Doğum kontrol hapları, son 50 yılda tanıştığımız çığır açan ilaçlardan birisi. Cinsel devrimde önemli rol oynamış, aile planlamasını sağlamış ve kadınlara cinsel özgürlük sağlamıştır. Piyasaya sunulduğunda istenmeyen gebelikleri önlediği gibi yoksulluğu engelleyeceği ve evlilikleri kurtaracağı gözü ile bakılıyordu.


Yoksulluğu engelleyemese de 1960’da piyasaya sunulduktan tam 5 yıl sonra, Amerika’da en çok tercih edilen doğum kontrol yöntemi haline geldi. Bugün hala %30’luk tercih ile en çok tercih edilen yöntemlerden biri ve 1982’den bu yana sabit ilgi görüyor.


Ama popülerliği sadece doğum önleme özelliğinden kaynaklanmıyor, kimi ekstra kullanım şekilleri de var, ağır regl periyotlarında rahatlama, kramp ve akne önleme gibi… Guttmacher Enstitüsü'nde yapılan bir araştırmaya göre, doğum kontrol hapı kullanan kadınların yüzde 14’ü hapı almalarının hamilelikle alakası olmadığını belirtiyor.


Hâlbuki bu hapın sicili tertemiz değil. Seneler boyunca kimi sağlık riskleri içerdiği ortaya çıkarıldı; kan pıhtıları, libido düşüşü, kalp krizi, inme, depresyon ve kilo alımı gibi…


1988’de daha düşük dozda bir hap piyasaya sürüldü ve yumurtalık kanseri, demir eksikliği ve anemi riskini düşürdüğü söylendi ama insanların endişeleri başlamıştı bir kez.




İşte ilacın sağlık uzmanları ve ilacı kullanılanlarla yapılan söyleşiler sonucu ortaya çıkan fayda ve zararları:



Doğum Kontrol Hapı Koku alma duyusunu zayıflatabilir


Catania Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, ilacı kullanmayan kadınlar yumurtlama dönemlerinde kokulara inanılmaz hassas oluyorlar. Ama sadece 3 aylık kullanımdan sonra bile bu duyu inanılmaz zayıflıyor, hatta neredeyse yok oluyor. İlk başta önemsiz gelebilir ama koku duyusunun cinsel arzu ve dürtülerle bağlantısını düşündüğünüzde bunu o kadar da görmezlikten gelemeyeceksiniz. Bir erkeğin kokusu onun bizim için çiftleşmek ve üremek için doğru insan olup olmadığının en büyük göstergesidir ve eğer bu alıcıyı kapatırsak, yanlış seçimler yapabiliriz.

Doğum Kontrol Hapı Belli kanser risklerini düşürüyor


Duke Üniversitesi araştırmacıları, 24 çalışma yaptı: doğum kontrol hapı kullananların yüzde 27’sinin yumurtalık kanserine yakalanma riski düşmüş ve daha uzun süreli kullanımlarda bu riskin daha da düştüğü görülmüştür. Hapın savaştığı düşünülen bir diğer kanser çeşidi de rahim astarını etkileyen endometrium kanseri. Bir araştırmaya göre en az 2 yıl doğum kontrol hapı kullanan kadınlar bu kanser çeşidi riskini yüzde 40 düşürüyor.

Doğum Kontrol Hapı Testosteron seviyesini düşürür


Bir adem elması istemiyorum diye düşünüyor olabilirsiniz ama uzmanlara göre kadınların da testosterona ihtiyacı var! Hapı kullanan kadınların neredeyse yüzde 5’inin cinsel ilişkide bulunurken canı yanıyor ve yüzde 25’i vajinal kuruluk ve cinsel isteksizlik yaşıyor. Ama çok daha önemlisi, testosteron seviyesi düştüğünde kadınların en gizemli anatomik bölümü, klitoris negatif etkileniyor ve yüzde 20’lere kadar küçülebiliyor ve elbette bu da açıkça daha az fiziksel haz demek! Düşük libido, azalan orgazm gözünüzü korkutmadı ise saçların zayıflaması, kısırlık, adet düzensizlikleri ve kan şekeri dengesizliklerine ne dersiniz?

Doğum Kontrol Hapı Üreme sorunlarını maskeleyebilir


Doğum kontrol hapı kullanan kadınlar, hapı kestikten sonra dengesiz hormon seviyeleri ve düzensiz regl gibi üreme problemleri ile karşı karşıya kalabilir. Bunlar çoğu zaman hapın etkileri olmasa da senelerce kullanım sonucunda maskelenen sorunlardır.

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.