Kayısı birçok hastalığa şifa olan, içeriğinde bolca A, B ve C gibi temel vitaminleri barındıran sağlıklı tatlı bir meyvedir. Oldukça lezzetli olan kayısı kuru olarak da tüketilebilir, aynı zamanda çayı da yapılmaktadır.

Kayısı çayı nasıl yapılır?

Kayısı çayı elde etmenin iki farklı yolu vardır:

Sallama poşet çay: Güvendiğiniz market ya da aktarlardan bulabileceğiniz poşet kayısı çayını bir bardak kaynamış suda 7-8 dakika bekletin. Süre dolduğunda çayınız demlenmiş olacak, poşet çayı çıkartıp afiyetle içebilirsiniz.

Kuru kayısı çayı: Tencerede bir miktar su kaynattıktan sonra 2 adet kuru kayısı ekleyin ve bu şekilde 2 dakika daha kaynatın. Ardından altını söndürüp 10 dakika demlenmeye bırakın.

Evde meyve ve sebze kurutma yöntemleri

Kayısı çayı nasıl tüketilmeli?

Kayısı çayı günde en fazla 1-2 fincan içilmelidir. Uzun süre düzenli olarak tüketmemeli, ara vererek içmelisiniz. Ayrıca kayısı çayının su attırrıcı özelliğinden dolayı tükettiğiniz günler bol su içmeye dikkat etmelisiniz. Zayıflamak için kayısı çayından maksimum etki alabilmek için sağlıklı beslenmelisin. Aç ya da tok karnına içebilirsiniz.

Kayısı çayının faydaları nelerdir?

Kabızlığı tedavi eder

Kayısı zengin lif içeriğine sahiptir, bu sayede bağırsak hareketliliğini sağlar. Besinlerin absorbe edilmesine ve işlenmesine destek olur. Böylelikle kabızlık sorununun giderilmesini sağlar.

Kemik sağlığını destekler

Kayısının içeriğinde bulunan kalsiyum, fosfor, manganez, demir ve bakır mineralleri kemik yapısının oluşmasında önemli rol oynamaktadır.Bu sayede kayısı çayı tüketimi kemiklerin sağlıklı gelişmesini sağlar ve osteoporoz gibi kemik rahatsızlıklarının da önlenmesini sağlar.

Göz sağlığını destekler

İçeriğinde bulunan A, C ve E vitaminleri ve bakır, çinko mineralleri sayesinde sağlıklı bir görüşe sahip olmanıza destek olur.

İltihaplanmalarla savaşır

Anti inflamatuar özelliği sayesinde vücutta oluşan iltihaplarla savaşır ve daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur.

Sindirim sistemini destekler

Tek bir kayısı ya da bir fincan kayısı çayında, günlük lif ihtiyacımızın %12’si bulunmaktadır. İçerdiği bu zengin lif sayesinde besinlerin daha kolay sindirilmesini sağlar ve sindirim için gerekli olan iyi bakterileri besler.

Kalp sağlığını destekler

İçerdiği yüksek oranda lif sayesinde kötü kolestrolün azalmasını, iyi kolestrolün de artmasını sağlar. Ayrıca içerğinde bulunan potasyum sayesinde kalp kaslarını tutar, sistemdeki elektrolit seviyelerini dengeler.

Antioksidandır

Doğal bir antioksidan özelliği gösterir ve bu sayede vücudu biriken toksinlerden arındırır.

Cilde iyi gelir

Sağlıklı bir cilt için kayısı çayı oldukça destekçidir. İçerdiği vitaminler sayesinde cilde destek olurken antioksidan özelliği sayesinde yaşlanma sürecini yavaşlatır.

Kansere karşı savaşır

Vücuttaki hücrelere saldırarak kanser olma riskini arttıran serbest radikallerin en büyük düşmanı antioksidanlardır. Kayısı çayı içerdiği antioksidanlar sayesinde serbest radikallerle savaşır.

Zayıflamaya yardımcıdır

Yüksek lif içeriği sayesinde sindirim ve boşaltım sistemini destekler, bu sayede metabolizma hızını artırır.

Doğal bir ateş düşürücüdür

İçerdiği vitamin, mineral ve kalori sayesinde vücutta meydana gelen ateşi düşürmede yardımcıdır.

Kansızlığa iyi gelir

İçerdiği bakır ve çinko mineralleri sayesinde anemi hastalığını önler, tedavi sürecine destek olur.

Kayısının faydaları nelerdir?

Kan eksikliğinin 10 belirtisi

Kayısı çayının zararları nelerdir?

