Kocam kadın oluyor
28 Şubat 2016'da gerçekleşecek olan Academy Awards öncesi aday filmleri izleme maratonuna girdim söylemesi ayıp. Gönlüm gece yatmadan önce youtube'a girip "paramparça 53. bölüm özetsiz" yazmak istese de, her güne bir aday film izlemeye çalışıyorum. Etrafımdakileri de buna zorluyorum.
Oscar adayı tüm filmler biraz balon gibi gelse de, geçen sene aynı maratona girmek istemiş, ex'imin "Kolpaçino'dan başka film izlemem ben" atarı ile hevesim kursağımda kalmıştı. Bir nevi bekarlığı kutlama seremonisi benim için bu filmleri ardı ardına izlemek...
Dün geceki filmim 4 dalda Oscar adayı olan "The Danish Girl"dü...
Danimarkalı ressam bir çift var ve olaylar gelişiyor... Filmle ilgili spoiler vermeden nasıl bahsedeceğim bilmiyorum ama en kaba ve öküzce tabirle söyleyebilirim ki; adam kadın oluyor. En büyük destekçisi ise karısı..
Başlarda kendisine, yaptığı resimlerde ilham olduğu için bu duruma ses çıkarmayan hatun, sonralarda adamın erkek bedeninde çektiği acıyı görüp, onun kadın olma yolculuğunda en sadık dostu oluyor....
Filmin kostümleri, geçen mekanlar, oyunculuklar efsane. Mutlaka izlemenizi tavsiye ederim. Bunların dışında, konusu ile bir takım derin düşüncelere sürüklüyor insanı…
Her ne kadar halis muhlis bir Türk kızı olsam da, ilişkilerini "godoş" denilecek bir rahatlıkta, "amaan ne yaparsa yapsın" pervasızlığında yaşayan biri olarak bu durum beni biraz aştı açıkçası..
Evlendin, koca buldun, adamın kadın olması kaldı diyecek olabilirsiniz ama "ben olsam ne yapardım?" sorusu eşliğinde izliyorum, yapıyorum, dinliyorum birçok şeyi. Golden Globes'a giderken ne giyerdim sorumun cevabı da belli, en yakın arkadaşımın cenazesinde giyeceğim kıyafet de.. O yüzden canım kocamın kadın olması durumunda ne yapardım iki gündür buna kafa yoruyorum...
Öncelikle adamın içinde böyle birşey olduğunu nasıl anlamadım diye kendi kendime hayıflanırdım herhalde... Karşı taraf bir noktadan sonra kabul edip dışarı vursa da bu durumu, aslında çok içten gelen, kendilerini uzun süre baskı altında tuttukları bir durum olduğunun farkındayız…
Olay sadece cinsiyet değiştirmek gibi büyük bir adım da değil. Daha eşcinsel olduğunu kabullenemeyip, hayatı hem kendisine, hem etrafındakilere zehir eden en az 10 kişi ben tanıyorum birebir... Bunlar bir kendileriyle yüzleşseler, hem kendileri için hem de çevresindekiler için cennet gibi bir yer olacak dünya...
Aslında çok uzağa gitmeye gerek yok, olimpik atlet Bruce Jenner geçtiğimiz yıl tüm dünyanın gözü önünde cinsiyet değiştirerek Caitlyn Jenner'a dönüştü... Bu yolda ise en büyük destekçisi ailesiydi. Ailenin her bir ferdi -bir süre sonra eski karısı bile- bu konudaki her adımında yanındaydı...
Sanırım bu tip kendini bulma, cinsel kimlik kargaşası gibi konularda en önemli olay destek, destek, destek..
Kendi saçma dertlerimize kapılıp, hayatlarımızı dünyanın en önemli şeyi gibi görmeden önce etrafımızda bu tip sorunlar yaşayan insanlar olup olmadığını, varsa da elimizden gelen tüm imkanlarla destek olmayı öneriyorum.
İçlerinde yaşadıkları sorunlar yeterince fazla iken, bir de biz düşüncesizlik etmeyelim..
Kocanız kadın olmasa da, arkadaşınız hissettiği duygular yüzünden kendine zarar verme noktasında olabilir.
Bir düşünün derim…
YORUMLAR