Annem çok bencil biri oldu...

“Yeşim Abla, ben 15 yaşındayım. 3 kardeşiz. Benim sıkıntım annemle ilgili. Annem çok değişti, bencil bir kadın oldu. Artık eskisi gibi bana yakın değil, kendi hayatını yaşıyor. Benim isteklerimi değil, kendi isteklerini yapmak için para harcıyor. Babama söyleyince senin neyin eksik diyor. Sonra da ikisiyle de kavga ediyoruz. Annemden git gide uzaklaştım. Soğudum ve bu durum garibime gidiyor. Üzerine gidince ağlıyor. Hepinizi bırakıp gideceğim diyor, sinirleniyor. Korkuyorum. Hatalı mıyım ?”

Yeşim Tijen’in cevabı:

Rahmetli anneannem hamile kadınlara bakıp içindeyken kanını emerler, çıkınca da canını derdi. Biz de gülerdik yaşın verdiği rahatlıkla. Bazen öyle şeyler söylerler ki büyükler, gülmeden edemezsiniz. Ne doğru değil mi? Yaşadığınız sürece çocukların sömürüsüne uğrarsınız ve size bunca didinmenin ardından söylenen genelde ‘’yapmasaydın’’ olur ya da ‘’ne yaptın ki’’, hep azımsanır. Daha çok, daha çok istenir. Maddi, manevi telefiniz az bulununca anne baba olarak tekrar bir gayrete düşersiniz. Daha çoğunu yapmak için kafa kafaya verirsiniz. Bazen bir kıyafet, bazen telefon, bazen bilgisayar için eşinize sokulursunuz. Tüm kadınlığınızla gülümseyerek, çocuğunuzu kastederek ‘’Pek mutsuz bu aralar canım, telefonu eskimiş, arkadaşı da değiştirmiş, biz de alsaydık’’ Baba ne yapsın mecbur ‘’tamam hanım’’ der karısına kaygıyla bakıp... Kendileri yaşamaktan biraz daha vazgeçerler, ötelerler isteklerini. Öteleye öteleye bir türlü buluşamadıkları arzularını daha da geriye atarlar. Yaşam anne babalar için böyle sürer gider... Her şey çocuklar için olmuştur. Onlar artık yoktur kendileri de hatırlamazlar kendilerini nerede unuttuklarını.


Yıllar çocuklarının peşinde geçer. Okulları, mezuniyetleri, para, üniversite, askerlikleri, ah işe girdi işini düşün. Ardından evlendir. İyi mi, yemek yiyor mu, yiyecekleri var mı, bir şeyleri eksik olmasın. Sonra torun olur, can damarından vururlar torunla da. Artık torunun derdi de eklenir. Kredilerini, tatile gidip gidemediklerini düşün rahat nerede, rahat yok malesef. Anne baba olunca bazen bütün bunlardan bıkıp, yorulup ‘’yeter ne halleri varsa görsünler’’ diyerek kaçıp uzaklaşmak gibi düşüncelere de kapılabilirler ama nerdeeee. Çoğu kez laftadır kolay mıdır gitmek, sorumluluklarından kaçmak yok yok öyle kolay bir şey değildir kaçıp gitmek. Zaten aklındaki gitmek de, birkaç gün onlardan uzaklaşıp nefes almaktır. O gitmenin içinde sakladıkları bir de niyet vardır. Belki kıymetimi anlarlar ama gitmek de parasal açıdan kolay olmadığından, yine kalır evde hayalleriyle baş başa. Gitmek sadece bir hayaldir. Belki de kadının tek umududur, yapamayacağını bilse de kendisi için sakladığı.


Neden yaşanır bütün bunlar? Kıymet bilinmediğinden, çocuklara hep sen sen dendiğinden, anne ve babanın kendinden önce çocuğu tutmasından, çocuğa sevginin, ilginin gerektiğinden fazla verilmesinden. Böyle olunca çocuk da annenin hep vermek zorunda olduğu algısıyla büyüyerek, evde hakimiyetini kuruyor. Tamam paşam, tamam prensesim diyerek bu hale getirilmiyor mu çocuklar? Öyle ki sorumlulukları bile üstleniliyor “okumuyor mu aaa canım özel üniversiteye veririz sen üzülme” Ne bekliyorsunuz bu çocuklardan? Çok şey… Hayırlı evlat olacaklar, nerdee… Oysa annenin de takdir edilmeye, sevildiğini hissetmeye ihtiyacı var. Nedense sade vermekle yükümlü günümüzde. Sevgi ve saygının bile çok görüldüğü bir nesille baş başayız. Oysa biz bir şeyleri değiştirmek, daha yakın olmak istemiştik jenerasyon olarak ama iyi etmemişiz. Onlar büyük bizler küçük olmuşuz onların gözünde. Yapmak istediğimiz bu değildi.


Sevgili kızım, annenizin de yaşam hakkı olduğunu hatırlatmak isterim. Onun da arzuları, yapmak istedikleri, almak istedikleri vardır. Sıra onlara pek düşmez, çocuklarının masraflarından onlar da arada kendi arzularını gerçekleştirme ihtiyacı duyarlar. Kadının doğasında vardır güzel olmak, evine özenmek vs. Bu arzularını rahat rahat gerçekleştiren kadın çok değildir. Onlar da kendileri için bir takım şeyleri çaktırmadan aralara sıkıştırıverirler. Annelerin de arkadaşları, iş çevresi, yani ayrı bir dünyaları olduğunu göz önünde bulundurmalısınız. O nedenle de çok görmeyin, muhakkak sizi de düşünüyordur. Annenize karşı anlayışla, sevgiyle yaklaşın ki aynı sıcaklığı alın. Hep almayı beklemeyin. Bir de siz vermeyi deneyin. Sevgiden bahsediyorum. Vereceğiniz sevgi, saygı ne çok şeyi değiştirebilir aslında. Bunları her gün annenize vermelisiniz. O zaman karşılığını alırsınız. Annenizin yaşam şartlarını bilemiyorum. Bunları bilemediğimden sadece annenize güvenin diyebilirim. Anneler çocuklarını mutlaka gözetirler. Merak ettiğim, annem bencilleşti derken hep bana hep bana demiş olmayasınız? Anneniz gerçekten bencil olmuşsa, dönüp kendinize benim bu durumda katkım ne diye sormalısınız. Ver ver nereye kadar kadıncağız biraz da kendi için yaşasın diyeceğim elimde olmadan. Çünkü evlatlar hep isterler hep... Sevgiler canım...


***

Çözemediğiniz sorunlarınızı rumuzunuzla yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun. Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com

Twitter: @yesimtijen

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Benimde annem çok değişti gençleşip modaya uymaya çalışıyor ve sürekli sinirimizi bozuyor yazıyı okuduktan sonra azıcık yumuşadım ama hala eski annemi istiyorum yaa
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.