HBO – Ne güzel şeysin sen!
Bir zamanlar – öyle dediğime bakmayın, birkaç yıl evvel – bir dizi vardı ey okuyucum! HBO denilen şahane kanalın, şahane bir dizisi olmakla beraber kah fantastik, kah dram, kah mistik bir serüvendi bu dizi. Bendeniz izlerken kendimi kaybeder, şehre bir sirk filan neyin gelse de gidip katılsam derdim. Neyden mi bahsediyorum? The Carnivale’dan tabi ki.
Büyülü gerçekçiliğin televizyonda ilk yansıması olan dizi dün gibi aklımda. 30’ların Amerika’sı, ecnebinin büyük depresyon dediği büyük buhran yılları, açlık, parasızlık, sefalet ve toz. Toz içindeki insanlar. İdil bu dizi nasıl derseniz, tozlu derim size. Açılışından kapanışına kadar eski bir kitabın tozlu sayfalarında geziyormuş gibi ya da eski bir filmin karıncalı ekranı gibi, ama şahane, ama muhteşem. Öyle şahane ki, televizyon tarihinin en önemlilerinden.
Konuya gelirsek; 30’ların buhranlı yıllarında, bol tozlu yollarda -ben diyeyim kamyon, siz ne dersiniz bilemedim- bir grup tuhaf insan dolanmakta. Freak Show diye tabir edilen, fal bakanından, sakallı kadınına her türlü şeyin olduğu bu karnavala bir genç katılıyor Ben adında. Kıymeti kendinden menkul bu karnavalda Ben, işçi olarak çalışmaya başlar, rüyalarını da beraberinde getirmiştir. Ben gibi tuhaf anlamlarla dolu rüyalar gören bir diğer kişi de Peder Justin’dir. Biri karanlık bir diğeri aydınlıktır.
Hristiyan inancına göre her asırda dünyaya gelen, “Creature of Light” ile “Creature of Dark” (Işık Yaratığı ile Karanlık Yaratık) arasındaki iyi ile kötünün, hür irade ile kaderin savaşını anlatan Carnivale, 30’ların Amerika’sını öyle bir anlatıyor ki, görenler hayran, görmeyen bin pişman!
Sakallı kadından, kertenkele adama, yapışık ikizlerden, geçmişi ve geleceği görebilen falcılara ve etrafında olan biteni herkesten iyi gören kör adamdan egzotik, seksi dansçılara kadar ne ararsanız bir karnavalda bulabileceğiz renkli karakterler dolu dizi. Gizem, sihir, mistik, yeniden doğum, ölüm, bilgelik, aydınlık, karanlık gibi öğeleri taşıyan dizi, izleyiciyi zaman vay arkadaş dedirtmekten alıkoymuyor.
Karakterlerin kıyafetlerinden, dekora, hikayeden, anlatıma ve hatta jeneriğe kadar şahanelik abidesi olan Carnivale, erkenden ekrana veda etmesi ile de akıllardan çıkmıyor – ne yazık ki, pis HBO nasıl kıydın diziye!
Reyting denilen tek dişi kalmış canavarın, bu dizi güzel ya da bu nedir allasen, arkadaşı alalım demesi ile ekrana veda eden, sadece 2 sezon gösterilip ama o 2 sezonda izleyiciye görsel şölen yaşatmış Carnivale’ı gizemden, mistikten hoşlanıyorsanız, kaliteli bir şeyler arıyorsanız izleyin derim!
Haydi biraz toz sallayalım a dostlar!
YORUMLAR