Toplum olarak hayattaki bazı şeyleri insanın tek başına yapması garip karşılanır. Mesela tek başınıza bir restorana yemeğe gittiğinizde size kuytu köşe bir masa verilir ki çift gelenlerin yerini işgal etmeyesiniz diye. Ya da sinemaya gittiğinizde bir bilet lütfen dediğinizde insanlar size garip bir şekilde bakar ve içlerinden "Tek başına sinemaya mı gelinir?" Şeklinde düşünmesi muhtemel bir olasılıktır.


Oysa bir insan toplumun kabullendiği, birileri ile yapılması gerekildiği düşünülen şeyleri hayli hayli tek başına da yapabilir. Yaşamım boyunca çoğu kez tek başıma sinemaya da gittim, en iyi restorana yemeğe de. Ve bundan da oldukça keyif aldım çünkü her şey benim istediğim gibi oldu. İstediğim restorana gidip, canımın çektiği yemeği yedim. İlgi alanım dışı bir filme zoraki gitmek yerine, ilgilendiğim bir filme gittim ve doyasıya güldüm de ağladım da. Elbette tüm bu iki kişilik şeyleri yanımda sevdiğim kadın ya da en iyi dostumla yapayım ama bazen bu hayatta olmayınca olmuyordu. Ne kadar çabalasanız da insanlar sizi yarı yolda bırakabiliyordu. O kadar çok yarı yolda bırakıldım ki en sonun da insanlardan beklentilerimi bırakıp kendimle yalnız kalabilmeyi öğrendim. Andrei Tarkovsky’ın tam da bununla ilgili söylediği harika bir söz vardı; “Kendinizi, kendinizle zaman geçirmeyi yalnızlık sanmayacağınız şekilde yetiştirin.” Ben de öyle yapmaya başladım ve hayattan daha fazla keyif öğrendim.


Burada kesinlikle yalnız kalmayı, hayatınıza birilerini almamanızı ya da birilerini hayatınızdan çıkarmanızı savunmuyorum. Böyle bir yalnızlığı kimse istemez. Burada dediğim şey, kendiniz ile vakit geçirmeyi öğrenmek ve her şeyi karşı taraftan beklememeyi öğrenmek. Gidin kendinize bir buket çiçek alın mesela, sevdiğiniz adamdan beklemeyin bunu. Ya da çok beğendiğiniz bir gömleği gidip alın, eşinizin ya da sevdiğinizin hediye etmesini beklemeden. Vizyonda ki bir filme tek başınıza gidin ve korkmadan bir bilet lütfen deyin, karşınızdakinin zihninde dönen düşünceleri umursamadan. En sevdiğiniz sanatçının konserine bir bilet alın ve bağıra bağıra eşlik edin şarkılarına.


Kendinizle vakit geçirmekten keyif alın ve bu keyiften aldığınız tatla insanlar hakkında beklentiye girmeyi bırakın. Sizi tek bırakınca düşeceğinizi düşünenlere, dimdik ayakta olduğunuzu, zorluklara tek başınıza göğüs gerebileceğinizi gösterin. Çünkü gücünü yalnızlığından alanları kimseler yıkamaz. En büyük acılara, zorluklara göğüs gererler ve ne olursa olsun, başlarına ne gelirse gelsin mücadele ışıkları sönmez ve yalnızlıklarıyla kuvvetlenenleri, hiç kimse gidişiyle korkutmayı başaramaz.



YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.