Çat kapı kaynana
Merhabalar Yeşim Hanım,
Yazılarınızı sürekli okuyorum, takip ediyorum. Bu aralar kafam o kadar karışık ki size danışmak istedim. 3 yıllık evliyim, ailem yurtdışında yaşıyor, evlendiğimizden beri de yanımda yoklar. Kayinvalidemle altlı üstlü oturuyoruz, her gün illa gelir. Hamile kaldım ve düşük yaptım, ailem zaten yanımda yok. Kayinvalideme, bir sıkıntı olduğunu söylememe, eşimi arayıp apar topar doktora gittiğimizi, ağlayarak evden çıktığımı görmesine rağmen aramadı. Kürtaj yapıldı, hastaneye gelmedi çünkü salça yapıyordu ve ben sabahtan beri onun yanındaydim yardım için. Oradan hastaneye gittik. Eşimle ben yalnız kaldık, bu duruma çok üzüldü. Bir süre tavır aldı ailesine, sonra konuşmak için geldi, ağladı falan, kendini affettirmek için daha sıkı fıkı olmaya başladı.
Ben yüzünü görmek istemezken tekrar hamile kaldım. Hamileliğimin son ayında annem geldi yurtdışından. Çok şükür ki geldi, her işimi halletti, doğum yaptım. 3 gece annem yanımda kaldı, kayinvalidem her gün gelip gece 12'ye kadar oturup talimatlarını verip daha çok bizi sinir edip evine uyumaya gitti. Hastaneden eve geldik, bir ortalığı toparlamaz mı insan, bu kadar mı düşüncesizsin? Annem hem bebekle hem benimle hem evle hem gelen giden misafirle ilgilendi 40 gün boyunca. Günde 5 kez gelip gidenle, yiyip içip annemden hizmet bekledi. Lafa geldi mi, "Oğlumun evi" der ama bebek ağlayınca "Anneanesi al oğlunu", altına yapınca "Al oğlunu". Annem ağzını açıp tek laf etmedi, ben sinir krizleri geçirdim, hiç mi destek olunmaz? Olmuyorsan da engel olma. 20 gün boyunca anahtarım daire kapısında takılı durdu, istediği an girdi, çıktı. En son delirdim artık, aldım anahtarı. Gelip tehdit etti, eşim de her şeyi gördüğünü söylüyordu ama benim annem yanımda olduğu için ona "gelme" diyemezdi ki zaten... Ben gelmesine kızmıyorum, tabii ki gelecek ama sürekli akıl vermesi delirtiyordu beni.
Sezeryan oldum, dikişlerim tekrar iltihaplandı, boynum kitlendi. Kalkıp bir iş göremedim bütün yük annemin üstüne kaldı, ona üzüldüm bir yandan. Bütün psikolojim alt üst oldu. Bebeğim 2 aylık olunca ben de ailemin yanına geldim, bebeğimin pasaport, vatandaşlık işlemleri için bir buçuk aydır buradayım ve kafam cidden çok rahat. Yalnız, eşimi özlüyorum, şimdi dönüş günü yaklaşıyor. Buradayken de günde 2 kez arıyor. Torunu, tabii ki görecek ama "bu kadar da bunaltılmaz" diye düşünüyorum. Şimdi dönünce yine aynı, çocuğumun ne uyku düzeni kalıyor ne bir şey. Sürekli çat kapı kapımda. "Çocuk uyuyor" desem de giriyor ve uyanmasını bekliyor, "Yeni uyandı" desem de kucağına alıp pışpışlıyor, zorla uyutmaya çalışıyor. Sütüm yetmiyor, mama veriyorum diye "Mamayı verme, çok pahalı" diyor, kendisi bir gün bile emzirmemiş çocuklarını. Ben belli bir düzen oturtmaya çalıştıkça her şeyin içinde, hiçbir şeye faydası yok, daha çok karıştırıyor. Ne yapacağım? Dönmeyi çok istiyorum eşimi, evimi çok özledim ama evimde de diken üstündeyim, geliyor mu, gelecek mi diye. Ne yapmalıyım, nasıl mesafe koymalıyım bu kadar şeyden sonra? Eşime sürekli anlatmak, onu arada bırakmak da istemiyorum, birşeyleri görmesini istiyorum ama kayınvalidem hep yönetmeye alışmış bir insan. Sürekli emir kipiyle konuşur, insanın çok sinirlerini bozuyor. Lütfen yardım edin, nasıl bir tavır takınmalıyım? Kafama takmaktan hasta olucam.
