Hayat her insan için zor bir yolculuk. İçinde güzellikleri, umutları, mutlu anları ve sevdiklerimizi barındırsa da hayat şartları ve bu şartlar çerçevesinde insan olmak zor. Çünkü yaşayabilmek mücadele ve çabayı da beraberinde getiriyor.

İnsanoğlunun hayat içerisindeki her eylemi mutlak bir gayrete gebe. Hal böyle olunca da yoruluyoruz zaman zaman. Çünkü insan olarak hem güçlü ama aynı zamanda da naif varlıklarız.

Bazen öyle anlarımız olur ki dünyaları döndürecek gücü kendimizde bulurken, bazı zamanlarda ise kolumuzu kaldıracak tâkâtimiz olmaz.

Kimi gün enerjimiz tüm çevremize yeterken, dostlarımıza yaşam gücü aşılarken kendimize edecek tek bir sözü bulamayız. Gayretimiz biter, demoralize olur, diplere düşeriz.

Nedensiz mutsuzluklardır çoğu zaman bu yaşadıklarımız. Her şey yolundadır yolunda olmasına ama ruh mutlu olamıyordur bir türlü. Nedeni olmayan bu çöküşler belki de insanların amaçsızlıklarının ya da azla yetinmeyi bilmemelerinin getirisidir. Veya kıymetini bilmediğimiz tasasız olmanın verdiği bıkkınlık!!!

Gel-geç bir ruh halidir bu. Dalgalar sonrası durulan denizler gibi... Dalgalar illa ki geçer ve tekrar yüzmeye başlarız hayat denizinde.

Bir de yaşanılan kötü olaylardan sonra hayata tutunmak vardır. İşte kıymetli olan da odur...En önemlisi her şey yolundayken bir anda sağlığınızı kaybedebilirsiniz... Tıkır tıkır işleyen bir işiniz varken rüzgar yön değiştirebilir işinizden olursunuz, eşinizden ya da sevdiğinizden...

Ani gelen kötü sürprizler ... Hayatın dengesi alt üst olur. Dert tasa gelince şikayet ettiklerimizi bile arar oluruz. İşte tüm bunlar şükretme sebeplerimizdir. Bazen hayat bize sınav yapar. Sorunlardan önce yaşadığımız hayatı sorgulama ve üstesinden geldiğimiz kötü günlerin ardından yaşadığımız hayatı algılama sınavı.

O an yaşarken bilemeyiz ama tüm yaşadığımız kötü olaylar ardında mutluluğu gizler. Çünkü hayatımızın anlamını yeniden keşfederiz. Hep ihmal ettiğimiz sağlığımızı, arayıp sormadığımız yakınlarımızı ve hiç önem vermediğimiz "anın" kıymetini anlarız. Her insanı bir kere silkeler hayat. Aslında daha mutlu olmamız içindir bu ve daha fazla şükredebilmemiz için.

İşte bu yüzdendir ki acılardan geçtikten sonra hayata tutunmak çok daha anlamlıdır. Yeniden ikinci bir şans yakaladığımızda yaşamımız daha özenlidir artık. Yaptıklarımız daha keyifli, yapmak istediklerimiz, hayallerimiz ise daha yakın...

Tüm bunların çerçevesinde hayatın sunduğu acıları da bazen güzellikle karşılayabilme gücünü gösterebilmeliyiz. Mutsuzlukların içinden mutluluğu çıkarma sanatını öğrenmeliyiz. Bilmeliyiz ki karanlıkların sonrasında açılacak kapı farkındalığımızı arttıracak, hayatımızı daha anlamlı kılacak, bizleri daha insan yapacaktır. Son değiştirilme tarihi: 09.30

Ferah Uzundurukan