Neden aşk?

Evrenin en büyük sırrıdır aşk.

Üstüne milyonlarca kelam edilmiş, herkes kendi anladığınca anlatmaya çalışmıştır aşkı. Niyetim onu tanımlamaya çalışmak değil haşa!

Çünkü aşk tanımsızdır.

Üstüne ne dersen de, bir tarafı eksik kalır. Onu tanımlamaya çalışmak, zihnimizin içine hapsetmek demektir.

Aşk zihinsel değildir. Bilakis gerçek aşk seni zihinden çıkarır.

Aşkı tanımlamak değil ama aşkı “bilmek” insan için neden bu kadar önemlidir?

Bu sorunun üzerine düşündüğümde, aşk içinde olma halinin bizlere ne öğrettiği üzerinde yoğunlaştım…

Evet, aşk bir haldir.

Aşk varoluşun nedenini anlamaktır.

Aşk seni zihnin esiri olmaktan kurtarır.

Aşk birinin diğerine sunacağı bir şey değildir.

Aşk içinde olmak bir teklif değildir.

Aşk her an, daima önümüzde durur.

Aşk ile yaşamak sadece bir seçimdir.

Aşkın vakti diye bahsettiğin şey, sadece bu seçimi yapmak için ne kadar direneceğin ile alakalıdır.

Aşk bir kişiye özel değildir.

Çünkü varlık aşk ile yaratılmıştır ve özü budur, eninde sonunda döneceği şey de aşk halidir.

Bilgiyi nasıl hayata geçirebiliriz sorusunun cevabına baktığımda, sevgi ve aşkı deneyimleyerek cevabını buluyorum hem kendimde hem de pek çok öğretide. “Aşk ile yanmak” olgusunun içinde gizli bu.

“Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır

Acaba, ilahi aşk peşinde mi koşmalı,

Mecazi mi, dünyevi mi semavi ya da cismani mi? diye sorma,

Ayrımlar ayrımları doğurur.

Aşk ın ise hiç bir sıfat ve tanımlamaya ihtiyacı yoktur.

Başlı başına bir dünyadır aşk

Ya tam ortasındasındır, merkezinde,

Ya da dışındasınıdır, hasretinde.”

diye özetler Şems.

Aşkı ve sevgiyi deneyimleyerek, boyutsuzluğu, mekansızlığı, tanımsızlığı, kimliksizliği, koşulsuzluğu “bilebiliriz”.

“Nasıl?” sorusunun cevabının burada gizli olduğunu düşünüyorum. Bilgi deneyimsiz bir işe yaramaz. Ancak deneyimlediğin şeyi “bilebilirsin”.

Çok sevmek beni büyütüyor, idrak etmemi sağlıyor.

Ama bir taraftan Halil Cibran’ın dediği gibi öğütüyor da.

Her iki halde de şükürler olsun ki sevebiliyorum…

Sadece insanı değil, yaratılmış her şeyi…