Aşk… Gözlerimizin içini güldüren, enerjimize enerji katan, sürekli görme isteğiyle kalbimizde tatlı bir çarpıntıya yol açan duygu… Aşkın ömrünün kaç yıl olduğu ve aşk bir bağımlılık mı? sorusunun yanıtı kişiden kişiye değişiklik gösterse de tartışılmaz olan bir şey var ki, aşık olmak bizi duygusal olarak etkilediği kadar fiziksel olarak da etkiliyor. Yapılan çalışmalar fiziksel bir acısı olan kişilerin sevdiği kişilerin resmine baktığı zaman orta dereceli acılarının yüzde 40, ciddi dereceli acılarının ise yüzde 15 oranında azaldığını ortaya koyuyor! Ancak elbette olumlu etkilerini duyguların karşılıklı olduğu, hem sevip hem sevildiğimiz mutlu bir beraberlikte gösteriyor. Aşk acısının kalbimizi kırdığı hatta bazı durumlarda sağlığımızı olumsuz etkilediği de bir gerçek. Uzman Psikolog Gizem Hatipoğlu “Aşık olduğumuzda midemizde kelebekler uçuşuyor, aşık olduğumuz kişiyi görünce kalbimiz daha hızlı çarpıyor, beklenmedik anda onunla karşılaşınca dizlerimizin bağı çözülüyor. Evet aşık olunca kendimizi birçok yönden farklı hissediyoruz. Çünkü bunlar aşkın neden olduğu kimyasal değişimlerden kaynaklanıyor” diyor. Peki ama nasıl ve neden? Uzman Psikolog Gizem Hatipoğlu, aşkın yol açtığı 5 sihirli değişimin nedenini ve nasılını anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Neden mutlu oluyorum?

Aşık olduğumuzda beynimizde dopamin denilen mutluluk hormonu salgılanıyor. Dopamin, aşık olduğumuz kişiyle aramızdaki o özel bağı oluşturuyor. Bu nedenle pek çok kişinin yer aldığı bir ortamda bizi heyecanlandıran tek kişi ‘aşık olduğumuz kişi’ oluyor ve kendimizi mutsuz hissettiğimizde onun sesini duymak yüzümüzü güldürüyor. Dopamin uzun süreli ilişkilerde de ilişkinin başlarında olduğu gibi var olmaya devam edebiliyor. Tabii bu işin sırrı kimyada değil, kişinin kendisinde!


Neden sürekli onu düşünüyorum?

Aşık olduğumuz zaman değişikliğe uğrayan bir diğer madde de seratonin. Vücutta yeterli derecede seratonin bulunması duygularımızın, uyku ve iştah düzenimizin, sosyal ve cinsel ilişilerimizin sağlıklı bir şekilde düzenlenmesini sağlıyor. Ancak aşık olduğumuz zaman, tıpkı obsesif- kompülsif bozukluklarda görüldüğü gibi seratonin seviyesinde yaklaşık yüzde 40 civarında düşme görülüyor. Bu nedenle tıpkı bu bozulukta görülen saplantılı düşünceler gibi sürekli aşık olduğumuz kişiyi düşünüyor, onu merak ediyor, yemeden içmeden hatta uykudan kesiliyoruz.


Neden elini tutmak, sarılmak istiyorum?

Psikolojinin birçok alanında sarılmanın sakinleştirici etkisi artık kabul görmüş durumda. Bu, aşk için de geçerli çünkü özellikle sevdiğimiz kişiyle deneyimlediğimiz fiziksel temas ‘oksitoksin’i harekete geçiriyor. Oksitoksin, yalnızca aşık olunca karşımıza çıkan bir kimyasal değil. Yeni doğum yapan annelerde süt üretimini artıran ve bebekle bağ kurmayı sağlayan en önemli etken. Aynı zamanda sarılma ihtiyacına da yol açıyor.


Neden gözlerim parlıyor?

Mutluluk gözlerimizin içinin gülmesine, parıl parıl parlamasına yol açıyor. Yapılan çalışmalar aşık olduğumuz kişiye veya çok sevdiğimiz bir şeye baktığımızda göz bebeklerimizin büyüdüğünü ortaya koyuyor ki bu da bizi daha çekici ve beğenilir kılıyor. Peki neden aşık olunca gözlerimiz parlıyor? sorusunun yanıtını ise Uzman Psikolog Gizem Hatipoğlu şöyle açıklıyor: “Aşık olunca salgılanan noradrenalin hormonu heyecanı artırıyor ve böylelikle heyecan belirtilerinin yanında göz bebeklerinin de büyümesine neden oluyor.”


Neden kalbim çarpıyor?

Aşık olduğumuz kişiyi göreceğimiz zaman yaklaştıkça kalbimiz daha hızlı atmaya başlıyor, tatlı çarpıntılar başlıyor, ellerimiz terliyor ve ‘Bana neler oluyor?’ diyoruz. Cevabı; adrenalin! Çünkü aşk, kan ve oksijen dolaşımını hızlandırıyor, avuçlarımızın terlemesine ve başımızın dönmesine yol açıyor.




Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.