Şimdiden teşekkürler...
Yeşim Tijen'in cevabı:
Kimin için pes ediyorsunuz sevgili okurum? Pes etmek yok. Böyle güzel eş, bebek varsa pes etmek yok. Bu kadar güçsüz duruş sergilemeyin kendinize, siz artık bir de anne oldunuz, daha güçlü olmak zorundasınız. Gamsız, akılsız, kıymet bilmez bir kadına yenik mi düşeceksiniz? İşte bunu kabul edemem benim okurlarım hassas ama güçlüdürler.
Bir an önce daha motive olmuş, özlemle dolu olarak yuvanıza dönün, kimseye de pabuç bırakmayın. Bazı insanlar eksik olarak dünyaya geliyorlar, yemeğin tadı tuzu gibi eksik. Kendilerini akıllı sanan akılsızlar. Bu kişiler her yönden fakir insanlardır. Hayatın en güzel tatlarını tatmış, anne, kayınvalide, babaanne olmuş bir kadın size bunları yapabiliyorsa aklen ve duygu olarak fakir değil de nedir? Kayınvalide olmak, babaanne, anneanne olmak, bunlar hayatın mükafatları. Kayınvalideniz aklınca sizinle eğleniyor. Buradan yazdıklarınıza bakınca bu alayı gördüm. Bu eğlencesi bundan sonra sinir sahibi olma şekline dönüşmeli. Bu kişi kayınvalideniz olsa da ona hak ettiği gibi davranmalısınız. Sevgili okurum, nezaket de bir yere kadar; bir yerden sonra artık o nezaketi bırakmalısınız. Size layık olduğunuz davranışı göstermiyor, siz hala neyin peşindesiniz? Değişir diye mi umuyorsunuz? Ne kadar değişebilir? Değişmez.
Cesaret, ihtiyacınız olan duygu bu işte. Cesaretsiz hiçbir şey başarılmaz. Siz evinize döndüğünüzde yine aynı tutumları devam ediyorsa, artık siz de gardınızı alın. Evinizin kapısını açmayın. Yüz yüze geldiğinizde bahaneniz de hazır, "Bebeğimle ilgileniyordum" dersiniz. Bir-iki, bu kapılar açılmayınca bilerek açmadığınızı anlayacak, aptal değil, cin gibi. Sizinle bir şekilde bir araya geldiğinde sizi paylayacaktır. Sakinliğinizi hiç bozmayın. Kavga çıkarmak istediğinde de aynı şekilde sakin bir şekilde onunla gerçekleri konuşarak içinizi bir rahatlatın ve "Neden anne?" diyerek sorun, "Neden böyle davranıyorsunuz?" Bir cevap arayacak, bir kusurunuzu dile getirerek size sunacaktır. Sakin, yine sakin olun. Sizin sakinliğiniz onu deli edecektir. Böyle devam edin, asla terbiyenizi bozmayın. Bu durum muhakkak eşinize de aksedecek, aynı şekilde kavgaya mahal vermeden ona şikayetlerinizi anlatın. Zaten eşinize dile getirmemiş olsanız da kimse kör değildir, annesinin huyunu biliyordur. Eşinizin annesi olduğundan ona yaşadığınız sorunları anlatırken yumuşak bir ses tonuyla konuşun, alınganlık yapmasına sebep olamamalısınız.
Bu bir süreç sevgili okurum, olaylar ateşle harlanır sonra yavaş yavaş söner. Sönmesi de gerekiyor. İstediğiniz ne? Biraz aklını başına toplaması, tamamen toplamasa bile artık bir parça geri duracaktır. Haddini bilecektir. Bu adımları bir an önce atarak sinirlerinizin daha fazla bozulmasına izin vermeyin. Kayınvalideniz, "Ben ne yaptım?" diye düşünsün. Düşünür mü, bilenir mi, orası meçhul. Bu sorundan kaçarak çözemeyeceğinize göre sorunun üzerine gideceksiniz.
Haydi bakalım, şimdi önce kendiniz, sonra bebeğiniz ve eşiniz için güçlü olarak yuvaya dönme zamanı.
Sevgiler benim sevgili okurlarım…
YORUMLAR