Artık bir şeylerin olması gerekiyor
Yazılarınızı beğenerek okuyorum ve tavsiyelerinizi de dikkatle takip ediyorum. Bugün kendim bir şey danışmak istedim size. Ben 39 yaşındayım, eşimi 4 yıl önce kaybettim. 20 ay önce yeni bir ilişkiye başladım. Yeniden sevmem derken gerçekten daha aklı başında sevdiğimi gördüm. Gerçekten de aşığım ona. İlişkimizde her şey güzel gidiyor, anlaşma konusunda bir sıkıntı da yok. O benden 5 yaş büyük ve aynı yaşları aynı olan birer erkek çocuğumuz var (10 yaşında). Şubat ayında evlenme teklif ettim, bunu kabul etti. “Artık bir şeylerin olması gerekiyor ailene söylemeyecek misin?” dedim. Bana evlenme teklif etmeden 2 ay kadar önce korkularının olduğunu ve bu yüzden durduğunu söyledi. Önceki evliliği kumar yüzünden son bulmuştu. Diyor ki ya ileride bilmediğim bir şey çıkarsa, sende bir şey yok sorun bende diyor. Ben de korkusunu anlatması gerektiğini, beraberce halledebileceğimizi söyledim. Bu teklifin üzerinden 4 ay geçti ama hala bir hareket yok. Ben konuyu mütemadiyen açıyorum, geriliyor ve kendimi arada kalmış hissediyorum diyor. Aileme söyleyeceğim kendimi hazır hissedince diyor. Ailesi biraz mutaassıp bir yapıda evin bütün işini o yapıyor. Burada nasıl davranmam gerektiğini gerçekten bilemedim. İlişkimizde belirsiz olan bir tek bu konu var. Ben kayıp yaşadığım için sevip inandığım kişi ile ayrı geçirdiğim zamanın zarar olduğunu düşünüyorum ve bunu da söyledim. Nasıl bir yol izlemeliyim? Ben çok sorunca bu sefer “Senin zamanından çalıyorum gibi hissediyorum” diyor. Ne yapmalıyım? Bir fikir verebilirseniz sevinirim. İyi günler dilerim.
Yeşim Tijen’in cevabı:
“İçimiz dışımıza kolay yansır,
Saklasak saklamasak.
Ön yargılardan uzak
Eğilip içimize baksak.
Dışımız içimize yansımıyorsa
Bir şey var ya da yoktur
İkimizden birinde.
Biri öbürünü ısıtmıyorsa…”
Özdemir Asaf
Merhaba sevgili okurum, insanları birbirlerine yakınlaştıran ortak noktalarıdır. Sizler de acı yaşamış insanlarsınız. Ortak noktanız ikinizin de evliliğinin acıdan geçmiş olması. Birinizin ölüm diğerinizin kumar bağımlılığının acısını yaşamış olması. Diğer bir ortak noktanız bekâr olmak. Bu ortak noktalardan birbirinize yakınlaşınca siz evlenme teklifi etmişsiniz. Söylediğinize göre kabul etmiş ama ailesine söylememiş. İnsan o zaman düşünüyor. Ne diyor? “Hala içindeki eski eşiyle ilgili korkularını atamamış, olur böyle şeyler biraz daha zaman vereyim.” Bu zamanı da vermişsiniz, 4 ay geçmiş ama sevgili okurum 20 ay bir ilişki için hiç kısa bir zaman değil. Bu zaman içinde sarımsak gibi insanın da kokusu bir şekilde mutlaka çıkar. Sizler küçük değilsiniz. Burnunuza gelen kokuyla iğreti olurdunuz. Bu kokuya rağmen birlikte olmayı sürdürenlerde olabilir çünkü sevgi kokuları da korkuları da aşar, öyle güçlü bir duygudur. Siz hala sevdiğiniz kadının engeli aşmasını bekliyorsunuz. Sizin ilişkinizde aksayan bir durum varsa ve bunlar konuşulmak, aşılmak yerine öteleniyorsa burada bir kaçış vardır. Çünkü insan güzel bir beraberlik içindeyse hele ki kadınlar, bu beraberliğin evlilikle taçlanmasını erkeklerden daha çok arzu ederler. Genelde ilişkilerde sabırsızlanan taraf kadınlar olur. Ben bana yazdıklarınızda bu kadının sizinle ilgili yeterince hislerinden emin olmadığını, sizin gibi kararını vermiş biri olmadığını düşünüyorum. Bir kadın evlilik teklifi alacak ve bunu bütün dünyaya duyurmayacak... Şaşılacak bir durum, ağzı kulaklarında gezmesi lazım.
Gelelim size senin zamanını çalmayayım diyerek yolunuzu açmak istemesine. Evet, kadınlar bazen sevgilisine ayrılalım der ama bu genelde erkeği denemek, onun tepkisini ölçmek için yapılan bir çeşit blöftür. Sizin yazdıklarınızda 5 yaş büyük olan sevgiliniz bana oldukça samimi geldi. Yani size blöf yapmıyor. Bu kadın ayrılmak istersen ayrıl benim için pek bir sakınca yok demek istemiş. Size tavsiyem siz de onun gibi yapın. Evlilik için üstelemeyin. İlişkinizi yaşayın ama tüm duyularınızı açık olarak yaşamanızı öneririm. Kendisine biraz daha zaman verin, o da fazla değil birkaç ay daha ama baktınız hala ilişkiniz aynı şekilde seyrediyor o zaman onu bırakmanızı öneririm. Sizi evlenecek kadar sevmiyor demektir. Sizi evlenecek kadar sevmeyen birinin sizi hak etmediğini, mutlu olmayacağınızı bilmenizi isterim. Evet, birkaç ay mutlu olursunuz sonra, sonrası bence sevgisizlik olarak size mutlaka çeşitli şekillerde yansıyacaktır. Bunu yaşamanızı istemem. İkinci evlilik bana göre son evlilik olmalı. Eşinizden sonra bir daha âşık olamayacağınızı sanmışsınız ama öyle değil sevgili okurum, bu ilişkiniz biterse bir kez daha birine aşık olabilirsiniz. Her bitiş yeni duygulara kalbin kapılarını aralar. O yüzden bu beraberliğinizde her konuda anlaşıyoruz bir bu konuda sıkıntı yaşıyorum demişsiniz. Daha ne olsun? Evlilik teklifinizin üzerinden 4 ay geçmiş, hala düşünüyor olması gereken şey beraberce mutlulukla, heyecanla evlilik hayallerini hayata geçirmek olmalıydı. Bir büyüğünüz olarak biraz geri çekilmenizi öneririm. Biraz da o düşünsün. O zaman gerçekler de daha kolay yüzeye çıkacaktır. Kaybetme korkusunu bir hissetsin bakalım ne yapacak. Hakkınızda her şeyin hayırlısı olması dileğimdir.
Sevgiler sevgili okurlarıma...
Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com
YORUMLAR