N’ayır, böyle en iyi 10 listesi n’olamaz!

Son üç gündür durup durup Demet Evgar’ın ‘Türkiye’nin En İyi 10 Kadın Komedi Oyuncusu’ndan birisi seçilmesine gülüyorum! Beyoğlu Belediyesi ile TÜRSAK Vakfı tarafından düzenlenen ve ülkemizde ‘sinema denilince akla ilk gelen 200 kişilik dev jüri’ tarafından seçilen Yeşilçam’ımızın ‘En İyi 10’ları listesine bakarken gözüme ‘Demet Evgar’ kaçtı resmen...



‘En iyiler - en kötüler’ listeleri




Bizim buralarda pek öyle ‘en sevilen’, ‘en sevilmeyen’, ‘en iyi’, ‘en kötü’ listeleri yapılmaz. Daha doğrusu ben bu tarz listelere pek rastlamadım... Sanırım ülkemizin sanat, spor gibi ‘nohut oda bakla sofa’ alanlarındaki ‘önde gelen dev isimler’, “Ya şimdi şuna iyi desek bu alınır, buna kötü desek bize küser” diye düşündüğünden bu ‘en iyi’, ‘en kötü’ topuna pek girmiyorlar. Bu tarz listelerin manyağı İngilizler! En azından ben onlarını bu manyaklıklarına bir süre tanıklık ettim. Bayılıyorlar ‘en sevilen’, ‘en sevilmeyenler’ listesi yapmaya. Gazeteler, dergiler, televizyonlar, radyolar yılda bir, yok yok ayda bir okuyucuları, izleyicileri, dinleyicileri arasında anket yaparak İngiliz halkının ‘en sevdiği-en sevmediği’ şeylerin bir listesini yapıyorlar.




Liste işinin suyunu çıkarmışlar




Kraliçe’nin ülkesinde bu ‘sevilen-sevilmeyen’ listesi sadece sinema, televizyon programları, müzik, tiyatro, oyuncu, şarkıcı gibi konularla da sınırlı değil. Zaman içinde işin suyunu çıkarmayı başaran İngiliz hemşerilerim, ‘En Sevilen Çizgi Film Kahramanı’dan ‘En Nefret Edilen Pembe Dizi Karekteri’ne, ‘En İyi Kötü Adam’dan ‘En Beğenilen TV Reklamı’na, ‘Unutulmaz Canlı Yayın Gafları’ndan ‘En Soğuk HolLywood Yıldızı’na kadar akla hayale gelmedik ‘listelere’ sahipler... Ben, ‘Rock Müzik Tarihinin En İyi Açılış Cümlesine Sahip Şarkısı’ listesini bile gördüm. BBC Radyo 2 yapmıştı ve listenin zirvesinde Morrisey‘den ‘Everyday is Like Sunday’ vardı.



Uğur Yücel’siz liste çok eksiktir!




Neyse, konuyu dağıtmayayım! TÜRSAK Vakfı’nın Yeşilçam’ın 100. yılında böyle bir ‘şıklık’ yapmasını takdir ediyorum. Bu kadar ‘ünlü’ ismi aynı sahnede bir araya getirmek bile büyük başarı ancak Demet Evgar’ı sinemamızın ‘En İyi 10 Kadın Komedi Oyuncusu’ndan biri seçen, kim oldukları hakkında en küçük bir firkim bile olmayan o 200 kişilik jüridekiler, Yeşilçam’ı kesip yerine AVM yapabilirler... Yakışır!




Mesela bu ‘200 sinefil jüri’ye göre Engin Günaydın’ı, Ata Demirer’i ‘beyazperdede’ Uğur Yücel’den daha büyük yapan ‘komiklik’ kriterİ ne? Topu topu bir Vavien mi? Sizce bu çok mu komik? Eyyvah Eyvah!




Öte yandan Demet Evgar beni ne kadar güldürdüyse Meltem Cumbul’un ‘En İyi 10 Kadın Drama Oyuncusu’ listesinde olması da en ağdalı Yeşilçam melodramından bile daha acıklı geldi bana! Listelere bakarken ‘gülen-ağlayan’ tiyatro maskına döndü yüzüm anlayacağınız...



En İyi 10’dakiler diğerlerine haksızlık




Yukarıda adını andığım ‘oyuncuların’ kötü olduğunu söylemiyorum! Ama çocukluğu birbirlerine yapışık sıra sıra tahta sandalyeler üzerinde, elinde içi buz dolu teneke kovalardan alınan gazozuyla ‘esas oğlan’la bir olup ‘kötü adamları’ döverek geçen biri olarak 100 yıllık Yeşilçam’da ‘En İyi 10’da onların adının yazıyor olması Yeşilçam’ı Yeşilçam yapan ve adını burada anamadığım birçok isme haksızlık gibi geldi bana.




Evet, sinema konusunda yetkin biri değilim ben! Öyle olsam ‘sinema denilince akla gelen 200 kişilik dev jüriden biri’ olurdum. Haa, iyi ki de değilmişim bu arada!




İçinde olduğum jüri böyle garip bir liste yapsa, Turist Ömer gibi ‘Sıkati’ye kendimi ışınlatır ya da “Hadi bana eyvallah” deyip Malkoçoğlu gibi zıplaya zıplaya ortamdan uzaklaşırdım...


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.