LGBTİ hakları aktivisti Harvey Milk'in ölümünü anlatan film bizi 1970'ler Amerikasına ve o dönem tartışılan sorulara götürüyor. Her gün mahalle baskısına maruz kalan, şiddet gördüklerinde polislerin yardım etmek için ayak sürüdüğü gay'lerin yegane amacı çocuklara kötü örnek olmakmış gibi bir grup öfkeli veli gaylerin okullarda çalışmaması için kampanya başlatıyor.
Hasta değiller ve Tanrı herkes gibi onları da seviyor.
Her toplumsal linç olayında olduğu gibi bu kampanya mantıklı soruları cevapsız bırakarak sırf öfkeden ve birbirini öfke için motive etmekten besleniyor. LGBTİ'li bireyleri 'hasta' atfeden bu kişiler hastalık öğretilir mi sorusunu düşünmeden "Okullarımızda çocuklara kötü örnek olup, onları kendi tarafınıza çekiyorsunuz" diyerek kendileriyle çelişiyor.
LGBTİ'li bireylere öfke kusan ve toplumun bir kesimini hedef gösteren kitleleri enerjilerini özellikle bazı dini cemaatlerdeki çocuk istismarı olaylarının aydınlatılmasına harcamalarını öneriyor.
Harvey Milk seçimlerdeki rakibi tarafından öldürülürken akıllarda umarım Tanrı, bir insanı yaşamaktan mahrum bırakmanın günahı ile insanların cinsel yönelimlerini diledikleri gibi yaşayıp yaşamamasından daha fazla ilgileniyordur dileğiyle bırakıyor.
YORUMLAR