Kadın kadına

İster kuaför kalabalığında biraz kikirdemek olsun, ister evde bir demlik çay eşliğinde uzun uzun sohbetler… kadın kadına olmak her daim güzel.


Sohbetin konusu da önemli değil galiba, yemek tarifleri de olur, evlilik-ilişki deneyimleri de; feminizm de olur memleket meseleleri de. Başka türlü bir sosyalleşme hali bu çünkü, pek sosyal yaratıklardan olan insan olmaktan ziyade, kadın olmakla alakalı. Her cinsin kendi cinsinden başkasına diyemeyeceği yüzlerce ifadesi vardır, kadınların da öyle. Kimi erkekler zannediyor ki erkeğe söylenmeyecek şeylerle dolu bu sohbetler… Belki öyle. Belki de sadece hemcinsin yanında yayılabilen bir enerjinin ortalığı sarmasıyla meydana çıkan bir konuşma hali. Konuşmasa da, durma hali. Bazen kalkıp oynama, bazen ağlamaktan konuşamama hali.


Ne zaman çok uzak kalsam bu halden – malum, arkadaşlar başka şehirde, ev bark başka şehirde olunca pek sık uzak kalıyorum - eksikliğini rahatlıkla hissedebiliyorum. Daha doğrusu, o hale bir şekilde yeniden kavuştuğumda diyorum ki “evet! İşte buymuş! Ne zamandır içimdeki sıkıntı meğer kadın enerjisi eksikliğiymiş!”


Kadın kadına bir iki kahkaha alıveriyor hemen tozumu. Pırıl pırıl olabiliyorum yeniden.


Bu tip enerji eksiklikleri insanda ne üretme şevki bırakıyor, ne tüketme zevki. Hem maddi hem manevi. Hayatın bütün o koşturmacası, ıvırı zıvırı, derdi sevinci, paylaşamayınca neredeyse yarıya iniyor hemen. Heyecan azalıyor. Bana her seferinde “Ne garipmiş bu sosyal varlık olma işi arkadaş!” dedirtiyor. Ne yani, anlatmayacaksam ne zevki var, öyle mi? O da değil ki! Sevmem hayatımızda ne oldu ne bitti durum raporu verelim birbirimize.


Ama paylaşmak başka türlü bir şey işte. Kadın kadına olanı daha başka. Beraber tüm gece kıkır kıkır sallanıp, içli içli uluyup da yükünün yüzde kırkının buharlaşabildiğini iddia edecek en az on kadın tanıyorum!


O deli kına geceleri, börekli pastalı altın günleri nasıl korudu kendini bu zamana kadar? Neden bayılıyor bu kadınlar birinin bebeği yıkanacağı zaman eve doluşmaya? “Kötüyüm, gelin” diye mesaj saldığında gelecek, gelmekle de kalmayıp saçını tarayacak, çamaşırlarını yıkayıp asacak ve buzdolabını yemekle dolduracak birkaç kadın tanıyorsa eğer biri, dünyanın en şanslı insanlarından biridir, haberi olsun!


Ben de o şanslı kadınlardan biriyim. Gerek aralarında büyüdüğüm kadınlar, gerekse yolda bulup cebime attığım, hayatımın en güzel köşelerinde oturup örgülerini ören kadınlar olsun; her biri kıymetli birer acil çıkış kapısı benim için.


Kadın kadına olmanın keyfini ve büyüsünü yeniden hatırladığım bu haftanın yazısı tüm pijamalı kikirdekler, mezdekeciler, konuşmaktan uyuyamayanlar, bir çorba yapmaya mutfağa girip üç tepsi hamur işiyle çıkanlar, birbirlerinin hiç tanımadıkları eski sevgililerine çok ama çok sinir olanlar ve hazırladıkları nefis sofraya bakıp kendilerine methiyeler düzen şahane kadınlara olsun. Her birine selam olsun. Enerjileri hiçbir kadının hayatından zerre eksilmesin, büyüleri daim olsun!

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.