Farkında olmadan her gün plastik tüketiyor olabilir misiniz?
Sonda söyleyeceğimi baştan belirtmek istiyorum: ne yazık ki evet. Gerçekten de farkında olmadan plastik tüketiyoruz. Yemeğimizde, suyumuzda olan mikroplastikler araştırmalara göre haftada 1 kredi kartına denk geliyor. Peki mikroplastik dediğimiz aslında ne?
Mikroplastik konusuna bakarken bir yandan da mikro boncuk ve mikrofiber kavramlarına bakalım.
Öncelikle mikroplastik boyutları 5 mm’den küçük olan plastik demek. Farklı şekillerde oluşabiliyor. Oluşum şekillerine göre bakacak olursak:
Birincil mikroplastikler; kozmetik, temizlik malzemeleri, tekstil ve plastik üretiminde kullanılmak üzere üretilmiş mikro boncuklar, mikrofiberler ve plastik peletler.
“Peki bir kozmetik / temizlik vs ürününde mikroplastik olup olmadığını öğrenmenin bir yolu var mı?” diye sorarsanız size bir uygulama önerim de var. Beat the Micro Bead uygulamasıyla bunu kontrol edebilirsiniz.
Şunu duymak beni çok şaşırtmıştı: Mikro boncuk içeren ürünler sadece bir kullanımda 100 bin boncuk ortaya çıkarıyor!
Sentetik kıyafetler kullanım ve yıkanmada görülmeyen mikrofiberler bırakırlar. 40 C'de yıkanan her bir gram kumaşın 700-4000 arasında mikrofiber bırakıyor.
İkincil mikroplastikler büyük plastik parçaların aşınması ile ortaya çıkar. Poşetler, kasalar, ağlar gibi okyanuslarda ve karada biriken plastik çöplükleri ultraviyole ışınlar ve dalgalarla mikroplastiklere ayrışır ve mikroplastiklerin sayısı anbean artmaktadır.
Mikro plastiklerle ilgili genel sorun gözle görmesi zor bu taneciklerin lavabolardan doğruca atık sulara ve denizlerimize karışması ve sularımızın ‘Plastik Çorbası’ haline gelmesine neden olmaları. Bu yıl itibariyle 51 trilyon kadar mikroplastik sularımıza karışmış durumda ve sonucunda da suda yaşayan canlılar için bu parçaları yutmak işten bile değil.
Uppsala Üniversitesinden bir grup araştırmacı yaptıkları bir araştırmada mikro boncukların tatlı su levreklerinin üzerindeki etkisini gözlemlediler. Çok yüksek miktarda mikroplastik içeren bir ekosistemde doğan balıklar hayvansal plankton gibi gerçek besinler yerine plastik parçalarını yemeyi tercih etti ve bazı anormal davranışlar sergiledi. Örnek olarak avcıların kokusunu alma becerileri olumsuz etkilendi ve kolay bir av haline geldi.
Bu bize şunu da hatırlatmalı: Deniz canlılarının vücutlarına aldıkları plastikler besin zincirinde bir üst basamağa aktarılmaya devam eder, en nihayetinde bizim soframıza gelirler. Henüz tek başlarına insan sağlığı üzerindeki etkileri hakkında henüz yeterli bilimsel çalışma bulunmuyor ancak yüksek oranda emici olmaları nedeniyle ağır metaller, hormon sistemini bozan kimyasallar ve böcek ilaçları gibi dirençli kirleticileri üzerlerine çektikleri tahmin ediliyor. Bu yüzden doğum kusurları, bilişsel gelişim bozuklukları ve kanser gibi sağlık problemlerine yol açması ise olasılıklar arasında.
Fark edeceğiniz üzere bazılarını engellemek elimizde iken bazı konular bizim kontrolümüz dışında. Peki siz, kullandığınız ürünlerde mikro plastik konusuna dikkat ediyor musunuz?
YORUMLAR