Bu enerji nereden geliyor?

Bana bu aralar en çok sorulan soru bu? Az uyku, çok gezmek, sürekli bir hareket hali… En garibi evde olduğum zaman bile pek uyumaz oldum.

Salı gecesi sabaha karşı eve geldikten sonra Perşembe Çeşme’ye gidip, 3 sabah 8 de yatıp pazar günü eve döndükten sonra gece 1’de hala uyuyamamak niye? Peki niye sabah 6’da uyanıyorum. Bu arada hayatımda ilk defa Çeşme’ye gitmiş oldum.

Gitmeden önce gizli bir stresim vardı çünkü uzun zamandır, gezmeli eğlenceli bir tatil planı yapmamıştım. Daha çok sakin yerlerde ve dinlenme üzerine geçirmiştim yazları. Bu seferki her ne kadar deniz kenarı da olsa pek sulu bir tatil olmayacağını biliyordum.

Nitekim bir kere denize girebildim ancak. Bir kere de havuza. Ama bunun yanı sıra epey bir yer dolaşmış oldum oradaki arkadaşlarımız sayesinde… En güzeli de yıllardan sonra Selami Şahin’i tekrar hayatımıza sokmak oldu. Onu izlemeye gittik… Ve daha daha nerelere: Marrakech, Riders, Bobou, Deli Deli, Sobe, Göz, Rouge, Mi Casa, Levendiz, Cece, House 44, Paparazzi, Babylon… Çoğuna ikişer kere bile gittiğimizi söyleyebilirim.

Ben de kendime inanamıyorum aslında. Yorulmuyorum, hep bir enerji var içimde. Sabahları mahmurlaşsam bile öğleden sonraya doğru kıpırdanmaya başlıyorum ve bir gece önce saat 21.00’de uyumuşum gibi enerji doluyorum. Sonra düşündüm bunun sebebi ne olabilir diye… Bulduklarımı da sizinle paylaşıyorum tabii ki.

Birincisi uzun bir süre eğlenmemenin, çıkmamanın verdiği açlık var sanırım. Ağır yemekler ve davetler faslını aşıp sokak hayatının tadını uzun zamandır böylesine çıkarmamıştım.

İşin bir sırrı sanırım genç arkadaşlar edinmekte… Eskilerle daha sakin görüşmelere devam edebilirsiniz, ya da size uyanlar arada katılabilir ama genç ve gezen, pek çok yerde tanıdığı olan arkadaşlar çok önemli. Benim arkadaşlarım değil artık canlarım olmuş durumda bunlardan bazıları.

Bir başka önemli detay, çıktığınız gecelerde güzel ve bakımlı olacaksınız. Bu durum bol bol iltifat almanızı ve moralinizi yüksek tutmanızı sağlayacak. Yanınızdaki insanlar da hoş ve güzelse ortamınızın tadından yenmez…

Evet, gece için mekânınız olmalı… Tek başınıza da olsa gidebileceğiniz, rahat rahat takılabileceğiniz, istediğiniz kadar oturabileceğiniz bir iki yeriniz olmalı. Kendinizi kasmadan gidip takılabileceğiniz birkaç yer…

Tabii bu aralar çok gezdiğimin farkında olan babamın, beni 20 yaşında sanarak nasihat vermeye kalkışması da çok eğlenceli oldu. “Aman Nora, …” diye başlayın cümleleri epeydir duymamıştım ondan…

Bütün bunlar yan sebepler tabii. Esas güç içinizde. Kendinizi iyi ve güçlü tutmak durumundasınız. Klişe olmuş bir laf ama çok da doğru, sizi öldürmeyenin size güç vereceği…

Son dönem biraz sıkıntılar da besledi beni. Onlarla baş edebilmek için kendime yeni kapılar açtım sanırım.

Hayatımda 3 erkek kaldı. Onlar iyi olduğu sürece ben de iyi olacağım…