Kendimi kapadım açtım

Kovuğuma çekilip dinlenme ve yenilenme ihtiyacım o kadar büyümüştü ki, kendimi birçok sorumluluk ve zorunluluktan sıyırıp içimdeki çocuk nereye çekiştirirse oraya gitmeye karar verdim bu yazın başında... İlk olarak soluğu annemin ve ikizimin yanında aldım. Florida tatil beldesi olsa da benim umrumda olan deniz ve güneş değil, anne ve kardeş oldu.


Keyifle içtiğimiz çaylar, kahvelerle dinlendi ruhum ve sıcacık kucaklaşmalarla, sevginin bin türlü ifadesiyle hasretimiz biraz yatıştı. Sahilde uzun yürüyüşler yaptım kardeşimle, bisiklete bindim, özlediğim tropical meyvelerin hepsini şımarıkça fazla tükettim. Geçe kadar uyudum, günün ortasında yine uykum gelirse yine uyudum, defalarca “Sessizlik ne kadar değerli bir şey, burada inşaat olmadığı için çok şanslısınız” ve “Meğer ne kadar yorulmuşum” dedim. Bir süre için de olsa çocuk modunda olmanın tadını çıkarıp anneme naz bile yaptım.


İşim gücüm de vardı arada elbet, seanslarım oldu, hatta bir de röportajım. Ama bunları yapmadan önce kendime uzun bir süre izin verdim. İnsanın kendine izin vermesinin ne kadar önemli bir şey olduğunu daha iyi anladım, vücudunun ve ruhunun ritmine saygı duymasının ve bazen “sorumsuzca” davranmasının mutluluk ve huzur yolunda en büyük sorumluk olduğunu da. Bir gün fena şekilde düşüp kolumu ciddi şekile incittim, bir bardak bile kaldıramaz halde olunca mecburen dönüş biletimin tarihini uzattım. Yapmam gereken birçok dost ziyaretini yapmaya fırsatım olmadı bu yüzden ama böyle biraz izole olmam gerekiyormuş demek ki, kendimi akışa bırakıp iyileştim, dinlendim, yenilendim, dönüştüm.


Ve bunu öyle güzel bir dönemde yaptım ki, astrolojinin tam desteğini aldım yenilenirken. Yeni Ay ve tutulma, Merkür Retro, Mars Retro derken temmuz sonu yaşananan Ay Tutulması ve Dolunay büyük final oldu her anlamda. Hikayenin bu kısmını dönüşümden kısa bir süre sonra Ege havası alarak yaşadım. O haftayı yakın bir dostumla iç dünyamızı sorgulayıp yenilerken değerlendirme fırsatım oldu. Her şey doğal akışında gelişti, hiçbir şeyi önceden planlamadık ama her gün denize girdik, dinlendik, meditasyon yaptık, farkındalıklar ve spiritual öğretiler üstüne derin sohbetlerimiz oldu ve adeta kendi inzivamızı yarattık mükemmel bir şekilde. “Uncharted” adlı kitabı okuyup belki bininci kez arınma egzersizleri yaparken hala arınacak konularım kalmış olmasına şaşırdım. Yazdım, çizdim, ağladım, güldüm. Bana ait olmayan enerjileri sahiplerine geri gönderip, huzurlu frekansıma yakışmayan tüm tasalarımı meleklere havaleettim.


Kalabalıklardan bir süre için soyutlanarak, tam ruhumun ihtiyaç duyduğu şekilde bir şarj olma tatili yaptım anlayacağınız. Enerjimdeki değişim öyle büyük oldu ki anlatamam. Spontan, çocuklar gibi anda, mutlu bir modda yapılan tatiller için her zaman uzun uzun zaman olmuyor ama kendi kendime dedim ki “Arada 2-3 gün dahi olsa, bunu yaratmalıyım kendime hepi”. Gözlerim bir başka parlıyor, daha derin uyuyorum, her anlamda yaratıcılığım arttı ve enerji alanımı güçlendirdirdiğim için gün içi zaman zaman maruz kaldığım olumsuz dış etkenlerden zarar görmüyorum. Arada “hata vermiyor” sistemim artık yani çünkü kendimi “kapayıp açtım” ve bunu herkese hararetle öneriyorum.


Sevgiyle kalın...

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Iyi ki varsınız ????
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.