Tuzun faydaları ve zararları...

Türk milleti günlük miktarın üç katından fazla tuz tüketmektedir.


Türkiye’de ölüm istatistiklerinde birinci sırada kalp-damar hastalıkları vardır. Bunun sebebi araştırıldığında karşımıza fazla tuz tüketimi çıkıyor.


Dünya Sağlık Örgütü, bir insanın günlük tuz ihtiyacını 5 gram olarak belirlemiş ama biz Türk milleti olarak günde 18 gram tuz tüketiyoruz.


Normalin 3 katından fazla tuz kullanıyoruz ve bunun sonucunda birinci sırada kalp damar hastalıklarına bağlı ölümler görülmektedir.

Mide kanserleri, felçler, inmeler, hipertansiyon, kemik erimesi artıyor.


Faydaları ve zararları


Tuzun faydaları:

  • Yemeklere tat kazandırır.

  • Vücudun asit-baz dengesini korur.

  • Vücudun elektrolit dengesini sağlar.

  • Aşırı sıcakta kalan kişilerde, kas krampları meydana gelir. Bu kramplarda tuzlu su eriyikleri verilerek hasta tedavi edilebilir.

  • Tansiyonu düşük hastalara tuzlu yiyecek ve içecek verilerek tansiyon yükseltilebilir.

  • Sofra tuzu idrar oluşumunu sağlar. İdrar oluşmadan metabolizmanın tehlikeli olan son ürünleri dışarı atılamaz.

  • Tuz aynı zamanda antiseptik, yani mikrop öldürücüdür. Besinlerin saklanmasında, salamura ve tuzlamalarda kullanılabilir.

Tuzun insan vücuduna yararları


Vücudumuza yiyecekler ve içtiğimiz su ile aldığımız iyot, yaşam için çok önemli minerallerden birisidir. Günlük iyot ihtiyacının % 90'ı gıdalardan, %10'u içme suyundan karşılanır.


İyot, boynumuzda bulunan tiroit bezinden hormon salgılanması için çok önemli olan bir mineraldir. Vücudumuzun gelişmesi beyin ve sinir sistemimizin çalışması, aktivitelerimizin ve vücut ısımızın sürmesini sağlayan tiroit bezi hormonlarının yapımı için iyot gereklidir. Ülkemizin büyük bir bölümünde olduğu gibi İlimizde de sudaki iyot yetersizdir. Vücudumuz için bu kadar önemli olan iyot yeterli alınmadığından çeşitli hastalıklar oluşur.


  • Gebelikte iyot eksikliği anne karnındaki bebeğin hem beyin hem de beden gelişimini olumsuz etkiler.
  • Gebelikte iyot eksikliği düşüklere, ölü doğumlara, bebeğin özürlü doğmasına, bebeklerde zekâ geriliğine ve cüceliğe sebep olur.
  • Çocukluk ve gençlik döneminde iyot yetersizliği bedensel ve zihinsel gelişme geriliğine neden olmaktadır.
  • Yetişkinlerde iyot yetersizliği guatrın yanı sıra beden ve zihin fonksiyonlarında dengesizliklere ve bozukluklara da yol açmaktadır.

İyot yetersizliği ve guatrın önlenmesinde en iyi yöntem olarak tuzun iyotlanması benimsenmiştir. Günlük iyot kullanımı erişkinlerde en az 50 mikrogram, ortalama 100-300 mikrogram, en fazla 1000 mikrogramdır. Günde 5-15 gr. tüketilen iyotlu tuz ile ortalama 150 mikrogram iyot alınır. Bu miktarlarda kullanılan iyotlu tuz sağlığa zararlı değildir ve yan etkileri yoktur. İyotlu tuz kullanımında insanların daha fazla tuz tüketmeleri değil normalde her gün kullanılan tuzun iyotlu olması önerilmektedir.


İyotlu tuzun iyot içeriğini kaybetmemesi için; serin, kuru ortamlarda, ışık geçirmeyen ağzı kapalı kaplarda saklanmalıdır. Yemeklere konulan tuzdaki iyot pişirme ile kayba uğradığından yemekler piştikten sonra tuzu konulmalıdır.


Unutmayalım ki! İyot yetersizliğinin neden olduğu hastalıkları tedavi etmek hem zor hem de pahalıdır. Buna karşılık iyotlu tuz kullanmak hem sağlıklı hem de ucuzdur.


