Bizi bataklığa soktular
Merhaba Yeşim Hanım, 3 yıldır evliyiz ve ondan öncesi, 1 sene nişanlılık süremiz olmuştu. Eşimin ailesi çoğunlukla annesi bu evliliğe karşıydı. Düğün gününe kadar her özel günümüzde sorun çıkardı. Eşim ilk başlarda istenmediğimi inkâr etti ve sonradan benden düğüne kadar sabretmemi istedi. Düğünden sonra kimsenin bize karışamayacağına dair söz verdi. Ben de güvendim. Evlendikten kısa bir süre sonra ben eşimle anlaşarak ailesi ile görüşmeyi kestim, hiç umursamadılar. Hamile kalınca 6-7aylık iken eşime bir şeyler denildi, baskılar yapıldı ve beni alıp onlara götürmesini şart koştular. Eşim benimle anlaşma yapmasına rağmen bunu bana anlattı ve onun hatırı için gitmem konusunda ısrar etti. Çok çaresiz, gergin, arada kalmıştı ve ben hayatımın yanlışını yaparak gittim. Hiçbir sorun yaşamamış gibi sahte gülücüklerle bağ kurmak istedi (kayınvalidem) akşamın sonunda tekrar haftaya davet etti ve yine gittim gerçekten de içimdeki öfke aynıydı ama kinim azalmıştı... Oğlum doğana kadar ilk fırsatta görüşmemizi bitirdik çok yanlışlar yaptı ve eşime “Kimse kimseyle görüşmeye zorunlu değildir, herkes herkesin kararına saygı duymalı eşin de bizle görüşmek istemiyorsa istemesin...” demişti. Resmen idare edildim, torunları artık dünyada. Eşim arada oğlumuzu alıp götürüyor ve ben bunu kabullenemiyorum. Eşim her şeye şahit olmasına rağmen gerçekleri kabullenemiyor. Üzerime böyle oyun oynandığı için ben çocuğumun oraya gitmesini istemiyorum. Eşim de hiçbir zaman ailesine beni savunmaz, hep susar ve bu bizim evliliğimize ciddi zararlar veriyor. Huzurumuz kalmadı... Aile konusu dışında tartışmalarımız çok azdı ama artık son dönemlerde ikimiz de yıprandık… Bizi bataklığa soktular ne yapmalıyım bilmiyorum. İkimiz de istemediğimiz halde boşanmaya doğru ilerliyoruz.
Yeşim Tijen’in cevabı:
Merhaba sevgili okurlar; insan hayatına kimleri kimleri kabul edip alıyor, dostluk kuruyor bazen yalandan bazen gerçekten seviyor da neden kayınvalideler gelini gelinler de kayınvalidelerini hayatlarına sığdıramıyorlar? Neden diye insan soruyor. Muhakkak ki kendilerine göre bazen gerçekten bazen yalandan nedenleri oluyordur diye düşünmek istiyorum. Size de merhaba yavrum; istenmeyen bir gelin olmanıza rağmen evlendikten sonra durumlar değişir, her şey güzel olur umuduyla evlendiniz. Her şey neden güzel olamadı orasını anlatmamışsınız. Sorunlar küçüleceğine büyümüş, hayatlarınıza gelen güzel bebek de sizlerin ilişkisine merhem olmamış. Aslında balık baştan kokusunu yaymış ama o zamanlar o kokuyu duygularınız ve umutlarınızla bastırmışsınız. Şimdi o koku evinizi basmış çıkartamıyorsunuz. Camları açacaksınız içeriye temiz hava girecek o havayı içinize çekeceksiniz, günün aydınlığıyla ümitleneceksiniz yeni evlisiniz, güzel bir çocuğunuz var daha ne olsun? Bu güzelliklerle zihninizi kötü düşüncelerden temizleyeceksiniz. O kötü koku ancak öyle çıkar. Bu kadınla ilişkinizde umudunuz kalmadığına göre yapacağınız tek bir şey var, o da ailesiyle ilişkinizi tamamen kesmek. Hatır için gitmişsiniz yine aynı şeyler olduğuna göre hatır bitti şimdi sadece insani yaklaşım kalmalı. O da eşiniz ve çocuğunuz onların üzerinde baskı kurmamalı, eşinize yüklenmemelisiniz. Öfkeniz kızgınlığınız size insanlığınızı kaybettirmemeli. İşte bunu yaparsanız onlardan güçlü olduğunuzu görürsünüz. Eşiniz oğlu, çocuğunuz torunu bunlar sizin hoşunuza gitmese de sizin gerçeğiniz. Bu gerçeği yok sayamaz yok da saydıramazsınız eşinizin ailesine gitmesini, çocuğunuzu da arada götürmesini düşmanlık duygularıyla karşılamamalısınız. Hiçbir kavga ya da anlaşmazlık insanlığınızı kaybetmenize neden olmamalı. Kısacası öfkenizi hırsınızı kontrol edemezseniz sizin de söylemiş olduğunuz gibi gerçekten de boşanmaya gideceğinizin bilinci içinde duygularınızın sizi yönetmesine izin vermemelisiniz. Siz gerçekten boşanırsanız kadın sizi istemediği, sevmediği için “Bakın gördünüz mü? Bir evliliği yürütemedi, oğluma layık değildi. Ben boşa mı gelinimi istemiyordum?” diyecek. Onu haklı çıkartmış olacaksınız.
Eşinize sizi savunmadığı için kızıyorsunuz kendince savunma yapıyordur diye düşünüyorum herkesin yapısı, yetiştirilişi farklı belki sizin istediğiniz kadar sert çıkamıyor, yumruğunu masaya vurmuyor ama sizi de aileme gideceksin diye zorlamıyor bunu görmelisiniz. Yazdıklarınızın sonunda bizi bataklığa çekiyorlar demişsiniz. Bu cümle bana dokundu. Neden izin veriyorsunuz? Kurcalamayın, sormayın üzerlerine gitmeyin. Sizin için kötü söz söylerlerse cevap vermek zorunda değilsiniz. “Kötü söz sahibinindir” diye söylerler bunu hatırlayarak kendinizi rahatlatın. Bu bataklıkta batmakta çıkmak da sizin inisiyatifinizde. İnsanlığınızı, iyi duygularınızı kaybetmeden yaşadıklarınıza bakmak için gayret edin. Kolay değil ama insan isterse başarabilir. Eşiniz ailesine gitti, çocuğunuzu götürdü diye hırslanmayın. Kendi kendinizi yiyerek sinirlenmeyin. Bunlar olması gerekenler, torunları görecekler. Bunun bilinci içinde onlar gidip döndüler mi eşinizi sevgiyle, ilgiyle karşılayın. Zihninizi olumsuzluklardan temizleyin, kimsenin ekmeğine yağ sürmeyin olur mu yavrum? Bir yuva nelerle kuruluyor eşiniz iyi bir insan kıymetini bilin lütfen. Güzel günler diliyorum.
Sevgiler sevgili okurlarıma…
Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com
YORUMLAR