Eşiniz, çocuğunuz, oda arkadaşınız… Birini huzursuz bir uyku uyurken görmek sizi bir ikileme sürükleyebilir. Uyandırıp kâbusuna son mu vermelisiniz yoksa doğal akışına mı bırakmalısınız? Bu soruyu cevaplamak için önce kabusun ne olduğunu doğru bilmek gerekiyor.
Kâbuslar sağlıklı mı?
İnsanların yaklaşık yarısının ara sıra kâbuslar -korku, endişe veya üzüntü gibi güçlü olumsuz tepkilere neden olan hoş olmayan rüyalar- görebilir. Peki neden? Kâbuslar genellikle hayalperestlerin günün üzücü olaylarını ve onlara duygusal tepkilerini anlamalarına yardımcı olur. Bu nedenle ara sıra görülen kâbuslar genellikle sağlıklıdır ancak bazen bu faydanın ötesinde, zararlı bir hale gelebilirler. Bu durumda, uyuyan kişiyi uyandırmanız ve gerektiğinde bir sağlık profesyoneline yönlendirmeniz gerekebilir. Farkı anlamak için sormanız gereken ilk soru şu:
Kâbus ne kadar şiddetli?
Çoğu durumda, kâbuslar dışarıdan hafif gözlenir ve bu durumda, kâbusu gören kişiyi uyandırmamak en iyisidir. Örneğin, kişi sadece yatakta dönüyor, endişeli görünüyor veya kendi kendine fısıldıyorsa, kendi haline bırakabilirsiniz ancak şiddetli bir kâbusta durum değişebilir. Örneğin, kişi şiddetli bir şekilde kendine veya size zarar verebilecek hareketlerde bulunuyorsa nazikçe uyandırmanız gerekebilir. Kişiyi bir uyku uzmanına veya bir ruh sağlığı uzmanına görünmeye teşvik edip etmemeniz gerektiğini anlamak için kendinize ikinci bir soru sormalısınız:
Kâbuslar kronik mi?
Birkaç ayda bir görülen kâbuslar olağandır ve endişe gerektirmez ancak haftada birkaç kez olan bir durum artık kronik olarak kabul edilebilir. Kronik kâbuslar, kişinin uyku kalitesini etkileyebilir, bu nedenle kronik kâbusları olan herkes, hafif veya şiddetli olsun, bir psikiyatristle görüşmelidir. Kronik kabuslar bazen uyku apnesi veya travma sonrası stres bozukluğu (PTSD) gibi daha ciddi bir soruna işaret edebileceğinde önemsenmelidir.
Kâbuslardan kurtulma terapisi
Altta yatan başka bir sebebin olmadığı durumlarda imgeleme prova terapisi (IRT) adı verilen bilişsel davranışçı bir tedavi yararlı olabilir. Araştırmalarda bu tedavinin, kronik kâbusları hastaların %70'inde başarılı olduğu bulunmuştur. IRT, hastanın bir danışanla (ve bazen diğer hastalarla) yinelenen rüyası aracılığıyla konuştuğu veya bunu yazdığı birkaç hafta boyunca üç ila beş grup veya bireysel oturumu içerir. Ardından olumlu bir “senaryo” oluşturur. Daha sonra hasta, “senaryoyu” yüksek sesle okuyarak bu yeni rüyayı her gün üç veya dört kez kendi başına “prova eder”. Birkaç hafta sonra, kâbuslar dağılma eğilimindedir.
Kâbustan uyandırmak kalp krizi geçirtir mi?
Normal bir kâbustan uyandırmak gereksiz olsa da bunun kişiye kalp krizi geçirteceğine dair olan inanç yanlıştır. Bu, sadece tekrar uyku dalmak için biraz çabalamayı gerektirir ancak kalbinizi etkilemez.
Referans: Henry Lodge, MD. “Should I wake up someone who seems to be having a nightmare?” Şuradan alındı: https://www.self.com/story/q-and-a-waking-someone-having-a-nightmare (13.05.2011).
Barry Krakow, MD. “Should You Interrupt Someone’s Nightmare?” https://bottomlineinc.com/health/sleep/should-you-interrupt-someones-nightmare (03.09.2010).
YORUMLAR