Başkasıyla nişanlı ama biz birbirimizi seviyoruz

“Yeşim Hanım merhabalar, bir yazınıza denk geldim ve içimi dökmek istedim. Bundan 1 sene önce işe girdim ve iş arkadaşımla tanıştım. İşe girdiğim ilk günden itibaren aramızda bir şey vardı. Kendisi nişanlıydı ama hiç memnun olmadığını, eğer böyle devam ederse ayrılacağını anlatıyordu. Nişanlısı ayrıca 10 yıllık sevgilisiydi. Bir arkadaş gibi konuşuyorduk, hatta bu konuda yardımcı olmaya çalışıyordum. Ona çözümler üretmeye çalışıyordum. Ama içten içe çok beğeniyordum onu ve kendisinin de bana karşı bir şeyler hissettiğini düşünüyordum. Hiç yanımdan ayrılmıyordu, her fırsatta konuşmaya çalışıyordu. Ara ara da benden hoşlandığına dair şeyler söylüyordu. Sonra 1 ay gibi bir süre geçti ve beni eve bırakmak için bir şeyler uydurdu. Yolda giderken elimi tuttu, ne kadar heyecanlı olduğunu söyledi, buz gibiydi elleri. Derken ben de karşı koyamadım, her ne kadar olmaz desem de onca şey yaptıktan sonra kabullendim. Ve adını koyamadığımız bir ilişkiye başladık. Sonrasında içinde bulunduğu durumdan hiç çıkamadı. Nişanlısıyla ayrılmadı ama bir yandan beni de bırakmadı. Defalarca ayrılmayı denedik ama başaramadık. Bir erkeğin ağlamasının ne olduğunu onda gördüm, çok kötüydü. Ve şimdi evleniyor, düğünü var, biz hala konuşuyoruz çünkü onun üzülmesini istemiyorum. Evlendikten sonra konuşmayacağımızı söylediğimde ağlıyor, kendini tutamıyor. Beni çok seviyor hem de çok fazla ama sırf ortada verilmiş bir söz olduğu için ve nişanlısının babası vefat ettiği için ki zaten zamanında nişanda babasının kanser olması sebebiyle ölmeden önce yapılsın, mutlu olsun diye yapılmış. O zaman da hiç istememiş, şimdi de istemiyor. Ama etrafında herkesin baskısı yüzünden, elinden gelen bir şey olmadığını söylüyor. Beni böyle seven ve benim böyle sevdiğim birisini nasıl unuturum?”


Yeşim Tijen’in cevabı:

Ne güzel değil mi Eylül geldi… Seviyorum seni Eylül! Sen bir başkasın, bana mutluluk veriyorsun, kavurucu sıcakları Eylül’le yolcu ederiz ve hepimiz çaktırmadan bir ‘’oh’’ deriz ama inşallah seneye o sıcaklarla yine görüşürüz değil mi? Gelen Eylül’le benim telaşlarım da başladı tabii ki; domates konserveleri, tarhanalar, dondurucuya koyulacaklar... Hazırladım durdum, inanın canım çıktı şimdi sıra turşularımda... Onları da yaptım mı gel keyfim gel. Bütün bu hazırlıklarla kışa ne diyorum, “gelebilirsin kış, seni bekliyorum”. Bu telaşları seviyorum. Mutfak benim için bir mutluluk, her şeyi mümkün mertebe kendim yapacağım, bu şekilde zevk alıyorum.


Eylül bana kış geliyor diyor, bir simge gibi sanki, beni dürtüyor Ağustos’tan; bak Tijen, Eylül geliyor, hadi işler seni bekliyor, hazırlıklarını yap… Ben de hemen kollarımı sıvıyorum. İnsanların akıllarına kazınmış böyle simgeler hep vardır. Bazen insanlar lehvalarla uyarılır bir şeye dikkat çekmek için ne derler, “dikkat bu bölgeye girmeyin, ayı çıkabilir.” Bazen bir deniz kenarında bir yazı görürsünüz “buradan denize girmek tehlikeli ve yasaktır.”


