Yoklanan mezarlar


Her yeni ölüm, eski bir mezarı yoklar.


Bu, ölülerin dayanışmasıdır. Toprağa gömülen her yeni kemik, daha önce toprakla buluşan kemikleri hatırlatır. Ölüler böylece bir araya gelir.


Ölülerin bu birlikteliği henüz hayatta olan insanların canını kemiklerine kadar acıtır. Aslında bu, yaşayanlara verilen bir hediyedir. Çünkü kalbinizi, karşısında direnemeyeceğiniz bir güçle sonuna kadar açar. Açarken kestiği yerin bir tarafından kan damlarken, diğer tarafı balla sıvanır. Adına Yas denir.


Yas’tan bahsederken çoğunlukla keder konuşulur, doğrudur. Keder, yukarıda bahsettiğim, Yas’ın kalbinizi açarken kullandığı, iki ucunda iki ayrı tadı olan bıçağın kan damlatan keskin tarafıdır. Ama sadece bundan ibaret değildir.


Bence Yas, eksik ve yanlış anlaşılmış bir karakterdir. Canlıdır. Onunla hiç tanışmamış veya tanışıklıkları talihsiz sebepler yüzünden ‘’keder’’ seviyesine indirgenmiş olanlar için Yas’ı anlatmak istiyorum. Çünkü bu yapılması gereken, hatta yapılması çok geç kalınmış bir eylemdir.


İngilizce ’de “grief” kelimesi, Latince ’de “ağır” anlamına gelen gravare kelimesinden türemiştir. Aynı kök (gravare) , “yerçekimi” ve “ciddi” anlamına gelen kelimelerin de temelini oluşturur. Kendimi anlaşılmış, sizlerin de beni anladığınızı hissedeceğim başlangıç noktası burası olabilir gibi geliyor. Bu ağırlık sadece derin bir üzüntü yaratmakla kalmayıp, eğer içinden sabırla geçilip yoldaşlığı kabul edilirse, ilahi bir iç görü duygusu sunarak o kişinin ruhunun aksanlarını değiştirir. Yasına sahip çıkan pek çok kişinin sanata bakışı, müzik, şiir ve resme hayranlığı veya iç dünyasını herhangi sanatsal bir yolla ifade kanalı açılır. Çünkü Yas, ağırlığıyla sizi durdurur, yavaşlatır, kemiklerinizi acıtır ve kalbinizi keserek açar. Böylelikle o ana kadar farkında olmadığınız şekilde kalbinizin/ bilincinizin/bilinçaltınızın saklı köşeleri ortaya saçılır. Yaşamın sizin aracılığınızla akışının başka yolları mümkün hale gelir.


Modern olarak adlandırılan çoğu toplumda Yas sürecinde yaşananların medikal ve/veya psikolojik bir müdahale gerektiren bir durum olarak yorumlanma eğilimine rağmen iç görü, esinlenme, zaman ve kutsal kavramlarını farklı olarak algılayan toplumlar da vardır. Bu toplumlarda uykusuzluk, insanlardan uzaklaşma, az konuşma veya iştahsızlık, şifa üreten zihin durumlarına açılan kapı olarak görülmektedir. Özellikle kendiyle yalnız kalmaya duyulan ihtiyaç ve derin dinleme halleri ruhsal güç elde etmek ve görünen/görünmeyen âlemlerin ilhamlarına alıcı hale gelebilmek için neredeyse bir ön şarttır.


Modern hayata uyum sağlayabilmenin koşulları hızlı olmak, birkaç işi bir arada yapmak, zaman idaresi ve planlama konularında ustalıkla hareket etmek gibi durumlara bağlıyken Yas’ın misafirliği sizi yavaşlatır zira yavaşlamadan o derin dinleme haline girmeniz imkânsızdır.


Yavaşladığınızda, izin verirseniz, kırılan kalbinizden en saf haliyle yaşam akar. Bal tadında. Buna da Şükran denir. Şükran da Yas gibi yanlış anlaşılmıştır. Bahsettiğim modern toplumlardaki şükran pratikleri daha çok sahip olduklarımızı kaybetme korkusuna dayalı otomatik reflekslerdir. Asıl şükran sadece hayatta bizi rahat ettiren veya başımıza gelen güzel şeylere değil, yaşamın iyisi ve kötüsüyle- tüm haliyle – akışına minnet ve hayranlık duymaktır.


Yas ve Şükran hep bir aradadır. Hakkıyla ağırlanan Yas’ın duvağının arkasında Şükran vardır.


Yavaşlamayanlar, yasıyla yoldaş olmayanlar veya kalbinin derinliklerine inemeyenler içinse sonradan karşılaştıkları her ölüm gelip eski ölümleri yoklar. Nihayetinde Yas, ölülerinizin yaşamı koruyup kollamasından başka bir şey değildir.


Yas, büyük dalgalarla sörf yapmak gibidir. Hem heyecanlı hem öldürücü olabilir. Öldürücülüğü, sonrasında yaşamınıza hiçbir şey olmamış gibi devam etmenizdir.


Taa ki yoklanan eski bir mezar kalbinizden önce kan sonra bal damlatana kadar.


Yazının İngilizce versiyonu: "The graves that are visited"



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.