Sevgi ve adalet ile seçim yapmak. Burada ki karşı çıkış aslında yine özünde yaratana duyduğu inanç ve sevgi ile oluyor. O’nu anlayarak inanmak ile körü körüne inanmak arasında fark… İşte bu fark seçimlerimize yansıyor kaderimizi şekillendiriyor.
Bir babanın, bir annenin asıl hayat amaçları, evlatlarını olduğu gibi sevmek olabilir mi? Eğer bu bir sınavsa, kendinize şunu da sorun: Bu kimin sınavı? Kafanızı kuma gömerek bir şeyi halledemezsiniz. Kime ne oluyorsa, bize de oluyor.
Neden direkt yaratandan istemiyoruz ki? İsterken neden hayrı, güzeli dilemiyoruz ki? Zaten O duyar duamızı ve meleklerine, “Gidiniz, gereğini yapınız" demez mi?
Her şey yaşamın bu dünyadan, bu bedenden ibaret olmadığını anlamaktan ibaret… Yaratana karşı duyduğun sevgide, inançta istikrarı korumak... İşte bu teslimiyet ve güvendir.
İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.