• Her besinde olduğu gibi kayısı çayında da aşırı tüketim söz konusu olduğunda alerjik reaksiyonlar ve yan etkiler gözükebilir. Bunlar ciltte kaşıntı, kızarıklık, döküntü, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı, kusma gibi etkiler olabilir.

• Aşırı miktarda tüketimi durumunda ishal görülebilir.

• Kuru kayısı sülfit içermektedir ve bu da astım durumlarını tetikleyebilmektedir. Astım rahatsızlığı ya da sülfit hassasiyeti olan kişilerin kayısı çayını içmemesi önerilir.

• Kronik bir raahtsızlığınız veya düzenli olarak kullandığınız bir ilaç varsa doktora danışmadan kayısı çayını tüketmemeniz önerilir.

En faydalı 5 meyve kurusu

Kuru meyve alırken dikkat etmeniz gerekenler nelerdir ve en faydalı kuru meyveler hangileridir?

10

Ananastan kiviye, elmadan eriğe kurutulmuş meyveler, tazelerinin yerini alıyor. Üstelik hem çok faydalı hem de daha doyurucular. Peki hangi kuru meyve neye iyi geliyor? Günde ne kadar tüketmeli, evde nasıl hazırlamalı? Cevapları bu yazıda.

Milattan önce 4. yüzyıl Mezopotamya'sından bu yana hayatımızda olan kuru meyveler şimdi neredeyse tazelerinden daha popüler! Günün koşturmacası içinde açlığınızı giderecek kuru meyveleri lezzetli bir ara öğün olarak çantanıza atın. Kuru meyveler, enerjinize enerji katarken kendinizi zinde hissettirirecek, yorgunluğunuzu ve stresinizi alacak. Üstelik besin değeri açısından da zenginler; dengeli tüketildiğinde vücudunuz için gerekli olan mineral ve vitaminleri sağlarlar.

Tazelerinde yüzde 90 oranında bulunan su, meyveler kurutulduğunda yüzde 10-20 civarına iner. Posası kurutulmuş meyveler daha yoğundur ve içeriğindeki kalsiyum kemiklerinizi güçlendirirken, mineraller kan basıncınızı düzenler, yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlıklarına karşı sizi korur. Üstelik taze meyvelere göre daha fazla lif içerir. Bu da tokluk hissi yaratır. Sindirim sorunlarına iyi gelir ve kuvvetli bir antioksidandır.

Kuru meyve satın alırken - Şeker ilavelilerden uzak durun. - Makul ölçüde tüketin. - Kurutulma esnasında şeker yoğunluğu artar. Bu da kuru meyvenin kalorisini yükseltir.

Evde hazırlarken Elma, portakal, armut ya da ananas; sevdiğiniz herhangi bir meyvenin üzerine biraz tarçın ekleyerek düşük ısıda fırınlayın.

Hangi kuru meyve neye iyi geliyor? Erik Kanser ve yaşlanmaya karşı koruyucu. B1, B2, B3, B6, A, C ve E vitaminleri bakımından zengin. İçerdiği potasyum ve magnezyum kalp, böbrek, tansiyon, karaciğer hastalıklarına karşı birebir.

Kayısı A vitamini ve potasyum kaynağı. Cilde, sindirim sorunlarına, stres ve kansızlığa iyi gelir. Lif oranı yüksek olduğu için kansere karşı faydalı besinler arasında.

Elma Yüksek lif içeriği sayesinde tok tutar. Gözleri kuvvetlendirici etkisi bulunmaktadır.

İncir Boğaz ağrısı ve bronşite karşı etkili. Hücre gelişimini destekler. Yağ, sodyum, kolesterol içermez. 100 gram kuru incir ile vücudun günlük gereksinimlerinden kalsiyumun yüzde 17'si, demir ve magnezyumun yüzde 30'u, fosforun yüzde 20'si, B1 vitamininin yüzde 5'i ve B2 vitamininin yüzde 4'ü karşılanır. Sindirimi kolaylaştırır. Bakterilere karşı koruyucu etkisi var. İçerdiği kalsiyum ve fosfor, kemik ve dişler için faydalı.

Üzüm A, B1, B2, C vitaminleri, demir, çinko, potasyum, magnezyum, fosfor bakımından zengin. Sindirimi kolaylaştırırken günlük demir ihtiyacının yaklaşık yüzde 35'ini karşılar. Unutkanlığa çare. Ayrıca böbrek ve karaciğer hastalıklarına da yararlı.