Giden kıymete mi biniyor sahi?

Gitmek sadece valizini alıp şehir değiştirmek mi?

Gitmek kalbi uzaklaştırmak olamaz mı?

15-16 yaşındaki bir çocuk çok rahat evi terk etmekten bahsedebiliyor. Peki ya aradan zaman geçince neden kalkışmıyorlar bu ayrılığa? Çünkü zamanla öğreniliyor; gitmenin bedenle olmadığı. İnsan isteyince öyle bir gidiyor ki bu mesafeyi katedebilecek hiçbir ulaşım aracı bulunamadı.

Peki insan neden gider?

Kırılmıştır… Ama öyle basit bir kırılmışlıkla gidilmez. Tamir edememiştir. Olurunu bulduramamıştır. Ve anlamıştır ki bu gidiş olmazsa sadece kırılan kalbi olmayacak kaybı. Kendine olan saygısını da güvenini de kaybedecek. Kısaca kendinden olmaktan korkan insan gider.

Peki ya kalmak?

Ölmek ve yaşamak gibi iki temel seçeneğin arasında üçüncü yolu bulmaya çalışabilecek kadar ümitli insanlar. Korkusu kendinden vazgeçecek olmak değil, sevdiği insanın saçının teli incinecek diye korkan insanlar.

Hangisi doğru?

Bizler, aklı "Git!" diye haykıran ama gönlü "Kal!" diye ısrarcı olan insanlarız. Biz ne gidebildik ne de kalabildik. Yani ne oldurabildik ne de öldürebildik.

Bizler giden kadar onurlu durup kalan kadar fedakar olduk. Sonuç ne mi oldu?

Yandık yakmak istemedik, bilmeyerek yaktık, vicdan azabıyla bir kere daha yandık…


Elif Şevval Ünver

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir gitmeyi becerebildim çünkü kalmak için bir sebebim kalmamıştı yüreğine dokunamadığım biriyle kalamazdım.
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.