İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Toplumsal ve Ekonomik Araştırmalar Merkezi tarafından düzenlenen Team Seminerleri kapsamında sunum gerçekleştiren Dr. Deniz Karaoğlan, eğitim seviyesi ve sağlık ilişkisi üzerine açıklamalarda bulundu. Dr. Deniz Karaoğlan’a göre eğitim seviyesi yüksek kişiler daha sağlıklı...

“Eğitim seviyesi yüksek olan bir kişinin sağlık durumu, düşük eğitim seviyesindekilere göre daha iyi”nin bize detaylarını paylaşır mısınız?

Yapılan değişik teorik ve amprik çalışmalar kişilerin eğitim seviyesi ve sağlık durumu arasındaki ilişkinin pozitif olduğunu gösteriyor. Bu ilişkinin neden pozitif olduğunu kısaca şu maddelerle açıklayabiliriz:

  • Kişilerin eğitim seviyesi yükseldikçe sağlık konusunda daha çok bilinçleniyorlar ve sağlık hizmetlerinden (örneğin, koruyucu sağlık hizmetlerinden) daha fazla yararlanıyorlar.
  • Eğitim seviyesi yüksek olan insanlar daha iyi işler buluyorlar, dolayısıyla bu işlerde kapsamlı bir sağlık sigortasına sahip oluyorlar ve daha güvenli ortamlarda çalışıyorlar.
  • Eğitim seviyesi yüksek kişiler geleceklerine daha umutla bakıyorlar ve geleceklerini güvence altına almak için sağlıklarına daha fazla yatırım yapıyorlar.
  • Eğitim seviyesi yüksek kişiler daha çok bilgi akışına sahip oldukları için sağlık konusunda yeni bir bilgiye daha kolay ulaşıp davranışlarını (örneğin sağlıklarına zarar verebilecek yeme içme alışkanlıkları gibi) ona göre değiştirebiliyorlar.

Demografik eğrisi var mı bu araştırmanın? Araştırmada, hangi eğitim düzeyi en yüksek çıkıyor?

Türkiye’de her insanın ortalama 25 yaşına geldiğinde ulaştığı eğitim seviyesi belli oluyor. Bu nedenle araştırmayı 25 ve 25 yaş üstü kişiler için yaptık. Tüm Türkiye geneli için yapılan bu araştırmaya göre, sadece 25 yaş üstü kişiler için rakamları veriyorum, ilkokul mezunlarının oranı yüzde 44,5. Araştırmada ilkokul mezunu 5 yıllık ilkokulları bitirenler olarak tanımlanıyor. Bunun yanında lise mezunlarının oranı yüzde 15. Üniversite mezunlarının oranı ise %12.


Sosyolojik araştırmalara göre bilgi ve mutluluk arasında tezat ilişki var diye biliyoruz. O zaman ruh sağlığı ve bilgi ilişkisinde de (çok bilen değil az bilen daha mutlu tezi) tam tersi bir durum söz konusu olmuyor mu?

Mutluluğun nasıl tanımlandığına bağlı olarak söylediğiniz tezat ilişki tersine dönebilir bence. O yüzden tam tersi bir durum kesin söz konusudur diye bir şey söyleyemem. Yalnızca yaptığım araştırmaya göre şunu söyleyebilirim: Ruh sağlığı ile ilgili hastalıklar (kronik depresyon, kronik kaygı ve endişe gibi) çok büyük bir oranda eğitim seviyesi düşük kişilerde görünüyor. Eğitim seviyesi yüksek kişilerde bu rahatsızlıkların görülme olasılığı çok daha düşük.


Daha anlaşılır bir dilden yorumlar mısınız araştırmayı ve detaylarını alabilir miyiz?

Araştırmada öncelikli olarak kişinin sağlık durumunu etkileyen sosyo ekonomik faktörler incelenmiş ve bu faktörlerin kişinin sağlığı üzerinde ne gibi bir şekilde etkili olabilecekleri tartışılmıştır. Bu faktörler başlıca eğitim, cinsiyet, yaş, yaşanılan bölge (kentsel/kırsal), medeni durum, istihdam durumu ve hane halkı geliri olarak sıralanabilir. Ancak araştırmanın önceliği sağlık ve eğitim arasındaki ilişkiyi incelemektir. Ben de bu konu üzerinde durmak istiyorum Araştırmada sağlık çıktıları olarak kişinin kendi rapor ettiği sağlık durumu (Çok iyi/İyi/Orta/Kötü/Çok Kötü) ve kişilerin sağlık ile ilgili olan davranışları kullanılmıştır. Bu davranışlar sigara tüketimi, alkol tüketimi, meyve ve sebze tüketimi ile kişinin düzenli egzersiz faaliyetleridir. Bunların dışında kişinin veri setinde mevcut olan boy ve kilosu kullanılarak Vücut Kitle İndeksi (VKİ) hesaplanmış ve eğitimle aralarındaki ilişki test edilmiştir.


Eğitim ve kişilerin kendilerini hissettikleri sağlık durumları arasındaki ilişki kısaca şöyle özetlenebilir: Türkiye’de eğitim seviyesi ve sağlık durumu arasında pozitif bir ilişki vardır. En yüksek eğitim seviyesi olan kişilerin (Üniversite mezunları ve yüksek lisans, doktora mezunları) diğer eğitim gruplarına göre daha fazla “Çok İyi” sağlık durumu rapor ettikleri görülmüştür. Buna karşılık “Çok Kötü” sağlık durumu rapor etme frekansının en yüksek okuma ve yazma bilmeyen kişilerde görüldüğü saptanmıştır.

Diğer sağlık çıktıları içinse sonuçlar şu şekilde özetlenebilir:


Belirli bir eğitim seviyesine kadar (ortaokul) sigara tüketimi olasılığı artarken, belli bir eğitim seviyesinden sonra düştüğü görülmüştür. Üniversite veya daha yüksek derecesi olan kişilerde sigara içme olasılığının iyice düştüğü gözlenmiştir. Bu durum yüksek eğitim seviyeli kişilerin sigaranın zararları konusunda daha farkında olduklarını kanıtlamaktadır. Bir başka sonuç ise alkol tüketiminin eğitim seviyesinin yükselmesiyle beraber görülme olasılığının artmasıdır. İncelediğimiz sağlık davranışlarından, insan sağlığına yararlı olabilecek davranışlardan sebze ve meyve tüketimi ile düzenli egzersiz yapma olasılıklarının eğitim seviyesindeki artış ile birlikte yükseldiği görülmüştür.


Yine bu sonuca bağlı olarak, eğitim seviyesi yüksek kişilerin sağlığa yararlı davranışların yapmalarının faydalarının kendileri için daha iyi sonuçlar doğuracağının farkında oldukları tespit edilmiştir.


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.