Bunu o kadar çok çiftten duyuyorum ki… Tahminlerinizden de fazla üstelik… Dışarıdan bakıldığında her şey yolunda gibi gözüken evlilikler aslında gerçek evlilikler değil. Çünkü cinsel hayat yok! Başlangıçta varsa bile evliliğin devamında yok. En acısı ise hiç başlamadan biten cinsel hayatlar… Evliliklerinin ilk döneminde haftada 4-5 kere birlikte olan sonrasında bu sayı 1-2’ye inen ve zamanla cinsel hayatları yok olan çiftler öyle mutsuzlar ki...

Kadınla erkek birbirini severek evleniyor ama o özel anı, heyecanla bekledikleri o ilk günü yaşamaya çalıştıklarında duvara toslamış gibi oluyorlar… Ya kadın korkuyor, geriliyor çok istese de eşiyle birlikte olamıyor ya da erkek kendini başarıya öyle odaklıyor ki başarısız oluveriyor. Çocuklukta biri gelecek korkusuyla mastürbasyon yapmaktan, öğrendiğimiz ‘işini bitir kenara çekil’ sevişme modellerine, stresin beyne, penisten önce hükmetmesinden karşı cins tarafından yeterince uyarılmamaya dek bir sürü nedeni var bunun… Ama çözümü de var…

Kadınların en çok karşılaştığı sorun; ilişkiye girememe ya da ilişkiye girmede zorlanma olarak bilinen vajinismus. Erken boşalma ve sertleşme sorunu ise erkeğin hayatı boyunca yüzde 60-70 oranında karşılaşacağı bir durum. “Bu gece erken boşalacak mıyım? Penisim sertleşecek mi? İyi bir birliktelik yaşayacak mıyım? Vajinal kuruluk yaşayacak mıyım? Acı, ağrı, kanama çok olacak mı? Orgazm olacak mıyım?” Ve daha niceleri... İlişki anında da bilinçaltı sesi ‘vücudunu koru’ emrini verip korku hormonunu salar. Sonuçta bu hormon cinsel isteği azaltır, orgazm yaşatmaz yani sonuçta ilişki başlamadan biter.

Vajinismus sorunu yaşayan kadının bedeninde hakim olan duygu korkudur. Bu korkuyla beden kendini korumaya alır, savunma pozisyonuna geçer, kasılır. Bu problemlerle evliliği devam ettirmek söz konusu olamaz. Doğru bir vajinismus tedavisi ve terapisi alarak vajinismustan kurtulmak mümkün. Erkeğin ise ilk ilişkide "başarıya" aşırı odaklanması, beraberinde "başarısızlık" getirebiliyor. Doğal bir cinsellik yaşanmasında temel kriter, erkeğin kızlık zarını aşması değil, erkek ve kadının birbirlerine cinsel anlamda yakınlaşmaları. Kadının kendini iyi ve hazır hissetmesi için erkek, gerekli toleransı tanımalı. İlk cinsel deneyimde seçilecek mekan da diğer önemli nokta. 'Yakalanma' korkusunun yüksek olduğu bir mekan seçilmesi, ilk birlikteliği korkulu bir deneyime dönüştürebiliyor. Daha sonraki ilişkilerin aynası olabilecek ilk ilişkide özellikle erkek partner kadının duyarlılığını önemsemeli ve anlayışlı olmalı. Kadının gevşemesi ve rahatlaması için daha sabırlı olmalı. Ayrıca ilk cinsel ilişkide ön sevişme çok önemlidir. Ön sevişme sırasında her iki partnerin birbirine dokunmaları, haz almaya odaklanmaları gerekir.

Cinsellik öğrenilen bir davranıştır ve ilk cinsel deneyimlerden sonra insanlar zaman içinde cinselliği öğrenecektir. Ataerkil düzenin sürdüğü her toplumda erkekler ilk cinsel deneyim korkusu yaşar. Çünkü cinsel ilişkiye “erkek olma” anlamı yüklenir. İlk cinsel ilişki aşılması gereken bir sınav olarak görülür. İlk ilişki sırasında yaşanan heyecan fazla büyütülmemeli. Erkekler ilk cinsel birleşme deneyimlerine son derece sıradan bir olay gibi yaklaşmalı ve sadece o anı yaşamak istemeli.

Vajinusmus da erken boşalma da, cinsel isteksizlik de çözümü olan sorunlar. Çiftler sorunu çözebileceklerine inanmalı ve bir uzman eşliğinde yapılacak terapiler ile evliliklerini mutlulukla sürdürüp, zevkin doruklarına çıkabileceklerini bilmeliler…