Tuzun zararları:

  • Tuzlu yiyecekleri herkes sever. Tuza bir kez bağımlılık kazandınız mı, ne tuzsuz yiyeceklerden, ne de tuz yerine konulmuş maddelerle yapılmış besinlerden zevk alabilirsiniz... Ama tuz sakınılması gereken üç beyaz besinden biridir. Neden?

Lezzet duygusunu veren şeyler, dil ve damağınızda hissettiğiniz tatlardır.


Sizi mutlu eden, keyif veren, yemek yemenin coşkusunu güçlendirip sofralarınızı doyulmaz sohbet ortamları haline getiren de bu tatlardır. Doyulmaz bir lezzeti oluşturmada pek çok oyuncu vardır ama bunlardan ilk üçü, hem en önemlileri, hem de en tehlikelileridir: Tuz, şeker ve yağ!


Tuzlu yiyecekleri herkes sever. Tuza bir kez bağımlılık kazandınız mı, ne tuzsuz yiyeceklerden, ne de tuz yerine konulmuş maddelerle yapılmış besinlerden zevk alabilirsiniz. Tuzlu tatlara bağımlılık çocukluk çağlarından itibaren yavaş yavaş kazanılır. Bir süre sonra da vazgeçilmez bir tutku halini alır.


Tuz kullanmayı bir süre erteleyebilirseniz, bedeniniz daha az sodyumla beslenmeye uyum göstermede pek fazla güçlük çekmez. Tuz kullanımını azaltan ve besinler ile aldığı sodyum miktarını sınırlayanların tuzlu tat-lezzet isteklerinde gerileme oluşur.


Yapay tuz zararlı mı?

Tuz yerine geçen ürünleri kullanmak, tuzun zararlarından kurtulmanın en kolay yoludur ama tuz yerine geçen maddeler her zaman ve herkes için uygun olmayabilir. Yapay tuzların içerisindeki en önemli madde olan ‘potasyum’ bazı durumlarda ciddi problemler yaratabilir. Böbrek yetmezliği olanların, potasyum birikimine eğilimli sorunu bulunanların ve potasyum tutucu idrar söktürücüleri kullananların bu tür tuzları kullanmadan önce doktorları ile konuşmaları gerekmektedir.


Fazlası neden yasak

Eğer hem daha az sodyum kullanmak hem de herhangi bir sağlık sorunu ile karşılaşmamak istiyorsanız tuz yerine seçenek olarak bitkileri ve baharatları denemelisiniz. Özellikle limon ve limon suyu, kaliteli sirkeler ve bazı kurutulmuş baharatlı bitkiler ve kırmızıbiber lezzet unsurunu arttırmada, tuza olan özleminizi azaltmada size yardımcı olabilirler.


Vücudunuzun sodyum dengesini sağlamakla yükümlü organı böbreklerinizdir. Sağlıklı böbrekler fazladan alınan sodyumun büyük bir kısmını kolayca atmaktadır. Tuzun fazlasını terleme ile de atarsınız. Eğer böbrekleriniz yeterince çalışmazsa fazla tuzu atmakta güçlük çekersiniz. Vücudunuzda sodyum birikir, yüzünüzde, bacaklar ve ayaklarınızda şişmeler meydana gelir. Vücutta aşırı sodyum birikmesi sonucu oluşan bu belirtilere tıp dilinde ‘ödem’ denilmektedir.


Tuzun fazlası sadece ödem yapmaz. Damarlarınızda dolaşan sıvı miktarının artmasına, kan basıncınızın yükselmesine (hipertansiyon), kalp ve böbrek hastalıkları ile felç riskinizin artmasına neden olur. Özellikle toplumun yüzde 30’undan fazlasının sodyuma duyarlı kan basıncına sahip olduğunu düşünürseniz hipertansiyon eğiliminizin kanınızda fazla sodyum birikince tetiklenebileceğinden kuşkunuz olmasın!


Lezzet odaklı beslenmede ısrar ederseniz ‘fazla tuzlu beslenme’ tuzağına yakalanma olasılığınız yükselecektir. Özellikle genetik mirasından hipertansiyon riski olan biriyseniz, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği gibi sorunlarınız varsa besinlerle aldığınız tuz miktarını ölçülü tutmaya bakın.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.