İnsanların parmaklarındaki alyanslar da bunun gibi bir ikazda bulunur karşısındakine: “ben nişanlıyım” ya da “ben evliyim.” Bu alyansı önemsemeyip, yaklaşırsanız yaşayacaklarınızı da göze almışsınızdır. Karşınızdaki de dünden razıysa, oh canına minnet. Bence yaşadığınız durumun özeti bu. Sizin için yaşadıklarınız boş bir umutla gelen hayal kırıklığı diyebiliriz. İlişkinizin muhasebesini yaptınız mı? Yapmamış olmalısınız. Yaşananlara bakınca, hesaplarda bariz hata var sevgili okurum. Sizin kar olarak gördüğünüz sevilmek, sizi zarara geçirmiş? En kısa zamanda mahcup olacağınız, üzüleceğiniz durumlara sebebiyet vermemek için yeniden hesaplarınızı kontrol etmelisiniz.


Yaşadıklarınızın muhasebesini ben sizin adınıza yaparsam size şunları da söylemem gerekecek sanıyorum. Biliyorsunuz çocuklar istediklerini elde etmek için ağlarlar bazen, ağlamak yeterli gelmeyince, ağlamayla beraber tepinirler ama büyükler, onlar istediklerini elde etmek için ağlamaz, yapması gerekeni bilir ve onu yapar. Bana sevgiliniz için beni çok seviyor, ağladı diye yazmışsınız ağlamasını göz boyamak, kandırmak olarak görüyorum. Aldanmayın gözyaşlarına, adam olan ağlamaktan fazlasını yapar. Ya onu, ya sizi bırakır... O ikinizi de bırakmıyor bencil ve umursamazca davranıp, bir tek kendisini düşünüyor. Çocuk gibi “ikisi de benim işte vermem, vermem” diyerek zır zır ağlamak hiç hoş değil, aksine kalleşçe.


Birinden çok hoşlanabilirsiniz bu çok doğal ama nişanlı olduğunu bile bile bu yola girmek yanlış olmuş. Ayrılır mı sandınız? Nasrettin Hoca’nın göle maya çalması gibi, ya tutarsa; siz de ya ayrılırsa diyerek beraber olmuş olmalısınız ama ayrılmamış, ikinizi de elinin altında istiyor. Kendinden hiçbir oyuncağı alınmasın, evde eşiyle, işte sizinle gönlünü eylesin. Niye hala bu duruma izin veriyorsunuz? Kendinizi düşünmeli, bir an önce onu hayatınızdan uzaklaştırmalısınız. Bu ilişkiden bir umudunuz olmasın. Devam ettiğinize göre hala umduğunuz bir şeyler olmalı, nişanlıyken ayrılamamış biri evlenince mi ayrılacak, lütfen saf olmayın. Bir ilişkide ummaktan fazlası gerekir.


Onu unutmak için ne yapmalısınız? Elinizden gelenin fazlasını yapmalısınız. Kendinizi kötü duruma düşürmemek, milletin ağzına düşmemek için. Bir an önce bu ilişkiye noktayı koymalısınız. Aynı iş yerinde devam etmemenizi öneririm. Bir daha sizi kandırma çabalarına girişme ihtimali yüksek. Telefon numaranıza kadar değiştirip, kökünden kesin bu ilişkiyi. Görmedikçe, unutmak daha kolay olur. Ağlamalarını, seni seviyorum demelerini değil sizi kandırdığını düşünürseniz daha kolay olur unutmak. Kendinizi oyalayacaksınız, onunla ilgili bir şeyler duyabileceğiniz insanlardan da uzak durmalısınız. Sevdiğiniz arkadaşlar, bugünler için ilaç gibidir. Neşeli olanlarıyla birlikte olursanız, size daha iyi gelecektir beraberce her şeye gülebilmek... Havalar serinlemeye başlıyor, sinemalar, alışveriş merkezleri gibi sizi oyalayacak yerlerde gezinin, evde tek başınıza kalıp düşünmekten kaçının. Başka olaylara, konulara odaklanarak, kendi duygularınızdan uzaklaşabilirsiniz. Kendi kendinize formüller üreteceksiniz unutmak için. Bunu yapacağınıza inanıyorum. Bundan sonrası için her şeyin güzel olması ve düşünerek adım atmanız dileğiyle size ve tüm okuyucularıma sevgiler diyorum...



***


Çözemediğiniz sorunlarınızı rumuzunuzla yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.


Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...


İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com


@yesimtijen


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.