuklar üstelik en hassas dönemlerinde; ergenlik döneminde bu sınav için daha da strese giriyorlar
Yazık bu çocuklara
Şimdi okullarda, evlerde LGS telaşı var
Çocuklar, birer yarış atış gibi sınava hazırlanıyorlar yeniden
Sınıfta öğretmen: “Bu soruya dikkat edin çocuklar! Çok çok önemli. Geçen yıl da benzer bir soru vardı, bu yıl LGS'de çıkabilir.” diyor
Bazı anne ve babalar da aynı tutum içinde.
Hatta bazı ebeyvnler akışa kaptırmış çocuğa daha fazla yükleniyor.
Ev demek LGS demekti onlar için
Çocuğuna; “Sinema, tiyatro, arkadaş gezmelerinin zamanı değil. Hadi evladım! Sana güveniyorum şu testi de çöz, sonra uyu.”
“Aman çocuğum çok çalış, alabileceğin en yüksek puanı al, en iyi Anadolu Lisesi’ni kazan. Bak yemedik içmedik, seni okula gönderdik, özel ders aldırdık, etüt merkezine gönderdik…”
Öğrenciler, 'mutsuz' itiraz ede-mi-yor.
Öğrenciler, kaygılı, mutsuz ve itiraz edemiyorlar
Öğretmenlerinin, annelerinin, eğitim sistemin kendilerinden istediği gibi LSG'leyle kalkıyorlar, gece-gündüz, hafta sonu LGS'ye büyüyorlar, LGS'ye kalkıyorlar.
Minicik bedenlerine yüklenmiş büyük beklentilerin altına eziliyorlar
Çocukluklarını, girdiklerini ergenlik bilmecesini de ötelemek zorundalar hayatlarında
Gökyüzüne bakmayı unuttular,
Sinemaya, tiyatroya gitmek yerine hafta sonları etüt merkezlerine gittiler, hatta özel dersler aldılar.
Bazı ebeyvenler çocuğundan daha hırslı.
Onları anlayamıyorum.
Çocuğunu adeta bir yarış atı daha hızlı koşmasını istiyor. Tam da sistemin istediği gibi.
Benim gibi düşünen ebeveynler ise; bu 'yarış' mantığına karşı
Fakat çaresiz.
Çocuğunun eğitim hakkının elinden alınmaması için sınava girmesini, öncesinde kurs v.s destek almasına hayır diyemez durumda.
3 saatlik bir sınavla hayatları değişmeli mi?
İşte o nedenle diyorum ki, ortalama 3 saatlik bir sınav 'tek başına' bir ölçüt olamaz. Çocuğun, ilgisi, yeteneği, yıl içinde başarısı, katılım motivasyonu, dahil olduğu projeleri de bir kompleks içinde değerlendirilmeli. İşte o nedenle; yalnızca "3 saatlik" bir maratonla kaderlerini değiştirmesini istemek haksızlık. İşte o nedenle; bir ses lütfen… Bu çocukların ve benim gibi düşünen itirazlara kulak verecek kimse yok mu? Bu konuda yazmaya devam edeceğim.
İyi dileklerimle...
YORUMLAR