Bocalama...
Hafta sonu çocukları alıp Gezi parkına götürdüm. Şahit olsunlar, hatırlasınlar, iz
bıraksınlar, ait olmayı, birlik olmayı, özgürlüğün ruhunu, içlerinde hissetsinler
istedim.
Korumak için gittiğim o ağacın, neler temsil edebildiğini görsel olarak algılamaları, benim anlattıklarımla ya da ilerde tarih kitaplarında okuduklarıyla bambaşka
olacaktı.
Çok keyifli , verimli bir hafta sonuydu. Resim çizdiler, şarkı söylediler, çadırlarda
oturup oradakilerle sohbet ettiler, kedilerle köpeklerle oynadılar, onlarca soru
sordular; umut doluydu.
O günden beri yoklama yapıyorlar; düne kadar emin cümlelerle anlattığım hikayeler
artık sıfırlanıyor. Süregelen bir muhabbeti, durdurup donduramamanın zorluğunu
yaşıyorum.
Bir yandan bütün terimlerin birbirine girdiği , basitleştiremediğim bir apolitik
durumu yansıtmamak için DUR düğmesine basmak istiyorum, bir yandan da benim nabzımla
atsınlar, üstünden kalkarlar, aslanlar gibi çocuklar bunlar - diye geçiriyorum.
Ortasını bulamıyor, bocalıyorum…
YORUMLAR