Mikroplastikler hayatımızın her alanına dokunur hale geldi. Bir tuz tanesinden daha küçük olan bu parçacıklarla fark ettiğimizden çok daha fazla etkileşim halindeyiz. İnsanlar her yıl yaklaşık 22 milyon mikro ve nanoplastik parçacık soluyor ve bunun nedeni bu parçacıkların yiyeceklerimizde, suyumuzda ve havamızda bulunmasıdır.
Sonuç olarak, mikroplastikler kanımızda ve akciğerlerimizde tespit edilmiştir. Mikroplastiklerin insan sağlığı üzerindeki etkisini yeni anlamaya başlıyoruz ancak araştırmalar endişelenmemiz gerektiğini öne sürüyor. Bu küçük plastik parçacıklar kaçınılmaz olabilir, ancak basit değişiklikler ve önlemlerle evinizde maruz kaldığınız mikroplastik miktarını azaltabilirsiniz.
Mikroplastiklerin mutfağınızda gizlendiği yerler
Kahvaltı için patates pişirdiğinizi hayal edin. İlk olarak, patatesleri plastik torbasından çıkarırsınız. 2020 yılında Scientific Reports dergisinde yayınlanan bir makaleye göre, plastik bir kabı açmak bile mikroplastiklerin yayılmasına neden oluyor. Daha sonra patatesleri bir kesme tahtasında doğrayabilirsiniz. Haziran ayında yapılan bir araştırmada, plastik kesme tahtasında yiyecek doğramanın her yıl on milyonlarca mikropartikül ürettiği bulundu. Bu parçacıklar plastik kesme tahtasında kesildiğinde mikroplastikler ortaya çıkar.
Kuzey Dakota Eyalet Üniversitesi'nde doktora araştırmacı Himani Yadav: "Ahşap kesme tahtalarını kullanmalıyız. Ahşap kesme tahtasını temizleyip düzgün şekilde dezenfekte ederseniz uzun süre dayanabilir" açıklamasında bulundu.
Bu patatesleri doğradıktan sonra muhtemelen pişirirsiniz. Ancak aşırı ısınmış ve yoğun kullanılan yapışmaz, teflon kaplı tavalar, yiyeceklerinize 2,3 milyon mikro ve nanoplastik ekleyebilir. Araştırmacılar, her hafta farkında olmadan bir kredi kartı ağırlığında plastik tükettiğimizi tahmin ediyor.
Peki yemeğinizdeki plastiği nasıl azaltabilirsiniz?
Yiyeceklerinizi plastik ambalaj ile satılmayanlardan almaya çalışın ve kendi yeniden kullanılabilir torbalarınızı taşıyın. Yiyecekleri ısıtırken yapışmaz tavalar yerine paslanmaz çelik veya dökme demir kullanın.
Maruz kalmanızı sınırlamanın başka bir yolu da musluk suyunuzu filtrelemektir. 2019 yılında yapılan bir analiz, ABD musluk suyu örneklerinin neredeyse yüzde 95'inde plastik lifler bulunduğunu ortaya koydu. Temizlik sırasında çevre dostu seçenekleri tercih edin. Çünkü süngerler, mikrofiber bulaşık bezleri ve mutfak fırçaları mikroplastiklerin yayılmasında büyük rol oynuyor.
Kozmetik ürünler plastik dolu
Tüm kozmetik ürünlerin yüzde 90'ı, kıvam, renk ve parlaklık sağlamak amacıyla mikroplastik içeriyor. Bu ürünler duşta durulandığında, yaklaşık 100.000 plastik parçacık kanalizasyon sistemine girerek atık su tesislerinin filtrelerinden kaçıyor ve su yollarını kirletiyor.
Banyodaki tek plastik kaynağı durulanan ürünler değil. Deodorant endüstrisi yılda 15 milyon pound'dan fazla plastik atıktan sorumludur. Kısmen plastikten yapılmış yüz ve bebek mendillerinin bozulması yüzyılı bulabilir ve her yıl iki milyardan fazla tek kullanımlık jilet çöplüklere ulaşır.
Plastik tüketiminizi basitçe yeniden kullanılabilir alternatiflere yönelerek veya düşük atıklı ambalajda sunulan ürünleri satın alarak azaltabilirsiniz. Örneğin; şampuan ve vücut yıkama dolumları veya plastik içermeyen doğal deodorantlar gibi. Tek kullanımlık pamuk topları yerine yıkanabilir pamuk pedler, tek kullanımlık jiletler yerine güvenlik jileti ve bambu diş fırçası kullanabilirsiniz. Hatta kendi diş macununuzu yapmayı deneyebilirsiniz.
İlginizi çekebilir: Çevreye zarar veren şeyler nelerdir?
Çamaşır odası—plastik liflerin kaynağı
Birçok giysi, plastik mikroliflerle doludur ve bu lifler, çamaşır makineleri ve kurutucular tarafından tekrarlanan temizliklerden sonra parçalanabilir. Her yıl yaklaşık 2,2 milyon ton mikrolif okyanuslara karışmaktadır.
Ayrıca uzmanlar, polyester, naylon ve akrilik gibi sentetik malzemeleri pamuk, keten ve kenevir gibi doğal tekstillerden ayırarak yıkamanızı öneriyor. Mikrolif dökülmesini azaltmak için bunları ayrı yüklerde yıkamak en iyisidir. Çamaşır tozu aşındırıcı olabilir, bu yüzden sentetik malzemeleri yıkarken genellikle kokusuz sıvı deterjan ile kullanmalısınız. Toz ve sıvı deterjan arasındaki farklar...
Giysilerinizi yıkarken, soğuk suyla kısa döngülerde, makineleriniz dolu yıkayın. Hassas ayarlar daha fazla su kullandığı için bunlardan kaçınılmalıdır. Uzmanlar, yıkamalar arasında giysileri havalandırmayı ve giysi buharlaştırıcıyla buharlamayı öneriyor. Mikrolif dökülmesini azaltmak için çamaşır torbaları ve harici filtreler gibi cihazlar da ekleyebilirsiniz.
Kaynak
Eina Zachos. "Where are microplastics found in your home?". Şuradan alındı: https://www.nationalgeographic.com/environment/article/how-to-avoid-microplastic-health-home. (08.08.2024).
YORUMLAR