Tarih 14 Şubat 2014... Londra Moda Haftası, Bora Aksu defilesi... Mankenler, fonda Türk filmi tadında “İçin için Yanıyor, Yanıyor Bu Gönlüm” şarkısıyla yürüyor... 1950’lerin kalem etekleri, uzun kloş elbiseleri deri yorumlarıyla podyumda... Bir de çok severek okuduğum İzmir Kız Lisesi orada! Bora Aksu 2014-2015 Sonbahar-Kış koleksiyonunun temasını annesinin mezun olduğu İzmir Kız Lisesi’ndeki öğrencilik yılları olarak belirlemiş. 50’li yıllarda yatılı okuyan annesinin döneminde formalar lacivertmiş, bizim belimize kadar uzatıp açık bıraktığımız saçlar ise o zamanlar ya 3 boğum örgülü olacak ya da çok kısacık kesilmek zorunda. Annesi az çekmemiş saç uzatacağım diye... Aksu’nun koleksiyonunda beyaz yakalar, örülüp başa dolanmış saçlar ve natürel makyaj, koleksiyonun temasını ele veren en önemli ipuçları. En ilginç detaysa öğrencilerin kışın soğuk yatakhanelerde ayaklarını üşütmemek için giydiği yün patikler... Evet yanlış duymadınız, modellerin hepsinin ayağında patikler vardı. Üstelik ince şeritli ayakkabıların içine giymişlerdi patikleri. Hiç de fena görünmüyordu doğrusu. Koleksiyonun geri kalanıysa Aksu’nun yaratıcılığı...

Naif ama asi

Bu sezon da tasarımcıyı Deri Tanıtım Grubu destekliyor. O yüzden elini korkak alıştırmamış ve Allah ne verdiyse deriyi kullanmış... Karşıdan baktığınızdaysa deri gibi durmuyor. Dantellere, örgü kumaşlara itiraz etmeden eşlik ediyor ancak o naifliğin yanında liseli bir kızın asi tavrı

da gizli elbette. “Derinin ilginç özellikleri var, belli bir döneme ait değil, çok evrensel ya da futuristik olabiliyor. Kendi içinde asi aynı zamanda asil olabiliyor” diyor Bora Aksu. Yünlü deriden kırmızı etek işte tam böyle bir parça, hem asi hem de asil... Salonda pek çok kişinin gözü bu etekte kaldı zira... Aksu’nun koleksiyonuna bakarak önümüzdeki kış, kalem ve uzun bol eteklerle kısa üstlerin yılı olacağını söyleyebiliriz. Tabii deri de baş tacı...

Zeynep Tosun: 'Başarı rakiplerimle yan yana asılmak'

Deri Tanıtım Grubu’nun Londra Moda Haftası’nda desteklediği tasarımcılardan biri de Zeynep Tosun. Deri tanıtım grubuyla ilk defilesi ancak Londra Moda Haftası’nda yeni değil, bu dördüncü. Bu kez derilerle zenginleştirdiği koleksiyonunda, 1970’lerin renk paletlerini ve siluetlerini günümüzün güçlü ve salaş sokak ruhuyla birleştirmiş. Podyumda yürüyen kadınlar maskülen ama bir o kadar rahat ve salaş halleriyle dikkat çekiyor. Zira Tosun “Derileri daracık elbiselerle vamp bir stilde kullanmayı sevmiyorum” diyor. Burada gördüğünüz fotoğraflara “Deri bunun neresinde” diyebilirsiniz, zira Tosun deri montların üzerine bile yeni dokular ekletip kumaş gibi durmasını sağlamış. Paltoların üzerine giydirilen deri yelekler, şapkalardaki deri detaylar, salopetlerin deri askıları, kalın deri kemerler... Aksesuvarlarda da deri kullanmayı çok sevdiğini anlatıyor Tosun. Koleksiyonun bir başka önemli özelliği de giyenin kafasında “Bunu neyle giysem, nasıl bir kemer taksam” gibi bir soru işareti bırakmaması; kemerler bile elbisenin bir parçası.

Londra’daki defileleriyle geniş bir hayran kitlesi yarattığı anlaşılıyor, ancak Tosun “Başarı benim için bu değil” diyor. “Ne zaman tasarımlarım mağazalarda rakiplerimle yan yana asılır o zaman başarılı olduğumu kabul edebilirim.”

Yazı: Aysun Öz