#İnternetYokkenBen

İnternet teknik olarak 30 yıldır insanların hizmetinde olsa da, evlere girmesine imkan tanıyan dünya çapında ağ birliği, yani ‘www’ bugün neredeyse 25 yaşında! İnternete ilk ne zaman girdiğinizi hatırlıyor musunuz? İlk cep telefonunuzu ne zaman aldığınızı? Telefonunuzu sms’ler dışında başka bir şey için kullanıyor muydunuz? İnternet yokken neleri farklı yapıyorduk, aklımıza gelenleri sıraladık.


* Cep telefonunu konuşmak sadece konuşmak için kullanıyordun, üstelik tuğla kadardı.

* Kahvaltıda içtiğin kahvenin fotoğrafını arkadaşlarına göstermek istiyorsan bir kaç gün, hatta 36’lık film bitene kadar bekliyordun. Evet gidip bastırman gerekiyordu. Ki o zamanlar içtiğin kahveyi başkasına göstermek gibi bir arzun da yoktu muhtemelen :)


* Gün içinde karşılaştığın kediler, köpekler o kadar da ilginç gelmiyordu, fotoğrafını çekecek kadar değil yani!.. Hem film denen şey çok ucuz değildi ve her önüne geleni çekmeye yetecek kadar film alacak kadar zengin değildik hiçbirimiz.

* Çektiğin fotoğrafları basılana kadar göremiyordun! Dükkandan çıkar çıkmaz zarftan çıkarıp bakmaya başlıyor ve bir tanesinde gözün kapalı ise kahroluyordun.

* Yoldaysan trafiğin fotoğrafını çekip koymak falan yoktu. Sıkışık bir trafik fotoğrafı kimsenin dönüp bakacağı bir şey değildi!

* ‘Asla çocuk yapmam' dediğin günlerdi, çocuğunun kakasının fotoğrafını çekip gecenin bir vakti doktoruna göndereceğin aklının ucuna gelmezdi.

* Çocuğunun öğretmenini, randevu aldığın doktoru, komşunun sürekli bahsettiği arkadaşını yalnızca yüz yüze karşılaştığında tanıyordun; internetten bakıp dün gece kiminle yemek yediğini, sevgilisine 'Aşkitom' deyip demediğini bilmiyordun.

* Okuldayken yüzüne bakmadığın, varlığını bilmediğin sınıf arkadaşının fotoğrafına 'Burcucum çok güzel çıkmışsıııııııın!' diye yorum yapacağını kim bilirdi.

* Yeni çıkan bir albüm için yerinden kalkıp müzik markete gitmen gerekiyordu. gerçekten de gidip cd/kaset alıyordun.

* Acıktığında ev arkadaşlarınla 'Makarna pişirme sırası kimde?' tartışmasına giriyordun.

* Arkadaşlarınla buluşacağın zaman ev telefonundan yeri ve saati konuşuyordun, o kadar.

* İçtiğin kahve için yorum yazmak için garsondan kalem istemen gerekiyordu.

* Bir şey almak istediğinde, gidip-alıp-geliyordun. 26 siteden araştırıp, 60 küsur kullanıcı yorumu okuma lüksün yoktu.

* Bir marka/ürün hakkında şikayetin varsa ya gazeteye yazı yazardın, muhtemelen asla yayınlanmazdı. Tek cümle yazarak bir markanın ipliğini pazara çıkarabileceğin günler değildi.

* Özel günlerde kağıt-kalem kullanarak kart yazardın. Adres defterinden tanıdıklarını topluca seçip, bir tuşla tek kutlama yazmak falan yoktu.

* Arkadaşlarını girdiğin ortamlardan ediniyordun. Hiç görmediğin insanlarla yazışarak tanışma, anlaşma, samimi olma ihtimalin yoktu. Oturduğun semtin, hatta şehrin, hatta ülkenin çok uzaklarından insanlarla arkadaş olman mümkün değildi.

* Bir Whatsapp grubun bile yoktu!

* Daha çok kitap okuyordun!

* Blog, tweet değil günlük yazıyordun. Defterinin anahtarı bile vardı!

* Senin aklına gelenler neler, paylaşır mısın? #İnternetYokkenBen


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • misafir ptt diye bir şey vardı, mektup göndermek için sıra beklemek vardı. doğan kardeş dergisine hep mektup gönderirdim. bademlebuduk
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.