Ayrılık konuşması

Bazen ilişkiler biter. Değersiz hissederiz ve biter. Bir türlü anlaşılmadığımızı düşünürüz ve biter. Sevilmediğimizi hissederiz ve biter. Bir şeyler bir türlü değişmez ve biter. Eza görürüz ve biter. Biz değişiriz ve biter. O değişir ve biter. Onu değil, ona yüklediğimiz anlamları seçtiğimizi anlarız ve biter. Onunla değil, bize sağladığı imkânlarla beraber olduğumuzu kendimize itiraf ederiz ve biter. Bizi değil, bize yüklediği anlamları seçtiği için biter. Bizimle değil, ona sağladığımız imkânlarla beraber olduğunu itiraf eder ve biter. Sevgi biter ve ilişki biter.


Bazen ilişkiler biter. İstemesek de ayrılığı kabul ederiz, yasını tutarız ve sonra yenileniriz.


İlişkilerimiz bize içinden geçtiğimiz dönem, bulunduğumuz ruh hali, karakterimiz ile ilgili bir şeyler anlatır. Fakat kim olduğumuzu esas anlatan ayrılma şeklimizdir.


Kaç ilişkimiz oldu? Hangi ilişkimiz nasıl bitti? Ayrılma kararını nasıl aldık? Bu kararı alırken nasıl hissettik? Nasıl açıklamayı planladık? Gitmek istediğimizi ona nasıl söyledik? O ne yaptı, ne dedi? Hali tavrı nasıldı? Ya da ayrılma kararını o bize nasıl bildirdi? Onu dinlerken nasıl hissettik? Şaşırdık mı, yoksa bekliyor muyduk? Ne yaptık, ne dedik? Halimiz tavrımız nasıldı?


Ayrılık biçimimiz bize kim olduğumuzu söyler. Ayrılık kararını almakla bildirmek arasında olanlar, olanlara karşı tavrımız karakterimizi ortaya koyar.


İlişkiyi bitirme isteğimizin gerçek sebebini kendimize dürüstçe söyledik mi, yoksa bırakıp kaçmak için bahaneler mi aradık? Gitmek istediğimizi söylerken kendimizi zafer kazanmış gibi mi hissettik? Ya da o artık gitmek istediğini bize bildirirken nasıl bir tavır sergiledik?


Bağırıp çağırmaya, onu suçlamaya mı başladık? Hakaretler mi sıraladık? Tehditler mi yağdırdık? Elimize geçeni duvarlara, yerlere mi çarptık? Daha da ileri gidip ona vurup tükürdük mü? Eşyalarını pencereden mi fırlattık? Ya bütün bunları o yaptıysa, aynı biçimde mi karşılık verdik? Sonra da bunları yakınlarımıza anlatıp güldük, takdir mi bekledik?


Ayrılık biçimimiz bize kim olduğumuzu söyler. Suçluyorsak, kendimizi aklama çabası içindeyizdir. İlişkiyi çıkmaza sokan koşullarla ilgili hiçbir sorumluluk üstlenmek istemediğimizi anlatır. İçimizdeki şiddete mani olmuyorsak, beklentilerimizin karşılanmamasının hayal kırıklığından ve biriktirdiğimiz öfkedendir. Yaptıklarımızı memnuniyetle anlatıyorsak, çirkinliğimizdendir.


Halbuki bir ilişkiyi gürültüsüz bitirmenin yolları var. Etrafa zarar vermemek, kimseyi kendine güldürmemek için değil, kendimiz için. Sonraki ilişkimizi huzur içinde sürdürebilmemiz için.


Ortada derin bir husumet yoksa, yollarımızı ayırdığımız kişi ile mutsuzluk, tatminsizlik sebeplerimizi konuşabiliriz. En azından bunu deneyebiliriz. “Sen ... yaptın” diyerek değil, “Ben ... hissediyorum” diyerek. İlki suçlamak, ikincisi sorumluluğu en azından paylaşmak. Bu bize, bir daha tekrarlamak istemeyeceğimiz hatalarımızı görme fırsatı verir. Ve karşımızdakine nasıl hissettirdiğimizi anlamamızı sağlar. İlişkinin diğer ucuna, tek taraflı konuşarak değil, karşılıklı konuşarak ayrılmak, en azından denemek bir seçimdir.


İlişkilerimizi nasıl bitiriyoruz? Ömrümüzün bir dönemini paylaştığımız kişiden nasıl ayrılıyoruz? Ayrılırken ona neler söylüyoruz, diliyoruz? Ayrılırken ne yapıyorsak oyuz.

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Bir iliskinin bitiminde hicbir konusma yapilmamasinin uzuntusu icindeyim ama cesareti olmayan insani istemedigiminde farkina sebep.olmadsi bakimindan bakarak yenilenmeye calisaiyirum keske biyle olmasaydi
    CEVAPLA
  • Misafir Tamda karsimdaki kisiye ayrilmak istedigimi soylemek istedigim zamanda yazinizi okudum.Kirmadan incitmeden dostane sekilde ayrilmak en guzeli ama o nasil karsilar bilmiyorum.Sevgiler
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.