Çocuklarına ablalık yapmaya çalıştım...
Merhaba Yeşim Hanım,
Erkek arkadaşımla uzun süredir birlikteyiz. Yaklaşık 3 aydır bana davranışları değişti. Kendisi evlenip ayrılmış ve iki çocuğu var. Her şeye rağmen ona destek olup her konuda yanında oluyorum. Kendisi bana 1 aydır durmadan kavga edince ayrılalım diyor, 'seni sevmiyorum' diyor sonra kalkıp 'sinirle söyledim' diyor. Hayatımda kimseyi almadığım kadar onu alttan aldım tamamıyla hayatım değişti, bütün enerjim tükendi. Normalde çok pozitif, mutlu bir insandım; şimdi ise her şeye ağlıyorum. Onun bana yaşattığı kötü şeyler beni çok etkiledi. Kendisinin bile muhattap olmadığı eski karısıyla, çocukları ve onun için çoğu konuda muhattap oldum. Onun çocuklarına ablalık yapmaya çalıştım üstelik kendimin böyle bir deneyimi hiç olmamışken. Seviyorum ama mutsuzum, değer, kıymet bilmiyorum ondan vazgeçemiyorum.
Yeşim Tijen’in cevabı:
Yazdan kalma bugünde ben her zamanki gibi anneme gidip geldim. Böyle güzel bahar havasında yürümek insana keyif veriyor. Bir de ne keyif veriyor biliyor musunuz? Kendi huzurlu, mutlu hayatınıza geri dönmeniz. Anahtarı çevirip kapıdan içeri girince sizi bekleyen bir canlının olması, kedimin beni miyav diyerek sevinçle karşılaması öyle güzel ki... Mutluluk nerede biliyor musunuz? Sizin kalbinizde, karşınızdakilere sevgiyle bakabilmenizde, sizi mutlu edenleri keşfedip onlara değer vermenizde, yüz yüze kaldığınız herkes ve her şey için elinizden geleni yapabilmenizde. Bana gönderdiğiniz mailinizde ikinci evliliğini yapacak olan erkek arkadaşınızda size karşı bir değer göremedim yavrum. İkinci şans çok doğru kullanılmalı ama bu bilinçten uzak bir adamla beraber bir evliliğe doğru yol almış yürümektesiniz. Yolunuz çok taşlı, engebeli. Siz bu yoldaki taşları görmüyor musunuz? İnsanlar yola çıkmadan o yolu düşünürler, o yol için heveslenirler... Sizce bu yol sizi gitmek için heveslendiriyor mu?
Bazı bakımlardan şanslı bir nesilsiniz sevgili kızım. Biriyle çıkıp onu tanıma, o olmazsa bir diğerini tanıma şansınız var. Bu güzel bir şey. Eski zamanlarda böyle değildi. Bu bakımdan yalan yok şanslısınız. Bu şansınız olmasına rağmen niye evlenmek için bu kişiyi seçtiniz diye düşünüyorum. Evlilik öyle düşünmeden gözü kapalı yapılacak bir şey değil. Evlilik üzerinizden bir çırpıda atabileceğiniz bir şey hiç değil. İnsanın üzerine yapışıyor, üstünüzden atmaya çalışmanız bile yıllarınızı alabiliyor. O yüzden de bir kişiyle evliliğe karar verirken önünü arkasını düşünmek zorundasınız. Sanki siz bu evlilikle ilgili pek düşünmemişsiniz. Sadece sevmiş ve gözünüzü diğer her şeye kapamışsınız. Seçimleriniz kaderinizi belirler yavrum. Siz bu seçimle kendi hayatınıza daha şimdiden evleneceğiniz kişinin geçmişinden kalma kaç kişi eklemişsiniz. Şimdiden kendinizi onun sorumluluklarıyla boğuşurken bulmuşsunuz. Dolayısıyla da bir şeylerden huzursuzsunuz. Adını koyamasanız da mutsuzluk içindesiniz. Aslında adı sanı belli yavrum, siz dile getirmekten kaçınıyorsunuz. O neşeli, her şeye gülen siz artık gülmüyorsanız o zaman bu evliliğe cesaret ettiğiniz gibi ayrılmaya da cesaret edeceksiniz. Ondan ayrıldığınızda dünyanın sonu olmayacak, hayat bitmeyecek. Bir müddet sonra hayat sizin için yeniden başlayacak. Uzaktan akıl vermesi kolay diyorsunuz değil mi? Siz de haklısınız ama acı çekmeden iyiye, doğruya, güzele hatta kendine bile insan ulaşılmıyor yavrum.
Yoksa yaşım evlilik için geçti, bir daha kimse karşıma çıkmaz diyerek mi bu evliliğe niyetlendiniz? Hani siz de daha önce boşanmış olsanız ikinci bir şans olarak bu evliliği düşünseniz anlayacağım sizi. Yine bu kişi dengeli, sevgi dolu, tutarlı bir adam olsa; “Adamda düzgün biriymiş. Geçmişini de gelecekte yanında olacakları da idare eder” diyeceğim ama o da yok. Bütün bu olumsuzluklara rağmen bir de siz ilk kez evleneceksiniz. İyi cesaret... Sizin adınıza doğru bir seçim olduğunu düşünmüyorum. Üstelik daha şimdiden kendinin ilgilenmesi, uğraşması gereken bir takım sorumlulukları sizin üzerinize atmış. Hatta ailesiyle ilgili siz onu yönlendiriyorsunuz, yazık. Sorumluluklarından bir haber. Bu durum size yarınlar için hiç mi ip ucu vermedi. Kendi sorumluluklarını şimdiden size yüklememesi gerekir. Eşiyle tekrar muhatap olmak istemeyebilir ama arada çocuklar olduğundan mecburi biraya gelmek gibi bir zorunlulukları var. Bundan kaçışı yok ama kaçıyor. Bu size neyi gösteriyor? Burada evleneceğiniz adamı anlatan ipuçları var. Diğer yandan size seni sevmiyorum diyor, sonra yok öyle değil sinirle söyledim seviyorum diyor ilginç gerçekten. Bir evlilik deneyimi olan birinin daha tutarlı olması gerekirken tecrübesine rağmen tutarsız hareketleri olan biri.
Size yol yakınken dönün, bu evlilikle dertsiz başınıza dert açmayın diyeceğim. Fedakarca yaklaşımlarınız güzel, herkes kendine yakışanı yapar. Sevgiye yakışan da budur. Peki sizce o kendine yakışanları yapıyor mu? Sizin gibi sorumluluklarına sahip çıkan biriyle olmalısınız, beraberce gülüp eğleneceğiniz, yüzünüzdeki gülücükleri arttıracak biriyle. Evleneceğiniz kişi size umut veren biri olmalı, umutlarınızı söndürmemeli. Tabii karar sizin yavrum. Ya benim size söylediklerimi yaşayarak göreceksiniz ya yaşamadan görüp anlayarak, zararın neresinden dönerseniz kardır misali yarı yoldan döneceksiniz.
Sevgiler sevgili okurlarım...
YORUMLAR